Banu Şen

20 Mayıs 2024, Pazartesi 07:00

Tekstilin başkenti Bursa

Anadolu’daki tekstil dokumacılığının geçmişi, Hitit ve Asur dönemlerine kadar uzanıyor. Selçuklular ve ardından gelen Osmanlılar döneminde, özellikle ipek ve ipekli dokuma en önemli ticaret maddesi haline gelmiş. Ülkemizde tekstil denilince akla ilk gelen şehirlerden biri ise Bursa…

Bursa’da tekstil sektörünün tarihi de günümüzden bin 500 yıl öncesine kadar uzanıyor. Eski çağların en değerli hammaddelerinden olan ipeğin Çin’den getirilerek, ilk defa Çin dışında üretilmesi, Bursa yöresinde M.S. 550 yıllarında gerçekleşmiş. Osmanlı İmparatorluğu zamanında da dokumacılık merkezi olmaya devam eden Bursa, 1938‘de kurulan Merinos Fabrikası’nın da büyük katkılarıyla ülkemizin tekstil sektöründeki önemini artırarak sürdürmüş. Günümüzde Bursa’da tekstil sektörü, otomotiv ile birlikte kentin ekonomisinde en fazla ağırlığa sahip olan iki sektörden biri. Bölgede 17 organize sanayi bölgesi ve ayrıca 1 serbest bölge içinde faaliyet gösteren yaklaşık 4 bin 100 tekstil ve hazır giyim firması bulunuyor.

Bu gelişmelerle birlikte 1986’da Bursa’da kurulan Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) de sektörün ihracat içerisindeki payının artmasını sağlarken, üretim sürecinde katma değer sağlamak için birçok projeyi hayata geçiriyor. 3 bin 702 aktif üyesi bulunan UTİB; ABD, Almanya, İspanya, Beyaz Rusya, Mısır, İtalya, Fas, Birleşik Krallık başta olmak üzere, 160’dan fazla ülke ve bölgeye ihracat gerçekleştiriyor. 2023 sonunda 1 milyar 282 milyon dolar ihracat değerine ulaştıklarını belirten UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin ile çalışmalarını konuştuk. Uluslararası rekabetçiliği geliştirme projeleri ve faaliyetlerini anlatan Başkan Engin, üyelerinin ihracattaki konumunu güçlendirmek için çalıştıklarını söylüyor.

EN ÇOK İHRACAT DOKUMA KUMAŞTA

Türkiye tekstil sektörünün 9.6 milyar dolarlık ihracatla tamamladığı 2023’te, 1 milyar 282 milyon 331 bin dolar katkı sağladıklarını anlatan Başkan Engin; geçen yıl hem sektör geneli hem de birliklerinden yapılan ihracattaki gerilemeye dikkat çekiyor: “Bu dönemde en çok ihracat yapılan ürünler dokuma kumaş, suni-sentetik iplik ile örme kumaşlar, en çok ihracat yapılan ülkeler ise Amerika Birleşik Devletleri, Almanya ve İspanya. Son dönemde birçok sektörde olduğu gibi tekstilde de dijital dönüşüm ön planda. Her geçen gün artan oranda daha fazla dijital uygulama, sektördeki üretim süreçlerine, tedarik zincirine ve iş operasyonlarına entegre oluyor. Dijital tasarım ve prototiplemeye yönelik yazılım uygulamaları, tekstil endüstrisinde vazgeçilmez hale geldi. Bu araçlar, tasarımcıların tekstil desenlerini, dokularını ve tasarımlarını daha verimli bir şekilde oluşturmasına ve görselleştirmesine yardımcı oluyor.”

GİRİŞİMCİLERE DESTEK VERİLİYOR

19 Mayıs 2024, Pazar 07:00

Beş başkanla kadınları konuştuk

Geçen hafta Bursa’daydım… Bursa İş Kadınları ve Yöneticileri Derneği’nin (BUİKAD) Bursa Büyükşehir Belediyesi desteğiyle düzenlediği ‘Geleceğe Yön Veren Kadınlar Zirvesi’ne katıldım. Moderatörlüğünü yaptığım oturumun konusu benim de uzun zamandır ilgi alanıma giren, yazılarımda da yer verdiğim “Kamusal Hayatta Kadının Yeri, Yerel Yönetimlerin Kadın İstihdamı ve Gelişimine Katkısı” başlığıydı. Siyasetten sivil topluma, hayatın her alanında ne kadar çok kadın varlığını gösterirse kadın sorunlarının o kadar azalacağına inanıyorum. İşte bu nedenle bu toplantıları da çok önemsiyorum.

BEŞ BAŞKAN VE KADIN PROJELERİ

Merinos AKM’de düzenlenen programda oturum konuklarım; Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Edirne Belediye Başkanı Filiz Gencan Akın, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ve Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç’tı.

Beş yıllık yerel yönetimlerin yeni döneminin henüz başında olduğumuzdan tüm başkanlar seçim vaatleriyle birlikte planladıkları kadın projelerini anlattı. Beş başkanın projelerinde kadınlara eşitlikçi ve özgür projeler, girişim merkezleri ve kooperatif destekleri öne çıktı.

İZMİR’DE NELER YAPILACAK MERAKTAYIM

İzmir’e dönecek olursak elbette ben de bu yeni dönemde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve ilçe başkanlarının İzmirli kadınlar için neler yapacaklarını, kadınlara nasıl bir İzmir yarayacaklarını merak ediyorum. Zira İzmir artık kadınların güvenle ve özgürce yaşayabilecekleri bir kent olmaktan uzaklaştı. Yerel yönetimlerin de kadınların kentteki sosyal hayatıyla ilgili geliştirecekleri projeler birçok sorundan daha önce geliyor.

13 Mayıs 2024, Pazartesi 07:00

Bereketli topraklar ve uygarlıklar vadisi: Aydın

“Uygarlıklar Vadisi” olarak adlandırılan Büyük Menderes Havzası’nın bereketli topraklarında kurulan, Ege Bölgesi’nin “Efeler diyarı” olarak anılan Aydın’a tekrar düştü yolumuz… Tarım, turizm ve sanayi sektörlerindeki potansiyeli, vasıflı insan gücü ve uçsuz bucaksız ekili tarlalardan da anlaşılacağı gibi bölgenin yarısında tarım faaliyeti yapılıyor. Halkın yüzde 55’i de geçimini tarımdan sağlıyor. Ülkemizde incir ve kestane üretiminde birinci olan Aydın; zeytin, pamuk, enginar ve çilek üretiminde ikinci, yerfıstığı üretiminde ise üçüncü sırada... Ekonomik hayatın temelini oluşturan tarımın ağırlığı sanayi ve ticaret sektöründe yoğun olarak kendini hissettiriyor.

AÇIKHAVA MÜZESİ GİBİ

Tarımdan sonraki ikinci önemli sektör ise turizm. Birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış, açık hava müzesi görünümündeki bu kentte tam 23 ören yeri bulunuyor. Turizmin her alanında potansiyele sahip Aydın’ın Kuşadası ve Didim ilçeleri ise akın akın turistlerin geldiği dünyaca ünlü tatil beldeleri... “Efeler Diyarı”nın “Topuklu Efe”si olarak bilinen Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu , “Aydın halkının hayatına dokunmaya devam edeceğiz” diyor. Başkan Çerçioğlu, kırsalda kalkınmaya büyük önem verdiklerini belirterek geliştirdikleri projeleri anlatıyor.

DRONE İLE GÜBRE UYGULAMASI DAHA ÇOK KAZANDIRIYOR

Başkan Çerçioğlu, Aydın’da tarımın daha da gelişmesi için birçok proje geliştirdiklerini belirterek şöyle devam ediyor: “Çiftçileri teknolojik yeniliklerle de destekliyoruz. Çiftçiler güncel ekonomik koşullardan dolayı zor zamanlar geçirirken maliyetlerin düşürülmesi ve verimlilik en önemli konular haline geldi. Özellikle üretim alanı küçük olan çiftçiler maliyetlerden dolayı üretime küsmüş durumda. Aydın Büyükşehir Belediyesi olarak üretim alanı olan çiftçilere destek veriyoruz. 20 dönümün altında ekili tarlası olan çiftçiler için hayata geçirilen drone ile yapılan ücretsiz gübre uygulamasıyla maliyet avantajı sağlanıyor. Gübre uygulaması yukarıdan yapıldığı için üründe hasar meydana gelmezken uygulama ücretsiz olarak yapıldığı için de çiftçiler daha fazla kazanıyor.”

ATA TOHUMLARI PROJESİ İLE MİLYONLARCA FİDE

06 Mayıs 2024, Pazartesi 16:59

İhracatın lokomotifi Ege

İç ve dış ticarette yüzyıllar boyunca öne çıkan İzmir ve Ege Bölgesi, bugün de Türkiye ihracatının lokomotifi konumunda. Türkiye’deki ilk ihracatçı birliği olarak 1939’da kurulan Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) de Ege Bölgesi’nde 12 farklı sektörde faaliyet gösteren ihracatçı firmaları temsil ederek önemli görev üstleniyor. Diğer bir deyişle EİB, 12 ayrı kümeyi temsil eden bir çatı organizasyonu. Üye firmalarına insan kaynağı, finansal kaynak, fiziksel altyapı, iş ağı ve bilgi kaynağı sağlamak için sürdürülebilirlik eksenli çalışmalar gerçekleştiren EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi ile Ege ihracatını ve 2024’ün ilk 4 ayını konuşuyoruz.

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ANA İLKEMİZ

Türkiye’nin ikinci yüzyılında da kalkınmasını sürdürmesi ve dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri olabilmesi için ihracatın itici güç olacağına inandıklarını belirten EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “İlk 10 ekonomi arasına girebilmemiz için ihracatla büyümeliyiz. İhracatta her yıl minimum yüzde 10 artış yakalamalıyız” diyerek şu bilgileri aktarıyor: “Ege İhracatçı Birlikleri’nin ilk kurulduğu yıllarda tarım sektörleri öndeyken günümüzde EİB’in ihracatında sanayi sektörleri öne geçmiş durumda. İhracatta geleneksel pazarlama yöntemlerimiz devam ederken dijital pazarlama yoğunlaşmamız gereken başlıklardan birisi olacak. Bugün konteynerlerle yaptığımız ihracatı önümüzdeki süreçte tüketicilere doğrudan yapar noktaya gelen adımları daha hızlı atacağız. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılı yapay zekanın yüzyılı olacak. Tabii bütün bunları yaparken sürdürülebilirlik ana ilkemiz olacak.”

Banu Şen - Jak Eskinazi

EGE BÖLGESİ’NİN İHRACATI 2 MİLYAR 323 MİLYON DOLAR

Ege Bölgesi, 2024 Nisan’da ihracatını 2 milyar 323 milyon dolara taşıdı. İzmir, Ege Bölgesi ihracatına 1 milyar 437 milyon dolarlık katkı sağlarken, bu ihracatın 256 milyon dolarlık dilimi Ege Serbest Bölgesi ve İzmir Serbest Bölgesi’nden geldi. 2024 Nisan ayında Manisa, 417 milyon dolarlık performans ortaya koyarken, Denizli 305 milyon dolarlık ihracatla Manisa’yı takip etti. Muğla, ihracatını 86 milyon dolara ilerleterek Ege Bölgesi illeri arasında dördüncü sıraya adını yazdırdı. Ege Bölgesi ihracatına, Balıkesir ise 83 milyon dolarlık katkı sağladı. Aydın 69 milyon dolarlık, Kütahya 31 milyon dolarlık ihracat yaparken, Uşak 23 milyon dolar, Afyonkarahisar 22 milyon dolar ihracata imza attı.

30 Nisan 2024, Salı 07:00

İzmir'in proje fabrikası

İzmir Ticaret Odası; 139 yıllık tarihi, yaklaşık 100 bin üyesi, 80 meslek komitesi ile İzmir’in ticaret hayatına yön veren önemli kurumların başında geliyor.

İzmir Ticaret Odası (İZTO) kentte üretimin artması, istihdamının çoğalması için adeta bir fabrika gibi çalışıyor. İnovasyondan tarıma, girişimcilikten lojistiğe kadar üretilen birçok projeden sadece üçünü konuşmak için İZTO’da bir gün geçiriyoruz.

‘HER ŞEHRE ÖRNEK OLMALI’

İzQ: Girişimcilik & İnovasyon Merkezi’nde İZTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Emre Kızılgüneşler ile girişimcilik, teknoloji ve inovasyon alanlarında, kentin geleceğine yön verecek projeleri konuşuyoruz. 

Günümüzde inovasyon ve girişimcilik en çok konuşulan kavramlar arasında; İzQ da bu iki kavramı barındıran model merkezlerden bir tanesi. İzQ düşüncesi nereden doğdu, nasıl gelişti anlatır mısınız?

Emre Kızılgüneşler: İzmir Ticaret Odası’nın eski binasının olduğu yerde bulunuyoruz. Karşısındaki girişimcilik merkezi de içinde ticaret sicilin de olduğu bir binaydı. Kordon’daki yeni binamıza geçince bu binalar atıl durumdaydı. Daha çok ‘İnovasyon ve girişimcilik alanında neler yapabiliriz?’ diye konuşurken bu fikir ortaya çıktı. Uzun bir çalışma dönemimiz oldu. Girişimcilik & İnovasyon Merkezi, biraz sıra dışı, biraz daha vizyoner, teknik donanım açısından da çok iyi olması gereken yerler. Binalarımız bitti ve artık 2 seneye yaklaştı, geçen sene tam olarak açtık. 

Girişimcilik & İnovasyon Merkezi’ni birbirinden ayıran farklılıklar neler?

29 Nisan 2024, Pazartesi 07:00

Destan yazan şehir Çanakkale

Milli mücadelemizin temellerinin atıldığı, tarihte eşine az rastlanan kahramanlık destanının yazıldığı şehitler diyarı Çanakkale, vatanımızın cennet köşelerinden biri. Bu yönüyle ülkemizin manevi başkenti olan Çanakkale; tarihsel, sosyo-kültürel, jeopolitik, eko-politik ve coğrafi zenginlikler yönünden de hem bölgesel-ulusal hem de uluslararası düzeyde öneme sahip. Beş bin yıllık tarihi ve zengin flora-faunaya sahip doğal zenginlikleri ile dünya mirası varlıklarını koruyup tanıtan kültür ve turizm şehri Çanakkale’ye; 2019’da Ekonomi Dergisi FORBES tarafından “Yaşamak İçin En İdeal Şehir” ünvanı verildi. Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan yerel ulaşım ağlarıyla ulusal; yenilenmiş havalimanı, Kepez Limanı, Ayvacık Yolu (Troya ve Assos Tünelleri) 1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu Projesi ile de uluslararası ulaşım noktasında köprü görevi üstlenen Çanakkale; tarıma dayalı sanayi kollarının varlığı ile önemli bir sanayi ve ticaret şehri...

Hızla büyüyen üniversitesi ve teknopark ile birlikte yeniliklere ve gelişime açık olan bilim kenti Çanakkale, her seferinde zenginlikleri ile büyüleyeme devam ediyor. Tarihsel ve coğrafi stratejik konumu, Çanakkale Boğazı, 1915 Çanakkale Köprüsü, 671 km uzunluğunda sahil şeridi, zengin flora ve faunaya sahip Kazdağları, Troya gibi eski çağlara dayanan tarihi, “güneşin en yavaş battığı” Cittaslow (Sakin Ada) Gökçeada; deniz, bağcılık ve üzümün rengini verdiği Bozcada gibi değerleri Çanakkale’nin kültür zenginliğini öne çıkarıyor. Son dönemde artan yatırımlarla dikkat çeken ve “marka kent” imajı güçlenen kentin Valisi İlhami Aktaş, 4 yıldır bu görevde…. Bölgenin kalkınması için hayata geçirilen projeleri anlatan Vali Aktaş ile sanayiden tarıma, turizme kadar kentin aldığı payı artırmak, bölgenin kalkınmasına destek vermek ve marka değerini güçlendirmek adına yapılan çalışmaları konuşuyoruz.

1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ BÖLGEYE DEĞER KATTI

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 107. yıl dönümü olan 18 Mart 2022 tarihinde açılışı yapılan 1915 Çanakkale Köprüsü, Çanakkale’yi Anadolu’dan Avrupa’ya geçişte önemli bir noktaya getirdi. Köprünün açılışına yakın biz de bir grup gazeteci incelemelerde bulunmuş, asrın projesi olarak nitelendirilen 1915 Çanakkale Köprüsü’nün zirvesine çıkmıştık. Çanakkale Boğazı’nda Avrupa ve Asya kıtalarını ilk kez birbirine bağlayan 1915 Çanakkale Köprüsü’nün açılışına birkaç hafta kalmışken, bu tarihi deneyimi yaşamıştık. Yükseklik korkuma rağmen 318 metrelik zirveye çıkmak, benim ve yanımdaki gazeteci arkadaşlarım için unutulmayacak bir deneyim olmuştu. Vali Aktaş ile köprünün kent için önemini de konuşuyoruz. Köprünün Çanakkale’yi sınır kapılarına doğrudan karayolu ile bağlayarak; daha hızlı ve daha düşük maliyetli yük ve yolcu taşımacılığına imkan verdiğini hatırlatan Vali Aktaş, “Bu sayede ekonomik kazançlar elde edilmesi için lojistik depolama, paketleme ve dağıtım gibi alanlarda yapılacak yatırım ve altyapı çalışmaları kentimizin yeni bir ticaret yolu olma potansiyelini güçlendirdi” diyerek, şöyle devam ediyor: “Köprünün yanı sıra Assos ve Troya tünelleri ile Gelibolu Eceabat bölünmüş yolunun da hizmete girmesiyle, İstanbul’dan Antalya’ya kadar uzanan turizm destinasyon güzergahlarına Çanakkale de eklendi. 1915 Çanakkale Köprüsü; Ezine Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde fabrikaların üretime başlaması ve Ayvacık Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi çalışmalarının da tamamlanmasıyla birlikte kentimizi, bölgenin tarıma dayalı sanayi üssü haline getirecek.”

SANAYİLEŞMENİN ÖNÜ AÇILDI

28 Nisan 2024, Pazar 07:00

'Sırlarıyla Atatürk'ün kız kardeşi Makbule hanım'

Hepimiz onu, Atatürk’ün hayatını ilk öğrenmeye başladığımızda, birlikte karga kovaladıkları kız kardeşi diye biliyoruz sadece. Oysa o, Türk siyasi tarihinin önemli figürlerinden biri... Makbule Hanım…. Makbule Hanım hakkında ilk kez bir kitap yazıldı. Büyük bir uğraş gerektiren bu çalışmayı, gazeteci arkadaşım Nüket Aşkın kaleme aldı. Bir gecede soluksuz okudum. Makbule Hanım, karşımda ete kemiğe büründü, bütün gece oturup benimle dertleşti. Kimi zaman gözlerim yaşardı, kimi zaman şaşırdım, kimi zaman da kızdım. Tasvirler, öykü tadındaki diyaloglar akıp gidiyor ve kendinizi o günlerde buluyorsunuz… Son zamanlarda en çok etkilendiğim kitap diyebileceğim “Sırlarıyla Atatürk’ün Kız Kardeşi Makbule Hanım”ı Nüket Aşkın’la konuştuk:

* Makbule Hanım’ın sırrı tam olarak nedir?

Sırrı kendisi. Başlıktaki sır kelimesine çok fazla anlam yüklememek gerekiyor aslında. Bilinmeyen her şey bilinene kadar sır. Biz de Makbule Hanım’la ilgili şu ana kadar hiçbir şey bilmiyorduk. Artık sır perdesi aralandı.

* Makbule Hanım neden araştırmacıların çok fazla ilgisini çekmedi?

Makbule Hanım’ın basına verdiği bir iki röportaj dışında pek bir görünürlüğü yok. O röportajlarında da zaten kendisinden çok ağabeyini anlatıyor. “Demek ki hakkında pek bir şey yok” kanaati hâkim olmuş bence. Oysa ki Atatürk’le ilgili hemen her kitabın