Aşk trafiğinin karıştığı yer tarihe karıştı

RÖPORTAJ: IŞIL CİNMEN

FOTOĞRAF: MUZAFFER KANTARCIOĞLU

■ Önce sağlık durumunuzla başlayalım, ne oldu size?

10 yıl önce üç damarım değişti, baypaslıydım zaten. Bu olay öncesi üzerime çok geldiler. Adliyeye çağırdılar, Şamdan'a çağırdılar. Kalp hastası olduğumu, üzerime gelmemelerini rica ettim. Çarşamba bu uyarıyı yaptık ve perşembe kalbim durdu. Perşembe günü evdeyken acayip bir mide bulantısı, kusma oldu. Kalbimde takılı olan cihaz şok verdi. Pil takılı olmasa ölmüştüm… Şimdi de buradayım işte.

■ Nedir Seda Sayan’la aranızdaki sorun?

Bizim ona kira borcumuz var.

■ Ne kadar?

8 aylık kira borcu. Aylık kira 35 bin dolar yani 56 bin lira, çarpı 8.

BORÇ BORÇTUR, ÖDEYECEKTİK

■ 35 bin dolar ödüyorsunuz ama 1,6’dan… Dolar çok arttı.

Kur 1,4'ken biz bu anlaşmayı yaptık, tavanı 1,6 olarak belirledik. Dolar 5 bile olsa değişmeyecek dedik. Bu yazılı bir sözleşme…

■ Neden ödenemedi bu borç?

Terör, ekonomik kriz… İnsanlar gelmedi ve bizim gelirimiz düştü. Bu durum idare edilebilirdi. Biz elimizden geleni yaptık ama bizi çözümsüz bıraktılar.

■ Borcunuzu ödemeyeceğinizi söylediniz mi?

Borç borçtur, elbette ödeyecektik. Bunun için çözüm yolları önerdik: Alt kata kiracı alıp kirayı paylaşıyorduk. 18 Eylül 2011'den 15 Şubat 2015'e kadar aşağıda Home Store vardı. Ama Seda Sayan bununla ilgili bize dava açtı. Kaybetti fakat 1 yıl 7 ay 7 gündür bizim alt kiracımız yok. O zaman Haziran'a kadar izin verin, Şamdan işlesin, para kazanalım. Kazandığımız her kuruşu da borca verelim dedik.

■ Hayır mı dedi?

“2017 Haziran'da tahliye” diye anlaştık sonra vazgeçti. “Şimdi tahliye olacak” dediler. Veda partisi planımız vardı, o gece kazandığımızı ona verecektik. Ama ben hastanedeyken Şamdan’ın tabelası hariç her şeyini götürdüler. Şamdan vedayı hak ediyordu.

■ İcra yoluyla tahliye edildi… Seda Sayan’la hiç yüz yüze konuştunuz mu?

Hayır. Telefonlara çıkmıyor… Dava üstüne dava… Ve haciz. 45 yaşındaki şefim hüngür hüngür ağladı, “evimizi dağıttılar” diye.

63 YAŞINDA HAPSE Mİ GİRECEĞİM?

■ Personelden giden mektup meselesi nedir?

Bizden habersiz personelimiz Seda Sayan'a bir yazı yazıyor. “Burada 200 kişi ekmek yiyor, 60 gün müsaade edin” diye… Öyle güzel, kibar bir mektup. Benim yazdığımı iddia ettiler, ben öyle bir mektup yazmam, yazamam. Sayan’ın avukatı aradı, "Nasıl personelden bu mektup gelir! Seda çok sinirlendi, şimdi basını topluyor tüm gerçekleri anlatacak" diye… Biz zaten gerçeği söylüyoruz. “Borcumuz yok” demiyoruz ki. Hastane odasında bana imza attırmaya çalıştılar. Olur da ödeyemezsem sonu hapis… “63 yaşında beni borç yüzünden hapse mi sokacaksınız?” dedim.

SEDA SAYAN ŞAMDAN’I BİTİRDİ

■ En büyük desteği kim verdi size?

Sezen Aksu... Her gün arıyor. “Bir yer aç her gece orada olacağım” diyor. “İstersen evimde parti ver” diyor. Şamdan için konser bile verebileceğini söylüyor… 42 yıllık arkadaşım, o kadar moral verdi ki bana.

"BİR VEDA PARTİSİ YAPMAMIZA BİLE İZİN VERMEDİLER"

■ En çok üzüldüğünüz ne oldu?

Bir veda partisi yapmamıza bile izin vermediler, vedalaşamadım senelerimi geçirdiğim yerle… Seda Sayan Şamdan’ı bitirdi. Bundan sonra ne yapacaksın diye sorarsan, dinleneceğim. Bu yazı dinlenerek geçireceğim. Önce sağlığıma kavuşacağım.

ETİLER ŞAMDAN'IN SAHİBİ MEHMET TUNA'NIN KALBİ DURDU

Hayatta herkesin bir misyonu vardır ya… Mehmet Tuna da İstanbul’un gece hayatını yönlendirmek üzere dünyaya gelmiş. Henüz 21’indeyken Etiler Şamdan’ın kapısından çalışmak için girmiş, şimdi 64’ünde…

42 yıl sonra kapısına ilk defa kilit vurulan mekanın sahibi olarak kalbi hâlâ Şamdan’la atıyor, onunla tekliyor, hatta onunla duruyor. Mülk sahibi Seda Sayan, altı aydır kirasını alamadığı gerekçesiyle tahliye kararı çıkarttı. O karar öncesi Tuna’nın kalbi durdu ve kalp pili sayesinde kurtuldu.

Seda Sayan’la aralarındaki problemi dinlemek için ziyarete gittiğimde fotoğraf çekilmeden önce toparlanıp hastane kıyafetlerini çıkardı. “Şamdanlı yılların adabıdır bu, her durumda iyi görüneceksin”

SEZEN AKSU ANLATIYOR

“Anılar, öyle çok ki… Onno’nun, Uzay’ın çaldığı, benim söylediğim geceler…

Çok meşke, çok aşka, çok kavgaya ve kahkahaya tanık oldu Şamdan. Şimdi, “Gerçekten yaşandı mı?” diye sorduğum sayısız uzak karenin içimi rahatlatan tanığı orası. Gittiğimde, her yerde izler duruyor gibi hâlâ. Evet, yaşandılar. Ait hissedeceği yerler gerekir insana…

Mum gibi yana yana yaşayan, bir yandan da etrafını ışıldatan dostlara bir Şamdan gerekir.”

ŞAMDAN'IN ARDINDAN...

Bir zamanlar tabelası saklanmış, iki katlı, bahçeli evin kapısını sadece bilenler çalardı. Sonra Şamdan büyüdü ve İstanbul’un en özel gece kulüplerinden birine dönüştü ama ‘ev’ olma duygusunu hep korudu...

İşte bu eğlenceli evin sakinlerinin gözünden Şamdan efsanesi...

“Dünyanın neresine gidersem gideyim, ‘Buranın Şamdan’ı neresi?’ diye sorarım.” Jak Kohen

“Şamdan’ın merdivenlerinden düşmemiş olan buranın müdavimi değildir.” Ziya Şengül

Tarkan'ın Şamdan'ın anı defterine yazdığı not

“Burada bir sihir var.” Garo Mafyan

"Şamdan İstanbul’da bir imzadır.” Sermin Çapa

"Masaların dili olsa da konuşsa…” İrem Yargıcı

“Şamdan eşimle en mutlu günlerimden bir hatıradır.” Sema Çelebi

“Her gece uyumadan önce Şamdan.” Ece Aksoy

“Karımla ilk kez öpüştüğümüz yer.” Ralph Tezman

“Şamdan benim biyografimin yarısıdır.” Güneri Cıvaoğlu

“Burada herkes birbirini tanıyordu. Bir doğum günü partisinde gibiydik.” Ömer Karacan