Gündem Avrupa Parlamentosu, müzakereleri dondurma tasarısını kabul etti

Avrupa Parlamentosu, müzakereleri dondurma tasarısını kabul etti

Paylaş
Avrupa Parlamentosu, müzakereleri dondurma tasarısını kabul etti

Avrupa Parlamentosu'nda Türkiye ile müzakerelerin askıya alınmasını öngören rapor kabul edildi. Raporun 477 evet oyu aldığı belirtildi. Raporda ilk kez müzakerelerin askıya alınması çağrısı yapıldı. AB Bakanı Ömer Çelik'ten jet açıklama geldi. Çelik, "Kapağını bile açmadan iade edeceğiz" dedi. Başbakan Binali Yıldırım ise, "AB kafa karışıklığından vazgeçsin" ifadelerini kullandı.

Avrupa Parlamentosu'nda dün görüşülen Türkiye Raporu bugün oylandı. Avrupa Parlamentosu müzakerelerin askıya alınmasını öneren raporu kabul etti.

Karara ilişkin açıklama AB Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik'ten geldi.



İşte o açıklama...

Raporu kabul etmiyoruz.Bu rapor bir işbirliği raporu değil.

Rapor bize ulaştığında aynen iade edilecektir. İlişkileri sabote etmeye yönelik bir rapor. Siyasi bir bağlayıcılığı yoktur.

Bir kere 16 Nisan referandumu yüzde 86'lık bir katılımla açık şeffaf bir süreçle gerçekleşmiş bir referandumdur. Doayısıyla AP'nin halkın kabul ettiği bir teklifi uygularsanız biz sizinle müzakereleri askıya alırız çağrısı demokratik bir tutum değildir. Tabi ki böyle bir şey olmayacaktır. Devlet halkın iradesine kayıtsız kalmayacaktır. AP'nin böyle bir çağrı yapmaya hakkı yoktur.


"VİZYONSUZLUKTUR"


Biz AP'yi halk iradesine saygılı olmaya çağırıyoruz. Burada bir olgunluk problemi olduğunu da görüyoruz. Böylesi dayanaksız bir yaklaşımın arkasına, 'Eğer bunu aynen uygularsanız müzakekereleri askıya alırız' ifadesi vizyonsuzluktur. Oturmaya konuşmaya karşılıkla tartışmaya açığız ama halk iradesinin geçersiz sayılmasının herhangi bir tartışma konusu yapılması mümkün değildir.

"BÜTÜN KANITLAR ORTADA"


Türkiye her devletin başvurabileceği OHAL'e başvurmuştur. Başvurduğumuz bütün tedbirler hukuk içinde alınan tedbirlerdir. Tarihin en büyük hukuk mücadelelerinden bir tanesini veriyoruz. FETÖ'nün bu darbe girişimin arkasında olduğunu sorgulayan yaklaşımı kötü niyetli buluruz. Bir de bizden kanıt istiyorlar. Bütün kanıtlar ortadadır. Terör örgütü yöneticilerinin verdiği ifadeler söz konusudur.


"KAPAĞI BİLE AÇMADAN İADE EDECEĞİZ"


AP Başkanın Türkiye'ye gelişi aylar sonrasını bulmuştur. Bu kararda imzası olan AP üyelerinin darbenin hemen ardından gelip dayanışma içinde olduklarını göstermeleri gerekirdi. En önemli sorun Türkiye-AB arasındaki güven eksikliğidir. Bu karar da katkı sağlamıştır. Bizim için yok hükmünndedir kapağı bile açılmadan kendilerine iade edilecektir.

Türkiye-AB ilişkininde önemli nokta katılım müzakereleridir. Fasılların açılması bahsedilen eleştiri konularının tartışılması için bir imkandır.

Avrupa'da artık bir değil birden çok Berlin duvarı var. İslam düşmanlığı var, antisemitizim var, göçmen düşmanlığı var...


"MORAL BOZUKLUĞU YARATMAYACAK"


AP kararı bizde bir moral bozukluğu yaratmayacak. Türkiye'nin bir takım devletlerin iç politikalarının tartışma konusu olmaktan çıkarılması gerekir. AP'nin ortaya koyduğu belge tartışma işbirliği belgesi değildir. Türkiye çok yönlü bü terör saldırısı altındayken bile hukuk düzenini korumada hassasiyet gösteren bir ülke. AP temel misyonunu yerine getirmeyen bir karara imza atmıştır.


BAŞBAKAN YILDIRIM'DAN TEPKİ


AP'nin kararına bir tepki Başbakan Binali Yıldırım'dan geldi. Yıldırım şunları söyledi:



Bu önemsiz bir karar. Bilinmeyen bir şey de değil. Buna benzer kararlar geçtiğmiz aylarda da verildi. Bizim açımızdan hükümsüzdür. Türkiye AB konusunda duruşunda herhangi bir sapma yoktur. AB-Türkiye ilişkilerinin özünü samimiyet oluşturmalıdır. AB gelecek vizyonunu belirlememeli Türkiye ile bir yol yürüyecek mi bir karar vermelidir.

AB kafa karışıklığından vazgeçsin. Son 1 yılda yaşadığımız inişler çıkışlar artık geride kalmıştır. İlişkilerimizi zedeleyen yaralayan gelişmeler yaşandı. Biz bütün bunların üzerine bir çizgi çektik AB'den de aynı hassasiyeti bekliyoruz. AB çeşitli konularda Türkiye'yi eleştirmek yerine kendi işlerine bakması lazım. PKK terör örgütünün oradaki faaliyetlerinin orada neden bu kadar yaygınlaştığı, FETÖ'ye neden hu kadar kayıtsız kalındığının cevabını bize vermeliler.

Türkiye'nin her zaman bir seçeneği vardır gidecek başka bir yolu da vardır. Türkiye'nin AB'ye üyeliği Türkiye'ye bir menfaat sağlarsa AB'ye iki menfaat sağlar.


DIŞİŞLERİ'NDEN İLK TEPKİ


Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Hüseyin Müftüoğlu: "Taraflı ve objektiflikten uzak şekilde belirli çevrelere hizmet etmek üzere hazırlandığı anlaşılan sözkonusu kararın ilişkilerimize olumlu katkısının olmayacağı açıktır" dedi.


638 PARLAMENTER KATILDI


Oylamaya 638 parlamenter katıldı. Oylamaya katılanlardan 477 parlamenter Türkiye ile müzakerelerin dondurulması yönünde oy kullanırken, 64 parlamenter müzakerelerin devam etmesi yönünde tercih kullandı.

AP Türkiye raportörü Kati Piri tarafından hazırlanan raporda Türkiye ile üyelik müzakerelerinin askıya alınması çağrısı yapılıyor.

Raporda, "16 Nisan anayasa değişikliği paketinin mevcut haliyle yürürlüğe girmesi halinde" Türkiye ile üyelik müzakerelerinin "derhal ve resmen askıya alınması" için AB üyesi ülkeler ve Avrupa Komisyonuna çağrıda bulunuluyor.


AP'NİN "SINIRLI GÜCÜ" BULUNUYOR


Bu karara Anayasa değişikliği paketinin kuvvetler ayrılığı ilkesi ve Kopenhag kriterleriyle uyumlu olmaması gerekçe gösteriliyor. Avrupa Parlamentosu Kasım 2016’da aldığı bir diğer kararda da üyelik müzakerelerinin "dondurulması" çağrısında bulunmuştu.

Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye'nin tam üyelik müzakerelerini etkileme konusunda "sınırlı gücü" bulunuyor.


15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ KINANDI


Karar taslağında 15 Temmuz darbe girişimi ve Türkiye’de gerçekleşen terör eylemleri kınanıyor. Türk hükümetinin sorumluları hukuk devleti ve adil yargı hakkı çerçevesinde yargılama hak ve sorumluluğu olduğu belirtiliyor.

AB terör örgütleri listesinde olduğu hatırlatılan terör örgütü PKK’nın “yeniden şiddete başvurması” kınanıyor.

Raporun Kıbrıs sorunuyla ilgili bölümünde ise her yıl olduğu gibi büyük ölçüde Rum ve Yunan tezlerine yer veriliyor.


RAPORDA YER ALAN YENİ İFADELER İSE ŞUNLAR:


AP raporunda ilk defa AB devletlerine PKK sembollerini yasaklama çağrısında bulunuluyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Avrupa Birliği üyesi ülke liderlerine yönelik 'Nazi' benzetmesi rapora girdi. Bu Avrupalı parlamenterler tarafından kınanıyor.

Üçüncü yenilik ise Ankara'ya Avrupa'daki Türk diasporasını kontrol etmekten vazgeçme çağrısı yapıldı.


TÜRKİYE OYLAMA ÖNCESİ TEPKİ GÖSTERMİŞTİ


Türkiye'nin AB üyelik müzakerelerine yönelik oylama öncesi AP'ye Ankara'dan tepki geldi. AB Bakanı Ömer Çelik, bugün yaptığı açıklamada "Bunlar sağlıklı teklifler değil. Katılım müzakerelerini keselim gibi çağrılar gelmesi, yanlıştır" dedi.

Çelik açıklamasında, "Şöyle bir şey söz konusu değil. Türkiye ile AB arasında katılım müzakereleri olmasın, onun yerine 'terör, göç ya da diğer alanlarda güçlü bir iş birliği' şeklindeki tekliflerin hepsini elimizin tersiyle itiyoruz" şeklinde konuştu.


AP: AKKUYU'YU DURDUR


Avrupa Parlamentosu, raporda, Akkuyu Nükleer Enerji Santrali projesinden vazgeçilmesini de talep etti.



Raporda, "AP, Türkiye hükümetini Akkuyu Nükleer Enerji Santrali'nin yapımına dair planlarını durdurması çağrısında bulunuyor" denilirken, santralin yapımına karar verilen bölgenin güçlü depremlere eğilimli olduğu iddia edildi.

Söz konusu ‘tehlikenin' yalnızca Türkiye'ye değil, aynı zamanda tüm Akdeniz bölgesine karşı bir tehdit olduğu öne sürüldü.


SİNOP NÜKLEER SANTRALİ'NE DEĞİNİLMEDİ


Öte yandan AP kararında Japon-Fransız ortaklığıyla yürütülen Sinop Nükleer Santrali ile ilgili bir değerlendirmede bulunulmaması dikkat çekti.