Gençliğimizde, senede bir gün de olsa, şayet güzelse hep anlatılacak eğlencemizdi 1 Nisan şakaları. Günlerce düşünür, şaka oluşturmaya çalışır, “1 Nisaaan” diye de bitirirdik. Her alışkanlığımız gibi o da bitti demeyeyim de çok azaldı. Şimdi Google düşünüyor sizin yerinize. Cebinize atıveriyor. Esprinin hâlâ farkındaysanız.
Poltio.com da bir anket yapmış. Telefon ve korkutma şakaları önde. El şakaları ise sevilmiyor. Günümüzde, komik olmayan şaka için, “Hiç komik değildi” diyenlerin oranı yüzde 37,5’muş. Yapmacık kahkaha atanlar ise yüzde 20. “Hiç sonradan pişman olduğunuz şaka yaptınız mı?” sorusunun cevabı ise şaşırtıcı. Yüzde 70 evet. Eskilerin ‘eşek şakası’ diye tanımladığı şakalara maruz kalanlar ise ya küfrediyor ya da şiddete başvurabiliyorlarmış.
Gelin büyüklerinizin bu alışkanlığını devam ettirin. Ama öğlene kadar. 1 Nisan şakalarında adet böyledir.
Bizi mi soruyorsunuz? Bizler 11 gün önce yaşadık 1 Nisan’ı.
TAMAMLA BİZİ EY AŞK
Tiyatroyu, şovu, hicvi bir güzel harmanlayıp, içine seyirciyi de katarak yoğuran, tabii bu arada güldürürken düşündüren Ali Poyrazoğlu’nu “Tamamla Bizi Ey Aşk” derken seyrettim geçen hafta. 610 kişi ile beraber. Caddebostan Kültür’de. Tabii Şebnem Özinal ve Melih Ekener’in katkısını da unutmadan. Güldük, eğlendik, sonunda da dertlendik. Çünkü Porazoğlu dedi ki, ”Salon bulmakta zorlanıyoruz. Bir çok yerde kapılar açılmıyor. Bize kucak açan Kadıköy. Kadıköylüler, lütfen bizi yalnız bırakmayın. Desteğinize ihtiyacımız var.”
Benim notum: Poyrazoğlu’nu ve diğer sahneleri imkanınız ölçüsünde yalnız bırakmayın. Memleketin iyiye gitmesi için.
LİDERLİK REKORU
The Economist dergisinin Türkiye raportörü Piotr Zalewski hesaplamış. Ben de aktarayım. 1. Cumhurbaşkanımız Mustafa Kemal Atatürk 5491 gün liderlik koltuğunda oturmuş. Recep Tayyip Erdoğan ise, geçtiğimiz salı günü, parti başkanı, başbakan ve cumhurbaşkanı olarak 5492 güne ulaşmış ve Cumhuriyetimizin en uzun süre liderlik koltuğunda oturan siyasetçisi olmuş. Vatana, millete hayırlı olsun.
BİR LİRALIK ZİYAFET
Avrupa ile Asya arasında en zevkli seçeneğim Şehir Hatları vapurları. Hem İstanbul’un tarihten gelen güzelliğinin yok oluşunu seyrederken hayıflanmak hem de okul giderlerini, rızkını çıkarma kombinasyonlarını dinlemek için. Bu müzikten rahatsız olanı da bugüne kadar görmedim. Ama bir densiz çıktı, bu masum gençlere “Bunlar misyoner” deyip saldırdı, ortalığı karıştırdı. Asıl misyonerin kendisi olduğunu saklayarak. Birkaç gün sonra da Avcılar’da devamı geldi sokak müzisyenlerine saldırının. O densizin de imanı müsaade etmiyormuş. Siz de rast gelirseniz alkışlayın lütfen. Ellerindeki kutuya da 1 lira atarsanız, damlaya damlaya göl olur.
DİRİLİŞ
Ertuğrul Gazi’ye özenenleri fırsat bilen bir açıkgöz çareyi bulmuş. 7 liraya balta veya kılıcınızı alıp siz de dirilebilirsiniz. Zaten sizin damarlarınızda Ertuğrul Gazi kanı var. Bu reytinglerden belli. Hadi o zaman. Ama can yakmayın sakın.
ÇOK BEĞENDİM
Eşek, “Ot mavidir” dedi. Kurt, “Hayır yeşil” dedi. Ormanın kralına gittiler ve ihtilafı anlattılar. Aslan dinledi sonra da, “Kurdu zindana atın” dedi. Kurt şaşkın, “Ot yeşil değil mi?” diye sordu. Aslan “Evet” dedi, “Ama zindana atılma sebebin eşekle tartışmaya girmendir.” Kıssadan: Cahille tartışmayın.
GÖRÜŞ
Amerikalı karı-koca kahvaltıda tartışmaya başlarlar. Uzayınca adam hiddetle masadan kalkar ve “Sen zaten yatakta da iyi değilsin” diyerek evi terk eder. Sonra üzülür, özür dilemek için telefon açmaya karar verir. Ancak kadın defalarca çaldıktan sonra açınca, yine sinirli bir şekilde sorar. “Niye bu kadar geciktin? “Yataktaydım” der kadın. “Bu saatte ne yapıyorsun yatakta?” “İkinci bir görüş alıyorum.”
CIZZZZZZ
Mehmet Şimşek: ”Belki fırtına kopacak. BORÇLANMAYIN.”
01 Nisan 2018, Pazar 05:00
Haberin Devamı