ÇAĞRI BİLGİN

cagri.bilgin@posta.com.tr

twitter.com/cagribilgin

Ancyra, Vin&Art, Prestige, Selection, Egeo, Pendore ve Cotes d’Avanos gibi markalarıyla dünya şarap otoritelerinden tam not almayı başarmış. Türk şarapçılığının dünyada ‘şampiyonlar ligi’ne girmesinde en büyük katkıyı yapmış bir firma Kavaklıdere. Kavaklıdere Murahhas Azası Ali Başman, tüm enerjisini ve birikimini sadece şarap üretimi ve kültürüne veren bir isim.

Şimdilerde dünyanın sayılı votkalarından Stolichnaya’yı Kavaklıdere’nin dağıtım ağına kattı. Başman ve Stolichnaya’nın Avrupa Bölge Direktörü Jean Dominique Andreu’nun imza koyduğu anlaşmayla 84 yıllık şarap firması, votkanın Türkiye satışlarını üstlendi. Başman, “Bünyemizdeki marka sayısını artırıyoruz. Farklı bir ürünü ağımıza almakta oldukça seçici davrandık” dedi...

Paris'e kızlarımın yanına

Uzun süreli tatiller ne yazık ki yapamıyorum. İş seyahatlerime çoğu zaman eşimle gidiyorum. Bu da bizim için bir nevi hem iş hem de kısa da olsa tatil gibi oluyor. Ayrıca kızlarım Paris’te okuyor, bazı iş seyahatlerimde bir gün bile olsa onları görmeye gidip yola devam ediyorum. Yaz ayları işin en yoğun ve önemli zamanı, bağların kontrolü ve şarap tadımları program yapmamı engelliyor. Kızlarımın şikayetçi oldukları bir durum. Akdeniz şehirleri sevdiğim şehirler. Memleketimizin sahilleri tatil adresleri arasındadır.

Paris’te Angles des Rues iyiydi

Yurtdışında her seferinde yabancı dostlarımdan aldığım tüyolarla kaliteli restoranları keşfetmekten çok hoşlanırız. Şarap danışmanımız Stephane bu konuda da danışmanımız. Lezzet olarak harika yerler öneriyor. Son olarak Paris’te Angles des Rues çok iyiydi.

Kangallarım ve akbaşlarım var

60 ve 70’li sıkıntılı yılların çocuğu olduğum için her şeyi saklarım, bir gün muhakkak lazım olacakmış gibi düşünürüm. Bu da bana ciddi arşivleme ve stoklama problemi getiriyor. Farkında olmadan basit koleksiyonlar oluşur. Mesela Türkiye’de ilk çıkan kredi kartından bugüne kadar kullandığım tüm kredi kartları veya şampanya tellerinin kapakları gibi... Hayvanları çok severim. Kangal ve akbaş köpeklerim var. Evde ise bir beagle’mız var. Kızlar yurtdışına gidince iyice şımarık oldu.

Güne erken başlarım

Güne ilk olarak internet radyodan Smooth Motion kanalını açmakla başlarım. Her sabah 06:00-06:30 gibi uyanırım, güne erken başlamak beni enerjik yapıyor. Nazan’la (eşi) güzel bir kahvaltı yaparım, kahvaltı benim için önemli, çok da keyif alırım. Socrates (köpeğimiz) kahvaltıda kendine düşen payı alır. Günlük gazeteleri internetten okurum. 07:30’da evden çıkarım.

ŞINAV vazgeçilmezim

Kısa sabah sporum, şınav vazgeçilmezimdir. Gençliğimde sandalda kürek çekmek ve bisiklete binmek benim için zorlu, bir o kadar da eğlenceliydi. Her ikisinde de kilometrelerce giderdim. Şimdi bu sporu evimde aletlerde yaparak devam ettiriyorum. Haftasonları da köpeğimle uzun yürüyüşler yaparım. Zaman buldukça golfe başlamak için golf antrenmanları yapıyorum.

STOLICHNAYA votka satacağız

Türkiye’de kaliteli lezzetli şaraplar üretilebileceği gerçeğini hem yurtiçinde hem de yurtdışında gösterdiğimizi düşünüyorum. Yurtdışında memleketimizi daha da iyi tanıtmak için daha çok işimiz var. En çok tercih ettiğim içki tabii ki şarap, yüksek alkollüde viski, konyak ve calvadosu eskisi kadar içmiyorum. Kavaklıdere olarak şimdi 162 ülkede ilk üçte yer alan, ABD’de en çok satan Stolichnaya votkayı da satacağız. 1938’den beri üretilen Rus kökenli Stolichnaya, Letonya’da bir aile şirketine ait.

Gulaş severim

Kendim yemek yapmam. Daha ziyade Fransız, İtalyan ve Akdeniz mutfağını tercih ederim, gulaş gibi orta Avrupa etli yemeklerini severim. Lezzetsiz yemeği yemem. Uzakdoğu mutfağını bir türlü anlayamadım.

Tadımlarda müzik hep olur

Müziğin her türünü severim, mümkün olduğu kadar her yerde dinlemeye bakarım. Bana enerji verir, bir anda canlandırır. Steve Jobs sayesinde her yerde ve her zaman dinlemek çok kolaylaştı. Şirkette tadımlarda bile hafif bir klasik dinleriz. Senfonik klasik, smooth jazz, 70 ve 80’ler, önceliklerim. Daha çok klasik konserlere gidiyoruz.

Nicolas Cage, Al Pacino say say bitmez

Her hafta sinemaya gitmeye çalışırız, gidemezsek evde DVD keyfi. Gene Hackman, Nicolas Cage, Al Pacino, Sean Connery, Sean Penn, Pierce Brosnan, aslında saymakla bitmez. Hayat hikayeleri, tarihi filmler, derin polisiyeler, gerçek istihbarat örgüt filmleri, gizlide kalmış konular tercihlerim. Ya bir şey öğrenmeliyim ya da zeka oyunları yüksek olmalı. TV’de ise GS maçları, GP’ler, tenis ve bazen kelime yarışmaları izlerim.

Saat koleksiyonum var

Sadece saat takarım. Saatimi takmadığım zaman kedimi eksik hissederim. Kendime göre saat koleksiyonum var, genelde kronometreli saatleri tercih ediyorum. Breguet, Vacheron Constantin, Blancpain, Rolex, Omega, Audemars Piquet...

Akdeniz tercihimdir

Dünyada her yer güzel, aslında insanlar ve yaşam tarzları o ülkeyi güzelleştiriyor veya çirkinleştiriyor. Denizli, güneşli, tabii ve tarihi olan ülke ve şehirleri tercih ediyoruz, yani Akdeniz’i.

Armani, Dolce&Gabbana, Zegna uygun

Aslında sade jean ve t-shirt veya beyaz gömlek vazgeçilmezim ama işimin gereği klasik takım elbise veya blazer da giyerim. Abartılı frapan şeylere merakım yoktur. Ayakkabıda ise kösele tercihim vardır. Genelde dar ve abartısız kupları tercih ederim. Marka tercihlerimi de ona göre yaparım. Bazı markaların kupları bana çok daha kolay oluyor. Armani, Dolce & Gabbana, Zegna gibi. Bazı markaların stilleri ise almak istememe rağmen kesinlikle bana olmuyor. Mesela Hugo Boss.

(03.02.2013 tarihli Posta Karnaval'dan alınmıştır.)