"Ahlaki düzene müzahir yanlışlık"

Dünyada görsel yayıncılık artık televizyondan başını Netflix’in çektiği dijital platformlara kayıyor.

Bunun birçok sebebi var.

İstediğiniz içeriği istediğiniz an kesintisiz (reklamsız) seyredebiliyorsunuz. Siyasi iktidarların kendi ahlaki değerleriyle çizdiği “ahlaki” sınırlardan kurtulup yetişkin bir birey olarak kendiniz karar verip, uygun gördüğünüz içeriğe ulaşabiliyorsunuz.

Daha doğrusu ulaşabiliyordunuz!

Çünkü hükümetimiz yeni aldığı bir karar doğrultusunda Türkiye’de yayın yapan dijital platformları RTÜK’ün kontrolüne veriyor.

Bu da dijital televizyon yayıncılığının sonu demek.

★

RTÜK kuralları çerçevesinde ne “Fi” ne de “Sıfır Bir Adana” kalır!

Yanlış anlaşılmasın bu mecraların hiçbirinde ulusal güvenliği tehdit eden bir içerik yok. Aynı şekilde pedofiliyi özendiren, kadına şiddeti teşvik eden ya da herhangi bir suçu, sapıklığı, manyaklığı öven bir içerik de yok.

Ne var?

Bugün televizyonlarda yayınlanan ve RTÜK yasaklarından dolayı gerçek hayattan tamamen kopmuş dizilerin aksine olabildiğince sahicilik var. Bu yüzden de çok seyrediliyorlar.

★

Kaldı ki şunu da anlamış değilim, ben 40 yaşıma geliyorum. Kendi isteğimle, paramla; TC kimlik numaramı verip, beğendiğim içeriği seyretmek için bir platforma girip üye oluyorum. Televizyon gibi herkesin ulaşabileceği bir yayın değil. Benim dışımda kimsenin girip seyretme ihtimali yok. Hal böyleyken benim ne seyredebilip ne seyredemeyeceğime RTÜK ne hakla karar veriyor?

★

Yetkililer dijital yayıncılığa bu müdahaleyi, “Ahlaki düzene müzahir bir yanlışlık yapılıyorsa...” diye gerekçelendiriyor.

Kusura bakmayın ama İstanbul’un göbeğinde yüzlerce çocuğun hamile bırakıldığı, el kadar yavrucakların eğitim kurumlarında cinsel istismara maruz kaldığı, sokak köpeklerinin tecavüze uğradığı bu ülkede “ahlaki düzene müzahir yanlışlığı” yanlış yerde arıyorsunuz!

Çocukları internetten değil, önce sapıklardan koruyun.

Var olan kanunlara göre şikayet olmadığı sürece 15-18 yaş arasında çocukların gebe bırakılması suç muamelesi görmüyor.

Bundan daha “ahlaki düzene müzahir yanlışlık” mı var?

Meclis’te bir iş yapacaksınız bu rezaleti düzeltin önce.

Sonra sıra gelirse Netflix’e de bakarsınız.