“Nasıl bir umutsuzluk çağında yaşıyorsak artık; sadece bir kitapçı açılması bile bayram etmemize yetiyor…” Twitter’da böyle yazmıştı biri; Yapı Kredi’nin yenilenen binasını kastederek.
Ne kadar da doğru dedim; iyi şeyler okumaya, güzelliğe ne hasret kalmışız meğer! Bir süredir kokuşmuş halini konuştuğumuz İstiklal Caddesi’nin, Yapı Kredi’nin yenilenen binası sayesinde, sanatla ve şıklıkla buluşması o kadar çok insanı mutlu etti ki.
Geçen gün ben de kısa bir tur attım binada. Gerçekten insanı heyecanlandırıyordu... Girişteki şahane kitapçı mesela; sırf görmek için gidilir! Sonra ikinci katta Galatasaray meydanını selamlayan Akdeniz heykeli...
İlhan Koman’ın Akdeniz havzasını bir kadın gibi tasavvur ettiği; kollarını açmış farklı kültürleri, dilleri, dinleri, milletleri kucaklayan heykeli... Hani hayaller ve gerçekler diyoruz ya birbirini tutmayan şeyler için...
Bu heykele baktıkça hayaller ve gerçekler ne farklı diyorum. Mesela bir anneyi mezarına gömdürmeyen vahşi insanların.. Uçakta önünde oturan bir vekili, telle boğma hayalleri kuran hukukçuların ne kadar çok olduğunu düşünüyorum tüm güzel anlamının aksine. Bir de şunu düşünüyorum…
Artık heykellerimizi bile meydanlara koyamıyoruz galiba! Niye böyle derin ve güzel anlamı olan bir heykeli, bir binanın içine hapsettik biz?
HiKAYESi OLAN YEMEKLER
Bir süredir eğlenceli bir yemek trendi var şehirde…
Nerede ve nasıl olduğunu bilmeden, şifreli bir partiye gider gibi yemeğe gidiyorsun, süprizli, hikayeli özel bir gece geçiriyorsun. Şu ara pek moda; kulaktan kulağa da hızla yayılıyor. Wondercats denilen bir oluşum bu...
Gastronomiye meraklı Emirhan Paralı, Sinan Büdeyri ve Sarper Ulusel’in buluşu.Etkinlikleri duyurdukları bir WhatsApp numaraları var, web sitesinden bulabilirsiniz.
Yemeklerden 10 gün kadar önce bu numara üzerinden, yemeğin konseptiyle ilgili küçük bir ipucunu, kişi sayısını, tarihi ve ücreti belirttikleri bir poster yolluyorlar. Nerede, ne yiyeceğinizi elbette bilmiyorsunuz.
Katılmak isteyen kayıt oluyor ve hesap numarasına para yatırıyor. Yemekten 24 saat önce de adresi öğreniyorsunuz. Davet sırasında bir hikaye dinliyor ve o hikayenin ruhuna uygun menüler tadıyorsunuz. Gecenin sonunda hikayeler birleşiyor, şifreler çözülüyor.
'Menüde ‘Berlin duvarı’
Wondercats yemeklerinin mutlaka bir hikayesi var... Mesela yemek, tarihi bir binada gerçekleşiyorsa, binanın hikâyesinden izler oluyor menüde...
Cihangir’deki 120 senelik bir binada gerçekleşen ilk yemeklerinde; burada yaşayan Rum ailenin hikâyesini anlattılar. Şarküteri sahibi aileye gönderme yapan peynir ve pastırma kıtırları, 6-7 Eylül olaylarından sonra Rodos’a dönen aile babasına ithafen ‘Rodos Rüyası’ gibi…
Sürprizlerle dolu
Oyuncak Müzesi’ndeki bir yemekte karşınıza çıkan çocuksu tabaklar gibi…
Cam Ocağı Vakfı’nda bir yandan cam borulara üflerken bir yandan da 1.200 derece fırından çıkmış camın içinde pişirilen antrikotlar gibi.
Fiyatlar da menünün içeriğine göre değişiyor; 200-300 TL civarında. En az 6-7 tabak tadıyorsunuz, şarap eşleşmeleri de dahil. Ben de, son günlerde kulaktan kulağa yayılan bu trendi, adidas markasının Nişantaşı’ndaki mağazasında deneyimledim...
Marka, 90’lı yıllarda sporcuların ihtiyaçlarını karşılayan EQT modelini yeniden tasarladı; bunu da Wondercats’in hazırladığı özel bir gecede tanıttı.
Sıkılanlar denesin
Menüde Berlin Duvarı, İnternet Balonu, Banksy gibi özel isimli yemekler vardı ve her birinin hikayesi EQT modelinin geçirdiği evrimle birleşiyordu. Son derece ilginç ve sürprizli bir deneyimdi...
Eğer siz de rutin yemek buluşmalarından sıkıldıysanız, bu deneyimi yaşayın derim.
17 Eylül 2017, Pazar 05:00
Haberin Devamı