Bilimin gücü kızımın gücü

Evet Türkiye’de kadınlar için durum çok parlak değil..

Üstelik bu kez bahsettiğim; öldürülen, şiddet gören, erkeğin eline bakan, ezilen, itilip kakılan kadınlar da değil. Eğitim alırken erkeklerle aynı haklara, aynı becerilere, aynı zekaya sahip oldukları düşünülmeyen kadınlar. Bu sadece Türkiye’nin de değil, dünyanın sorunu. İşte bu yüzden 11 Şubat tarihi, ‘Uluslararası Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Günü’ ilan edildi, tam üç yıl önce.

Bilimsel alanlarda kadınların önünü açmayı hedefleyen bu gün; Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda konferansla kutlandı. Türkiye’den, Aydın Doğan Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner konferansın davetlileri arasındaydı.

Son derece önemli ve üst düzey katılımcıların olduğu konferansta konuşan Hanzade Doğan Boyner; ‘kadının bilimdeki rolünün artması için kültürel engellerin ortadan kaldırılması gerektiğini’ vurguladı ve şunu söyledi:

KÜLTÜREL ÖNYARGILAR

“Kültürel önyargılar; bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) konularını daha maskülen tanımlayan kalıplarla işliyor. Bu kalıp yargılar, kız çocuklarımızı daha az yetenekli gösterip, fen ve matematiğe yönelmesini engelliyor. Bunların hiçbirinin doğru olmadığını biliyoruz” dedi.

Gerçekten geçmişten gelen bu kültürel yargılar, son derece ilkel ve tehlikeli. Üstelik kızların cesaretini kıracak kadar yerleşik. Ve bu cinsiyet eşitsizliği, Hanzade Doğan Boyner’in de söylediği gibi hükümetlerin de ötesinde bir mesele. Yani hepimize iş düşüyor.

SİZ DE DESTEK VERİN

En azından ben bugün, 11 Şubat’ın daha fazla bilinmesi için üzerime düşeni yapıyor ve bu yazıyı yazıyorum... Kadınların ‘ellerinin hamuruyla’ bilimle uğraşmasını sonuna kadar desteklemek için. Siz de etrafınızdaki kızlara, kadınlara bu cesareti verin.

Bu özel ve önemli günle ilgili daha fazla farkındalık yaratmak için de, sosyal medyada #BiliminGücüKızımınGücü etiketini kullanırsanız ne kadar güzel olur.

ADALET ARAYAN KADININ DRAMI

Adalet aradığında bulamayanlar, kendi adaletini sağlamaya başlar... ‘In The Fade’ (Paramparça) filmini izlerken aklımdan geçen cümle buydu. Neo Nazilerin saldırısı sonucu Kürt kocasını ve çocuğunu kaybeden Alman bir kadının adalet arayışını anlatan müthiş bir film yapmış Fatih Akın.

Yüreğe çok ağır gelen bir film ama ‘iyi ki sadece gişenin değil, dünya hallerinin de peşinde koşan sinemacılar var hâlâ’ dedirtiyor. Ben dedim en azından! Film de, müthiş performansıyla Diane Kruger da aldığı ödülleri sonuna kadar hak etmiş. Teşekkürler Fatih Akın, bizi hala sarsabilecek sinemacıların olduğunu bilmek iyi geldi.

BANA SOY AĞACINI SÖYLE SANA KİM OLDUĞUNU...

E-devlet üzerinden soy ağacı sorgulama sistemi hizmete sunuldu biliyorsunuz...

Güya, 1800’lü yılların başına kadar üst soyumuzu öğrenmemiz mümkünmüş. Nasıl bir çalışmayla, ne ara yüklendi milyonlarca insanın soy ağacı bu sisteme kimse merak etmedi ama olsun...

Sonuçta vatandaşlar için dev bir hizmet değil mi? Millet soy ağacını öğrenmek için siteye hücum etti tabii ve sistem kilitlendi!

Nüfus Müdürlüğü de çağrıda bulundu: “Herkes annesine babasına sorsun, onlarla konuşsun!” İşte benim hizmetten anladığım budur!!! Neyse, sonuçta sisteme bir kota koyarak sorunu çözdüler.

Oysa ki ‘Afedersin Ermeni’ diye haykırılan, Kürtler’e söven sayan, her fırsatta soy sop avcılığı yapan bir toplumda; insanların yemeyip içmeyip bu hizmete koşacağını öngörmeleri gerekirdi. Yine de uygulamadaki fiyaskolara rağmen dev bir hizmet bu...

Soyuyla sopuyla övünüp duranlar biraz şaşırsa, silkelenip kendine gelse hiç fena olmazdı. Zira yıllardır, yüzyıllardır bu topraklarda kimin soyu kimin soyuyla karışmadı ki? Şaşıran çok insan olacaktır eminim. O yüzden de bu işin Twitter’daki mizahına bayıldım. Bazıları aşağıdaki yazıda...

BUYRUN GÜLE GÜLE KULLANIN


■ Arkadaşlar, sonuçlarınız nasıl? Ben seneye bir daha deniycem şansımı, istediğim soy gelmedi...

■ Bayramda dedesini babasını aramayan bizler, e-devlet soy ağacı uygulamısıyla dedemizin dedesini arıyoruz...

■ Bir ortama girince ikinci sorusu ‘nerelisin’ olan millet tabii ki soyağacı uygulamasını çökertir.

■ E-devlet soy ağacı açıklandıktan sonra ülkede İzmirli kız sayısında yüzde 75 azalma oldu!

■ Kız istemeye çiçek ve çikolata yanında soy ağacı çıktısı götürmek...

■ Irkçılık yapan hıyarların soy ağacında nefret ettikleri ırktan çıkması dileğiyle... Benim de dileğim bu...