Dikkat! Yeni saadet zinciri

1990’larda Titan vardı

Saadet zinciri denince ilk akla gelen, 1990’lı yıllarda ortaya çıkan Kenan Şeranoğlu’nun kurduğu Titan’dı. Katılım ücreti karşılığında üyelerine yüksek kâr sunan ‘Titan Saadet Zinciri’, katılımcılarına zincire dahil ettikleri her yeni üye için belirli miktarda prim ödemeyi vaat etmişti. Yeni üyenin ödediği katılım ücreti, önceki üyelere ödenerek zincir ayakta tutulmuştu. Zincire katılım 2400 marktı.

Yeni bir zincir türedi

Türkiye’de daha sonra da saadet zincirleri kuruldu ancak engellendi. Ama şimdilerde ‘Kairos’ isimli yeni bir saadet zinciri türedi. Bilgisayarın 10 saat açık tutulması halinde binlerce dolar kazanılacağı vaat ediliyor. Türkiye’de 50 bin üyeye ulaşan bu sistemde toplanan para ise 25 milyon doları buldu. Özellikle Facebook üzerindeki paylaşımlar ile sisteme üye kazandıran Kairos, İngiltere’de kurulu bir şirket.

Londra’da tabela şirketi

Kairos Temmuz 2014’te kuruldu. Tabela şirketi olan Kairos’un adresi

Londra olsa da telefon numarası Ukrayna’ya ait. Şirketin kurucuları Ukraynalı bir çift. Kairos Türkiye’de kurulu değil ve bakanlıktan alınmış doğrudan satış belgesi de bulunmuyor. Birkaç kişinin ‘lider’ olarak tanıtımını yaptıkları Kairos’a son 10 ayda 50 bine yakın kişi üye yapıldı ve bu kişilerden 25 milyon dolar toplandı.

Günde 10 saat açık tutun

Şirketin sunumu şöyle: “Kairos, dev şirketlerin verilerini koruyor. Dev şirketlerin verilerini Kairos sistemimizde saklıyoruz. Bu verilerin şifreleri üye bilgisayarlarında tutuyoruz. Böylece, bu verilere yönelik bir siber saldırı imkansız hale geliyor. Üye olanların bilgisayarında bulunan hard diskindeki boş alanı kiralıyor ve bunun için saatlik ücret ödüyoruz. Bilgisayarını günde 10 saat açık tut kazan.”

‘Toplanan paralar buharlaşır’

Kairos’a dahil olmak isteyen, şirketin oluşturduğu 4 paketten birini almak zorunda. Her bir paketin ücreti ve vaat edilen kazanç miktarları var. Ancak kazancın nasıl elde edileceğine dair beyan edilenler oldukça muğlak. Paketlerden elde edilen kazançlar değil de yeni üye getirmenin para ve komisyon kazandıracağı iddia ediliyor. Bu da zaten uzmanlara göre paraların toplandıktan sonra buharlaşacağı anlamına geliyor.

Evini aracını satan var

Paketlerden birini alanların elde ettiği kazanç ‘pasif kazanç’ olarak ifade edilirken, bir de yüksek kazanç var. Bu, sisteme üye kazandırarak elde ediliyor. Üye olan kişi, başkasını da sisteme sokarsa yüzde 15 komisyon alıyor. Bu şekilde, daha fazla kazanç elde etmek için sisteme giren kişi bu kez çevresindeki kişileri üye yapmaya başlıyor.

Kariyer unvanı var

Sisteme dahil edilen üye sayısına göre de kariyer unvanları var. Sisteme girmek için bazı kişiler ev, araba, altın satarken, kimileri de kredi çekiyor. Kairos’un Türkiye’deki ağı ağırlıklı olarak Facebook hesapları üzerinden ve otel toplantıları sayesinde oluşturuluyor. Anılan toplantılardan birinin de 24 Temmuz’da Ankara ATO Congresium’da yapılacağı öğrenildi.

Dev şirketler reddediyor

Nissan Motors, DHL, Dunlop gibi firmaların bilgelerinin saklandığı belirtilirken söz konusu şirketler “Biz bu firma (Kairos) ile çalışmıyoruz. Dahası tanıdığımız bir firma bile değil. Veri koruma hizmetini bu şekilde almamız da söz konusu olamaz” yanıtı verdi. Bilişim Uzmanı Mustafa Sansar’ın Hürriyet’in internet sitesine verdiği bilgiye göre. Dünya devi şirketlerin bu tür bir koruma aldırması söz konusu değil.

Siber saldırı tehdidi

Mustafa Sansar, “Bunun ciddiye alınır yanı yok. Bu türden işleri daha çok illegal kişi veya gruplar yapar. Türkiye’deki 200 bin bilgisayarı zombi bilgisayar olarak kullandıklarında, bunlarla, hem Türkiye’deki herhangi bir yere veya başka bir ülkeye siber saldırı düzenleyebilirler. Bilgisayarınızın denetimini alan bu gruplar, kredi kartı ve çocuk pornosu ile ilgili bilgileri tutuyor. Çok tehlikeli” dedi.

'Paralar batar'

Sistemin işleyişini inceleyen avukat Kemal Özdemir, “Bu bir piramit sistemi. Piramit satış sisteminde üyelerin yatırdıkları paraların batması kaçınılmazdır. Bununla beraber beklenen gelirlerin elde edilmesi de mümkün değildir. Çünkü bu sistem matematiksel açıdan sürdürülebilir bir sistem değildir. Nakit paranın kesilmesi ve hatta azalması halinde sistem tıkanır ve çöker. Uzak durmakta yarar var” diye konuştu.