Kılıçdaroğlu ne diyorsa, aslında Karamollaoğlu da onu diyor.
Bir farkla.
Kılıçdaroğlu, sert ve keskin laflar ederek konuşuyor, Temel Başkan ise babacan bir tavırla.
Hepsi bu.
★
Yâni, iktidar’a olan bakışları aşağı yukarı aynı.
Kılıçdaroğlu, eleştirilerinde hakaret yoluna da başvuruyor, Temel Başkan ise nasihat üzerinden yürüyor.
Kılıçdaroğlu “hukuk yok, adalet yok” diye bağırıyor, Temel Başkan ise “yargıya güven, hiç sarsılmamalı” diyor. İkisi de aynı kapıya çıkıyor.
★
Kılıçdaroğlu açıkça “Türkiye’nin battığını” söylüyor, Temel Başkan ise gayet kibarca “ekonominin liyakatlı kadrolar ve takım oyunu gerektirdiğini” vurguluyor.
Ne anlama geliyor?
İkisi de aynı.
★
Bu durumda... Temel Başkan’ın, artık Cumhur İttifakı’na katılması mümkün mü? Nezaketle de olsa eleştirilerini birbir sıraladığına göre, kararını vermişe benzer. Hele Fatih Altaylı’yla yaptığı söyleşiden sonra, kapıyı bizzat kendi kapatmış olduğunu anlıyoruz.
★
Ama yine de belli olmaz.
Siyasettir.
Kimbilir?
Belki bunda da bir hayır vardır.
Hatta eleştirilerinde de hayır vardır inşallah... Bir bakarsınız karşılık bulur, bir bakarsınız siyasete yeni bir olgunluk gelir. Hiçbir şey gelmese bari yeni bir üslup gelir.
09 Mart 2018, Cuma 05:00
Haberin Devamı