FETÖ tezgahı

15 Temmuz darbesini planlayan FETÖ’nün firari mahrem imamı Adil Öksüz’ün serbest bırakılmasıyla ilgili iddianameyi okuyunca tam bir FETÖ tezgahı ile karşı karşıya olduğunuzu anlayorsunuz.

Ankara Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 28 sanıktan ikisi FETÖ üyeliği, bir kişi de örgüte üye olmamakla beraber yardım ve yataklıktan suçlanıyor. FETÖ üyesi polisler Kenan Gülbay ile Murat Bayrak, FETÖ’nün haberleşme sistemi Bylock kullanıcısı. İddianamenin en çarpıcı isimlerinden birisi olan kişi ise 17/25 Aralık 2013 operasyonundan sonra FETÖ liderinin talimatıyla Bank Asya’ya para yatıran Başbakanlık Müşaviri Ali İhsan Sarıkoca. Diğer 25 sanık ise görevi kötüye kullanma ve delil karartmayla suçlanıyor.

Hatırlayacaksınız ilk mahkeme Adil Öksüz’ü “adli kontrolle” serbest bırakmıştı. Savcılık buna itiraz etti. Ama ikinci mahkeme de tutuklama talebini reddetti. O mahkemenin Başkanı da FETÖ üyeliğinden tutuklu Çetin Sönmez. İtirafçı olan Sönmez, FETÖ lideri Gülen ile görüştüğünü, FETÖ’nün ışık evlerinde kaldığını hatta “abilik” yaptığını söylemişti.

16 Temmuz, Kazan

Kazan Kışla Jandarma Karakolu ekipleri 16 Temmuz sabahı darbenin merkezi Akıncı Üssü’ne yakın bir bölgede FETÖ’nün sivil imamları Nurettin Oruç, Hakan Çiçek ve Adil Öksüz’ü yakalar. Serter Koçak isimli polis, İstihbarat Dairesi Başkanlığı’nda görevli Bilge Kaan Aksoy’u arayarak Adil Öksüz’ün kim olduğunu sorar. Aksoy, Öksüz’ün FETÖ’nün mahrem imamı olduğunu söyler. Serter Koçak, gözaltına alınan darbecilerin içinde Adil Öksüz’ün FETÖ imamı olduğunu yüksek sesle söyler. Serter’in sahip olduğu bilgiyi karakolda gözaltına alınanlar dahil duymayan kalmaz. Ama bu çok önemli detay savcılığa yansıtılmaz.

Yalnız bu bilgi mi, Adil Öksüz’ün yakalama ve üst arama tutanakları da savcılığa ve mahkemeye sunulmaz. Herkes tutuklanır, bir tek Adil Öksüz serbest bırakılır. Adil Öksüz’ün mahrem imam olduğunu ilk öğrenen ve herkese söyleyen polis memuru Serter Koçak Başbakanlık Müşaviri Ali İhsan Sarıkoca’yı arar. Sarıkoca, Kazan Kışla Jandarma Karakolu’na gider.

Adil Öksüz’le darbenin ne kadar kötü bir şey olduğunu konuşurlar. Sarıkoca’nın aklına nedense savcılığı, jandarma ve polisleri ya da bağlı olduğu Başbakanlığı konuyla ilgili uyarmak gelmez. Sarıkoca şu anda serbest ve Başbakanlık müşavir kadrosunda. Adil Öksüz’ün serbest kalması bir FETÖ tezgahı ama yargı ve hükümet bu duruma neden seyirci kalıyor anlamıyorum. Bu yüzden kafam karıştı.