Yaklaşık 1 ay önce “NTV Spor satılıyor” diye yazmıştım. Yeni yılı geride bıraktıktan sonra kimi arkadaşlarım “Senin haber yalan oldu” demişlerdi ve gülümsemiştim...
Dün itibarıyla kanalın, TLC başta olmak üzere bir sürü frekansı bulunan Discovery grubuna satıldığı haberi geldi. Önce hayırlı olsun, sonra da bilgiler...
Kanalın el değişimi şubat ayı ortasında sessizce yapılacak. Yeni ismi “D-Max” olacak. İçerik ağırlıklı olarak erkek magazin dergilerinden alıştığımız stil, moda, spor, otomotiv, lüks tüketim kalemlerini eksen alan yapımlardan oluşacak...
TLC’den sonra Doğuş grubundan ikinci frekansı da alan grup özenli ve benzersiz bir ekran ortaya çıkaracak. Bu tamam...
Peki ya NTV Spor çalışanları? Yüzde yetmişi NTV’ye geçecek. Geri kalanlar içinse henüz bir müjdem yok. Hayırlısı artık...
Şovdan şimdlilik bir ses yok
Yıldız Tilbe’nin TV8’de bir show programına hazırlandığını duyunca bir hayli heyecanlanmıştım. Açıkçası Yıldız’ın çeşitli kanallarda daha önce yaptığı şovların ciddi bir takipçi kitlesi vardı...
Ancak bu olasılığın şu an itibarıyla gerçekleşmesi yönünde ciddi bir adımın atılmadığı haberi geldi. Daha doğrusu henüz böyle bir hazırlığa girilmemiş...
Vallahi kendi adıma Yıldız’ı o kendine özgü tavrıyla bireysel olarak takılacağı bir platformda görmek arzum hiç bitmeyecek...
Ekran karşısındakiler alternatif işleri hep bekliyor. Bana göre bu da sağlam bir alternatiftir!
Ortaya karışık bir şey
“Jet Sosyete”nin (Star TV) ilk fragmanı yayınlandı. Şunu anladık ki kadro yine kalabalık. “Avrupa Yakası”nı hatırlatan karakterler var. “Yalan Dünya”yı hatırlatan ortamlar da. Anlaşılan Gülse Birsel alışıldık dilini biraz daha geliştirip karma bir lisan yaratacak. Biraz eskilerden biraz yenilerden...
Neyse. Her şey biraz daha zengin görünüyor. Ortamlar da, dil de, kadro da. Eh zaten adı üstünde; “Jet Sosyete”. Hadi bakalım, iyice merak ettik...
BİR "ÜÇÜNCÜ" ORTAYA ÇIKTI
İnternet fenomeni Enes Batur’un “Hayal mi Gerçek mi?” isimli filmi ilk üç günde 454 bin gibi bir izleyici rakamına ulaştı...
Biz “Şahan Gökbakar mı yoksa Cem Yılmaz mı?” diye gişe yarıştırırken genç bir adam gökten zembille sinemaya iniş yaptı. Kendisinin internetteki videolarını hiç izlemedim. Filmine dört yüze yakın salon açıldığını da yeni öğrendim...
Bunların hiç önemi yok. “Bu filme dört yüz salon neden açılır?” diye soranların da hükmü yok. Önemli bir kitlenin hiç tanımadığı bir genç o salonların hepsini doldurmuş ya, işi ticaret olanlar ellerini ovuşturuyor...
Bu gencin üstüne basmayalım. Sanırım doludizgin geliyor...
Star TV'de görev değişimi
Star TV’nin program müdürü ve grubun 17 yıllık çalışanı Recep Balcı koltuğunu şubat ortasında devrediyor. Aslen bir yönetmen olan ve bu konudaki özlemini sıklıkla dile getiren Recep Balcı artık serbest yönetmen olarak sektörün içinde olacak. Bu samimi ve karşılıklı nezaket çerçevesinde yaşanan bir ayrılık...
Yeni program müdürü kanalın içinden yetişen genç ve yetenekli isim Esin Demirkol oldu...
Kanalın dinamiklerini bilen Esin kardeşimin yeni yerinde rahat hareket edeceğini düşünüyorum. Ayrılıklar da devralışlar da hayata dahil. Herkese mutluluklar...
S0YADIYLA MÜSEMMA
Nebil Sayın. “İçerde”nin tak tak Coşkun’u. “Çukur”un (Show TV) berber Muhittin ağabeyi. Son dönem dizilerin kendini sevdiren kötü karakterlerine hayat veren ve nedense hayatımıza çok geç girdiğini düşündüğüm halis bir oyuncu. Dizilerde kullandığı şivelerden dolayı herkes hakkında bahse tutuşur olmuş. Hakkında en çok sorulan soru da, “Nerelisin?”...
Aynen sordum. Mardin kökenli, Ankara’da büyümüş, İstanbul’dan sonra İzmir’e yerleşmiş ve öyle de kalmış...
Oyunculuk en büyük sevdası ama bir yandan da çok ciddi bir deri tasarımcısıymış. Ha bu arada soyadıyla müsemma bir adam. Hakikaten sayın, hakikaten saygıdeğer. Bilginize!
25 Ocak 2018, Perşembe 05:00
Haberin Devamı