Seçimlerin demokrasi yanlılarıyla dikta isteyenler arasında geçeceğini söylemek, en azından millete hakarettir. Bundan vazgeçsinler. Bu bir.
★
İkincisi...
Mühürsüz zarfları geçerli sayacak olanlar, mühürlü zarf’ı niye telaffuz edip de yasaya koyduklarını bize iyice bir anlatsınlar.
★
Üçüncüsü...
İstiklal Marşı tartışmalarına müzik kulağı olmayanlar hiç katılmasınlar... Bu muhteşem marşı önce hatasız söylemeyi öğrenip öyle gelsinler.
AP’nin kararı
Avrupa Parlamentosu’nun Afrin konusundaki kararına, sadece hükümet mi tepki gösterecek? Asıl tepki muhalefetten gelmeli ki, Türkiye için bir anlamı olsun.
Hani, derler ya:
- İktidar her rejimde vardır. Demokrasilerde asl’olan muhalefettir.
Madem öyledir, şimdi muhalefetin, tam da “ben varım, ben buradayım” deme zamanıdır.
★
Fakat heyhat...
Bizim muhalefet’in “Afrin’e girmeyin” çağrısıyla, AP’nin “harekâtı durdurun” fetvası, pek örtüşüyor. Hatta birbirini tamamlıyor.
Elbet bir makul sebebi olmalı.
Bizimkiler “fazla şehit vermeyelim” diye böyle söylüyorsa da AP’nin niçin böyle söylediği bilinmiyor.
İşte muhalefete tam da bunu sorgulamak düşüyor.
Hükümetten daha etkili olmaz mı?
17 Mart 2018, Cumartesi 05:00
Haberin Devamı