İdeal kiloda mısınız öğrenin
Yağlarınız göbek çevresinde, kol, bacak ve kalça bölgenizde toplanıyorsa, merdiven çıkarken nefes nefese kalıyorsanız, canınız sık sık bir şeyler yemek istiyorsa, dikkat! Sağlıksız kilodasınız
Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay'ın çok faydalı yazı dizisi www.posta.com.tr devam ediyor...
RÖPORTAJ: Merve Özaytekin
merve.ozaytekin@posta.com.tr
KARACİĞER YAĞLANMASINI ÖNLEYİN
İdeal kilonun belirleyicileri neler?
Eğer göbek çevrenizde, kol, bacak ve kalça bölgenizde herhangi bir yağ birikimi yoksa, merdiven çıkarken, yürürken veya koşarken nefes nefese kalmadan enerjik bir şekilde rahat hareket edebiliyorsanız, boyunuzla kilonuz arasında orantı varsa, sık kilo alıp verme gibi bir sorun yaşamıyorsunuz, canınız sık sık bir şeyler yemek istemiyorsa yani yemek yedikten sonra 4-5 saat sonrasına kadar bitkin ve halsiz düşmeden yaşayabiliyorsanız, sık sık hastalanmıyorsanız ve kronik bir sağlık sorununuz yoksa, uyku problemi yaşamadan geceleri rahat uyuyup, sabahları dinlenmiş bir şekilde güne başlayabiliyorsanız, iştah sorunu veya kabızlık probleminiz yoksa, konsantrasyon sıkıntısı yaşamadan rahat çalışabiliyorsanız, kendinizi mutlu, verimli ve üretken hissediyorsanız bunlar, ideal kiloda olduğunuzun ilk işaretidir. Ancak bu işaretlerin yanında kanda insülin, şeker, D vitamini, B-12 vitamini, demir, folat ve folik asit gibi değerler de çok önemlidir.
İnsan vücudunda sağlıklı kan şekeri değeri ne olmalıdır?
12 saatlik açlıktan sonra açlık kan şekeri 100 mgr/dl’nin altında ve herhangi bir yemekten 2 saat sonra, tokluk kan şekeri 140 mgr/dl’nin altında olmalıdır. Düşük kan şekeri hedefine ulaşmak, gelişmiş olan karaciğer ve pankreas yağlanmasının önüne geçmek ve insülin ve leptin direncini kırmak amacıyla her gün en az 50-60 dakika yürüyüş yapılmasının son derece önemli ve şart olduğunu da unutmamak gerek. Fizik aktivite azlığı yani tembellik, hareketsizlik ve uyuşukluk, insülin ve leptin direncinin başlamasında en önemli ‘ilk’ faktörlerdir. İnsülin direnci, tembellik sonucu bacak kaslarında başlamaktadır.
Sağlıklı insülin değeri nedir?
12 saat aç kaldıktan sonra alınan kanda insülin değeri 2-5 IU/ml olmalıdır. İnsülin düzeyinin giderek yükselmeye başlaması, insülin direncinin başladığının önemli bir göstergesidir. Kan insülin değeri 2-5 IU/ml olan kişilerin sağlıklı ve uzun ömürlü oldukları bildirilmiştir. İnsülin hormonunun 12 saatlik açlık değerlerini bilmek yeterlidir. Ayrıca insülin direnci tanısı koymak amacıyla şeker yüklemesi testi yapılması doğru değildir. Eğer 12 saatlik kan insülin hormon düzeyi normal değer olan 2-5 IU/ml’nin üzerine çıkmaya başlamışsa, tehlike başlamıştır demektir. Hastalara ağzından verilen 50-74 gr şekerli içecek, zaten yorgun olan gerek karaciğer, gerekse pankreası daha da yoracak, insülin direncinin daha da artmasına neden olacaktır. Bu uygulama, hastalara, özellikle gebelere büyük bir eziyetten başka bir şey değildir. Bu nedenle, OGGTT dediğimiz şeker yüklemesi testinden mümkün olduğu kadar kaçılması gerekir. Tanı için, açlık kan insülin değerleri yeterli olmaktadır. Eğer bir hasta kahvaltıdan ya da herhangi bir yemekten 2 saat sonra açlık hissedip, eli ayağı titriyorsa, diğer bir deyişle reaktif hipoglisemi şikayetini tarif ediyorsa, klinik olarak o hastada zaten insülin direnci oluşmuş ve yerleşmiş demektir. Klinik tanıyla yetinilmelidir. Önemli olan sağlıklı beslenme, yaşam biçimi değişikliği ve de gerekli ilaçlarla reaktif hipoglisemiyi, karaciğer ve pankreas yağlanmasını gidermek ve önlemektir.
SALATAYA VE ÇORBAYA MUTLAKA LİMON KOYUN
Salata, çorba, çayda ve suya sıkılarak kullanılabilir. Limon ve sirke gibi asitli yiyecekler, besinlerin hazmedilmesini yavaşlatır. Bu nedenle, yiyeceklerimiz midemizde ve incebağırsağımızda uzun süre kalabiliyor.
Ancak kullandığımız limonun da doğal yetiştirilmiş veya organik olmasına dikkat edilmeli, dış kabuğu kimyasallarla mumlanmış veya boyanmış olmamalı. Limon her zaman taze sıkılmış olarak kullanılmalı.
Sirke de geleneksel usulde fermente edilerek üretilmiş olmalı. Çoğu markette limon suyu diye satılan sarı suların limonla yakından uzaktan alakası olmadığı gibi son derece zararlıdır. Endüstriyel sirke de doğal sirkenin verdiği faydayı veremez.
BİR KUTU KOLANIN YAPTIKLARI
- İlk 10 dakikada, kana hemen 10 tatlı kaşığı kadar şeker girer. Bu normal günlük dozun 100 katı kadardır. Normalde yüksek düzeyde saf şeker vücuda girdiği zaman bulantı ve kusmaya sebep olur. Ancak kola içince bulantı olmamasının nedeni içindeki fosforik asittir.
- İlk 20 dakikada, kan şekeri aşırı şekilde yükselir. Bunun sonucu pankreastan aşırı derecede insülin salgılanır ve kan şekerinin fazlası karaciğerde yağ olarak depolanmaya başlar. Yüksek kan insülini aynı zamanda şiddetli bir şekilde sempatik sinir sistemini uyarır ve kan basıncını da yükseltir.
- 40 dakika içinde kafeinin tamamı dolaşıma girmiş olur. Ayrıca kafein kan basıncını da yükseltir. Karaciğerden daha fazla şeker yapılarak kana geçer ve kan şekeri tekrar yükselir.
- 45 dakika içinde beyinde dopamin yapımı artar, mutluluk hissi başlar (eroinin etkisine benzer bir etki meydana gelir).
- 60 dakika içinde ani açlık hissi oluşur.
- Kolaya ve tatlılara saldırılır.
- Bu kısır döngü devam ettiği sürece karaciğer, pankreas ve göbek yağlanması (araba tekerleği ya da simit oluşumu) artar, vücudun tüm hücrelerinde leptin ve insülin direnci gelişir. İnsülin ve leptin direncinin gelişmesiyle de şişmanlık/obezite başlamıştır.
DİKKAT BAZI İLAÇLAR KİLO ALDIRABİLİR
Tedavi nedeniyle kullanılan bazı hormonlar da kilo alma, yani yağlanma nedeni olmaktadır. Özellikle doğum kontrol hapları, menopoz için kullanılan hormonlar aşırı ve dengesiz bir şekilde yağlanma ve kilo alma nedenidir.
Kortizon içeren ilaçlar, depresyon için kullanılan anti-depresanlar ve alerji nedeniyle kullanılan antihistaminik ilaçlar da beyindeki açlık ve tokluk merkezlerini etkileyerek, vücut yağlanmasına neden olur ve kilo aldırırlar.
Herhangi bir tedavi sonucu kilo artışı, yani yağların vücutta artması, kilo vermede güçlük çıkarmaktadır. Bu kişilerin mutlaka hekim kontrolünde tetkiklerini yaptırarak kilo vermeleri daha sağlıklı olacaktır.
ZAYIFLATAN TARİFLER
Lorlu yaprak sarma
Malzemeler
- 1 su bardağı esmer iri bulgur
- 1 büyük boy soğan
- 250 gr taze lor
- 1 çay bardağı zeytinyağı
- 250 gr salamura yaprak
- Yarım adet taze nane
- Kristal kaya tuzu
- Yenibahar
- Pul biber
Hazırlanışı
Yaprakları tuzu gidene kadar birkaç su yıkayın. İncecik kıydığınız soğanı, tuz ve ince kıyılmış naneyle biraz ovalayın. Sonra yıkanmış bulguru, loru, yenibaharı, pul biberi ve yarım çay bardağı zeytinyağını koyup iyice karıştırın, hatta biraz yoğurun.
Yaprakların içine 1’er tatlı kaşığı kadar iç koyarak, çok kalın olmamak üzere sarın. Tencereye sıra sıra yerleştirin.
Üzerine bir tabak (ısıya dayanıklı beyaz bir tabak) kapatın. Dışına 1 bardak sıcak su koyun, kalan zeytinyağını sarmaların üzerinde gezdirin. Pişerken suyunu tamamen çekmesine özen gösterin.
Lahanalı börek
Malzemeler
- 1 beyaz lahana (küçük boy)
- 1 yumurta
- 2 yemek kaşığı un
- 2 su bardağı süt
- 2 çay bardağı sızma zeytinyağı
- Bir avuç içi kadar beyaz peynir
- 1 kuru soğan
- 500 gr kıyma
- 1 havuç
Hazırlanışı
Lahanayı yaprak yaprak ayırıp az suda haşlayın. Sonra bir bezle kurulayarak suyu alın. Peyniri ezin. Süt, zeytinyağı, yumurta, peynir ve unu iyice karıştırıp börek harcı hazırlayın. Soğanı soyup ince ince doğrayın, havucu rendeleyin.
Kıyma, soğan ve havucu bir tencereye koyun ve kısık ateşte birlikte pişirin. Daha sonra cam bir fırın tepsisine, 1 kat lahana, üstüne börek harcı, 1 kat lahana üstüne börek harcı ve ortasına kıymalı harç gelecek şekilde, lahana yapraklarını yufka gibi kullanarak böreği hazırlayın.
Önceden 180 derecede ısıtılmış fırında 30-40 dakika (harç katılaşıncaya kadar) pişirin. Tepsiyi fırından alıp sıcak servis edin.
ÖRNEK MÖNÜ
Kahvaltı: (08.00-09.00)
- Kayısı kıvamında haşlanmış iki yumurta
- 8-10 adet tuzsuz zeytin
- Bir avuç içi kadar beyaz peynir
- 5-6 minik domates
- 2-3 çarliston biber
- Şekersiz çay ya da süt
- Bir (ince belli) çay bardağı fındık
Ara öğün/şart değil (10.00)
- Tuzsuz yerfıstığı
- Bol su ya da bitki çayı
Öğle yemeği (13.00-14.00)
- Bir tabak etli sebze yemeği
- Lahana ya da karnabahar salatası
- Bir su bardağı ayran ya da yoğurt
Ara öğün/şart değil (15.00)
- Yarım su bardağı kadar ceviz
- Şekersiz olarak sevdiğiniz herhangi bir çay ya da taze limonlu su
Akşam yemeği (18.00-19.00)
- Balık ızgara, yeşil soğan, roka ve turp, bir tatlı kaşığı keten tohumu ile yenilebilir
- Bir tabak pilaki
-Yarım avuç içi kadar tahin helvası
Not:
- Akşam saat 19.00-20.00’den sonra meyve dahil hiçbir şey yenilmemeli
- Bol su, taze limon eklenmiş olarak içilebilir
- Mümkünse yatmadan önce 30-40 dakika kadar yürüyüş yapılmalı.
YARIN: ZAYIFLAMAK İÇİN KULLANILAN ALTIN ÇİLEK TEHLİKELİ
>>İKİNCİ BÖLÜM: GÖBEK EŞİTTİR KARACİĞER YAĞLANMASI
>>ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: ENDİŞELENMEYİN ET, YUMURTA KOLESTEROL YAPMAZ
>>DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: SOYA SÜTÜ ERKEK MEMESİNİ BÜYÜTÜR
>>BEŞİNCİ BÖLÜM: ZAYIFLATAN GÜZELLEŞTİREN ÇAY TARİFLERİ
>>ALTINCI BÖLÜM: UYKUDA ZAYIFLAMAK MÜMKÜN
>>YEDİNCİ BÖLÜM: KAHVALTIDA ZEYTİN YİYEREK ZAYIFLAMAK MÜMKÜN
>>SEKİNZİNCİ BÖLÜM: ŞEKERLİ GIDALAR KALP KRİZİ NEDENİ
- Kalsiyum eksikliği kalp ritim bozukluğuna neden oluyor
- Kakao yağlı yiyeceklerin olumsuz etkilerinden koruyor
- Uzmanı uyardı: Hormon üreten adrenal kitlelere dikkat!
- Kalp ritim sorunlarını doğurabilir! Kalsiyum eksikliği göz ardı edilmemeli
- Göz kuruluğu ve şaşılık riskini artırıyor! Ekran izleme süresine dikkat