Sanki o filmin içinden çıkmış gibi

“Unutursam Fısılda” son dönem Türk Sineması’nda severek izlediğim üç beş işten biri olarak gönül defterime geçti...

Hümeyra ile Işıl Yücesoy’un dev oyunculukları yanında Farah Zeynep Abdullah, Kerem Bürsin ve Mehmet Günsür de beyazperdede devleşmişti...

Yönetmen Çağan Irmak’ın izleyenin üstünde tuhaf bir hipnoz etkisi var. Hikayesiyle kavradığı izleyiciyi, oyuncularıyla sarmalıyor...



Şimdi “Gülizar” isimli yeni bir dizinin yönetmen koltuğunda. Farah Zeynep Abdullah, “Gülizar”da da filmde olduğu gibi müzik tutkunu bir şarkıcı adayını oynuyor...

Hümeyra’nın o sıcacık sesi fragmanın bir yerinden çıkıp izleyeni sarıyor. Ve ben her baktığımda sanki “Unutursam Fısılda” filminden yayınlanmayan sahneleri bulmuş gibi heyecan yapıyorum. Kanal D’nin büyük ihtimal sevilecek işlerinden birinin ekrana hazırlandığını düşünerek!

Kanal direnirse bal gibi olur

“Dostlar Mahallesi” (Kanal D) cumartesi görücüye çıktı. İlk bölümünden reyting listesini altüst etmedi. Ama gideri var...

Dizide birçok karakter “Akasya Durağı”, “Cennet Mahallesi” gibi kült işlerden çıkıp gelmiş gibi. Ama yeni karakterler umut yaratıyor...



Mesela ilk izleyenlerin özellikle Görkem karakterini canlandıran Çağdaş Tekelioğlu’na notu tam oldu. Diğer oyuncular da alkış aldı elbette...

Bu dizi tutacaktır ama öyle iki haftada değil. Daha önce de söylemiştim; bir matematiği var; o matematiği çözmek için de zamana ihtiyacı...

Kanalın bu kez direnmesi şart. Boş vererek değil, direnerek hayatımıza soktuğu tüm işlerinde olduğu gibi. Hadi hayırlısı...

Güldür Güldür yolcu mu?

TV8’de “Güldür Güldür” tekrarlarını izliyoruz. Evet, fena da reyting yapmıyor. Sonuçta bir eğlence kanalının lokomotif işi olma ihtimali yüksek bir içerik...

Bir arkadaşım “yeni sezonda yeni bölümler TV8’de olacak” diye ısrar etti. Ben ise bu enfes işin Show TV ile ciddi bir gönül bağı olduğunu biliyorum...



Ama öte taraftan TV8 ekranında yılın en çok konuşulan filmlerini yayınlamak gibi bir alışkanlık da oldu. Acun Ilıcalı, sinemaya ciddi yatırım yapan bir patron...

BKM de sinema sektörünün büyük oyuncularından. Böyle bir işbirliği çok da akıldışı değil. Dur bakalım kim haklı çıkacak? İnatçı arkadaşım mı yoksa yoğurdu da üfleyerek yemeye alışan bendeniz mi?

Bir ben görüyor olamam

Reytingde ilk yüz listesine bakıyorsun. 10 ila 30 saniye arasındaki işler listenin yüzde 20’sini ele geçirmiş...

Çoğunluğu hava durumu, birkaç saniyelik demeçler için açılan program dilimleri, spor yorumları ve 2 dakikalık çizgi filmlerden oluşuyor...

Reklam veren bu listeden hareketle parayı saniyelik işlere mi yığacak? Kimse kimseyi kandırmasın. İzlenme verileri tematik dilimlere ayrılmadan program ömürlerinin oturacağı filan yok! Bunu bir ben görüyor olamam, değil mi?

En heyecanlı bölüm nedir?

“Çukur” (Show TV) hakkında birkaç medya servisinden aynı bülten yollanmış; “‘Çukur’un en heyecanlı bölümü ekrana geliyor” diye...



Açıkçası bu yazı yazılırken dizinin söz konusu bölümü daha yayına girmemişti. Ama insan ister istemez düşünüyor. Bugüne kadar bir heyecan yaratmadı mı ya da heyecan dozu eksik mi kaldı ki böyle bir iddianın altı kırmızı kalemle çiziliyor? İletişimci dostlara büyük saygım var. Ama toplumun her kesimindeki heyecan algısı farklı. Ben “Selim’in köstebek kimliği ortaya çıkar mı?” diye heyecanlanırken bir diğeri “Yamaç vurulacak mı acaba?” diye heyecan yapar.

​En heyecanlı bölüm buysa bundan öncekiler ve çok daha fenası sonrakiler daha az mı heyecanlı olacak? Eh o zaman kumandayı elimizden bırakalım!