Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay dün yaşanan olaylar nedeniyle Tophane'ye gitti
Beyoğlu'nda, saldırı düzenlenen sanat galerisini ziyaret eden Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Türkiye'nin demokratik yaşamına hiç yakışmayan bir olay yaşandığını belirterek, "Anadolu'dan getirdiğiniz yaşam tarzlarınız buradaki insanlara dayatamazsınız. Öte yandan insanların örf ve adetlerine de saygı duymalısınız. Hiçbir gerekçe ile kimsenin kimseye karşı, kişilere karşı, kurumlara karşı ve işyerlerine karşı şiddet kullanma hakkı olamaz ve şiddet kullanmanın hiçbir haklı mazereti olamaz. Kimsenin kendi hakkını kendisi zorla alma hakkı yoktur" dedi.
ÖRF VE ADETLERE SAYGI DUYUN
Bakan Günay, Beyoğlu'nda geçtiğimiz akşam saldırı düzenlenen sanat galerisini ziyaret etti. İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ile birlikte yaptığı ziyaretin ardından çıkışta açıklama yapan Günay, yaşanan olaydan duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
Bakan Günay, "Hiçbirimizin arzu etmediği, İstanbul'a ve Türkiye'nin demokratik yaşamına hiç yakışmayan bir olay vuku buldu. Burası İstanbul'un merkezi semtlerinden birisi. Burada mesleklerini, işlerini, sanatlarını 3 yıldan bu yana icra etmekte bulunan bazı arkadaşlarımız ortak bir açılış yaptıkları sırada bir grubun saldırısına uğradılar. Önce bu saldırıyı büyük bir üzüntüyle şiddetle kınıyorum. Anadolu'dan getirdiğiniz yaşam tarzlarınız buradaki insanlara dayatamazsınız. Öte yandan insanların örf ve adetlerine de saygı duymalısınız. Hiçbir gerekçe ile kimsenin kimseye karşı, kişilere karşı, kurumlara karşı ve işyerlerine karşı şiddet kullanma hakkı olamaz ve şiddet kullanmanın hiçbir haklı mazereti olamaz" dedi.
EN AĞIR CEZALAR VERİLECEK
Olayın faillerinin en ağır cezayla cezalandırılacağını belirten Bakan Günay, "Biz Türkiye'nin her yanından terörü silmeye çalışırken, bir biçimde İstanbul sokaklarında böyle bir görüntünün sergilenmesine müsamaha göstermeyiz ve izin vermeyiz. Bu olayın faillerini dikkatle yakından takip edeceğiz ve yargıda en ağır cezaları almalarını talep edeceğiz. Biz İstanbul'da da bütün Türkiye'de de barış içinde yaşama konusunda bir anlayışı gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Hepimiz farklı kültürlerden gelmiş olabiliriz, farklı inançlara mensup olabiliriz ama Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları olarak hepimiz birbirimize saygı göstermek, itirazımızı şiddete başvurmadan sözle, fikirle, uygar tartışmayla, belli mercilere yapacağımız başvurularla sürdürmek zorunluluğundayız. Hukuk devletinin gerekleri bunlardır" diye konuştu.
KİMSE İSTİSMAR ETMESİN
Bakan Günay, karşılıklı saygının önemine değinerek, yeni işyeri açanlar ve bölge sakinlerinin birbirlerine saygı göstermek zorunda olduğunu söyledi. Zarara uğrayan işyerlerinin ardından, mahalle sakinleriyle de görüşeceğini ifade eden Günay, "Burada yeni işyeri açan arkadaşlarımız, elbette ki çevredeki yurttaşlarımızın yaşamlarına, aile kurallarına saygı gösterecekler. Çevrede yaşayanlar da bu bölgede yaşayanların iş yapma haklarına saygı gösterecekler. Zarara uğrayan işyerlerini gezdikten sonra mahalle halkının önde gelenleriyle de konuşmaya çalışacağım. Bundan sonra İstanbul'da böyle şeylerin olmaması için hep beraber gayret edeceğiz. Kimse bu olayları istismar etmeye çalışmasın. Kimse bu tür olayların arkasında değildir. Kimse bu tür olayları yeni gerginlik, yeni siyasi çekişme diyerek rant elde etme yoluna tevessül etmesin" açıklamasında bulundu.
TEŞHİS EDİLEMEDİKLERİ İÇİN BIRAKILDILAR
Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, olaya ilişkin başlatılan soruşturmanın sürdüğünü söyledi. Gözaltına alınan 7 kişinin, savcılık tarafından serbest bırakılmasına ilişkin soru üzerine Günay, "Emniyetin araştırması sürüyor. Bana verilen bilgilere göre; teşhis edilemediği için bu kişiler serbest kaldı. Serbest bırakılan şahıslar eğer teşhis edilmişler, olaya katıldıkları belgelenmiş ve serbest bırakılmışlarsa bunu üzüntü ve kaygıyla karşılarım. Yargıya sitem ederim. Bu olayla ilişkisi olduğu söylenen kişiler teşhis edilememişse emniyet gerekeni yapacaktır. Kimsenin kendi hakkını kendisi zorla alma hakkı yoktur. Hukukumuzda böyle bir anlayış yok. Şikayet etmişlerse, şikayetler cevap bulmamışsa üst mercilere başvururlar. Vatandaşın şikayet ettiği bazı konularda haklı sebepler varsa, onların ortadan kaldırılması kamu görevlilerinin görevi" dedi.