Cem KerpiççilerCanlı yayında cacık yaparsan taraftarı anlayamazsın!

HABERİ PAYLAŞ

Canlı yayında cacık yaparsan taraftarı anlayamazsın!

Haberin Devamı

Hepimiz 'Ogün'üz" sloganları da yankılandı tribünlerde. Beyaz bere takarak Hrant Dink'in katillerini sahiplenenler de oldu. Özellikle 1990'lı yıllarda milliyetçilik tırmanırken neredeyse yurdun dört bir tarafında "Kahrolsun PKK" naralarıyla karşılandı Diyarbakırspor ve taraftarları? Bursasporlu taraftarlar Beşiktaş amigosu Alen Markaryan'a gönderme yaparak "Ermeni köpekler Beşiktaş"ı destekler" diye bağırarak tribünlerde ırkçılığın hangi boyutlara gelebileceğini göstermediler mi?

Tribün hayattan hiç uzak değildi

Tribün hiçbir zaman hayatın uzağında, steril, ideal insanların bir araya geldiği veya tamamen sistemin bekasından başka hiçbir isteği olmayanların buluştuğu bir mekan olmadı. Hatta bu memlekette insanların kendi aralarında kulaklarına fısıldayarak bile konuşmaktan çekindikleri birçok konuyu binlerce kişi yüksek perdeden seslendirme cesaretini de gösterdi bazı stadlarda.

Renkler farklı tepki aynı

Türk Telekom Arena’nın açılış törenini Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar-dönemin TOKİ Başkanı- TOKİ'nin anahtar teslim töreni ya da AK Parti'nin mitingi sanma gafletinde bulunduğunda neler olmuştu bir hatırlasanıza? 3 Temmuz’da takımına sahip çıkmak için sokağa çıkan sarı lacivertli taraftarlar polis şiddetine karşı nasıl da direnmişlerdi sokakta. Irak’ın işgaline karşı çıkan nükleere tepki koyan, 1 Mayıs'ta alanlara çıkmakta tereddüt etmeyen, zaman zaman kendine de karşı çıkmayı bilen Çarşı muktedirlerin zulmüne karşı hangi noktada direnmemişti ki?

Vandalizm etiketi bu sefer işe yaramadı

Memleketin gündemine damgasını vuran Gezi Parkı Direnişi’nin en önemli unsurlarından biri futbol takımlarının taraftarı olunca ve Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe taraftarı omuz omuza eyleme katılınca “Bu nasıl oldu?” sorularıyla karşılaştık ve yüzlerde inanılmaz bir şaşkınlıkla. Memleketteki tüm futbol taraftarlarını hiçbir ayrım gözetmeden, “vandalizm sosuna bulayarak” medya aracılığıyla halka servis edenler de şaşakaldı mevzuya.

Çok yabancıydılar konuya

Yaptıkları televizyon programı yazdıkları yazılarla yalnızca fanatizme hizmet edip, bu karşıtlık üzerinden var olan, canlı yayında yaptıkları saçmalıklarla dibe vuran, tuttuğu takımı her ne koşulda olursa olsun destekleyip yapılan hataları sümenaltı etmekte hiçbir beis görmeyenler, üç saat boyunca hassasiyetleri tahrik edip Türkiye’de yaşanan futbol cinayetlerinde payı olanlar elbette mevzuya yabancıydı. Onların büyük futbol paradigması, farklı renklere gönül vermiş taraftarların neredeyse hiçbir ama hiçbir konuda birlikte hareket etmelerini anlayacak potansiyelin yanından bile geçmiyordu.

Şimdi onlar düşünsün!

Memleket sorunlarıyla ilgili olan, hayatı yalnızca meşin yuvarlaktan ibaret görmeyen, üreten ve güdülmeye tepki gösteren taraftarlar işlerine hiç gelmedi. Tribünü ve tribündekileri anlamak yerine her sezonda yalnızca şampiyon takıma ve yaz döneminde transfer goygoyuna değer verenler Gezi Parkı’nda Galatasaray formalı gencin Fenerbahçe atkısı taktığında, Fenerbahçeli taraftarın Dolmabahçe’de Beşiktaşlı taraftarla yürüyüp, “Beşiktaş sen bizim her şeyimizsin” sloganı attığında, Trabzonspor formalı gençlerin İstiklal Caddesi’nde gazlanıp bayılan bir Fenerbahçe taraftarına yardım ettiğinde tarifi imkansız bir paniğe kapıldılar. Karşıyaka, Göztepe, Altay taraftarları kol kola yürüyüp Ege’de direnişe geçtiklerinde yaşananların kendileri için de bir milat olacağını bir an olsun akıllarından geçirdiler mi acaba? Bir kez olsun tahrik etmeme hassasiyetini göstermeyip, rating uğruna düşmanlık pompalayanlar düşünsün şimdi!

Ortak payda polis şiddetine maruz kalmak

Polis şiddetinden çok ama çok uzun zamandır rahatsızdı taraftarlar ve bunu her platformda dile getiriyorlardı. Bugün o taraftarlar orada birbirlerine destek verip dimdik duruyorlarsa, emin olun polis şiddetinden muzdarip olmalarının da büyük etkisi var. Siyasi görüşleri doğrultusunda 1 Mayıs’ta alanlarda birlikte yürüyenlerin, Hrant Dink’in katilini protesto ederken farklı formalarla aynı kaldırımda yürüyenlerin Gezi Parkı Direnişi’nde birlikte direnip birlikte gaz yiyip zulme karşı birlikte hareket etmesinden daha doğal ne olabilir?

Gezi’ye bak, yönetimin korkusunu anla

Taraftar yerine müşteri yaratma zihniyetiyle hareket edip, taraftarları stadın köşelerine sıkıştırıp, müşterilere steril alanlar yer açmaya çalışan yönetimlerin ‘taraftar’lardan neden bu kadar çekindiğini anlamak ve anlatmak için de müthiş bir örnek “Gezi Direnişi’nde taraftarın rolü.” Örgütlü bir tavırdan uzak gelişine bir araya gelen gruplar memlekette, “En az 20 yıl yıkılmaz” denilen bu iktidarı en abartısız haliyle köşeye sıkıştırdıysa, kulüp başkan ve yönetimlerini ne hale sokar acaba? Kulüp başkan ve yönetimlerinin mesailerinin büyük bölümünü bu taraftar gruplarını bölmeye ve ortadan kaldırmaya, yerlerine müşteri ikame etmeye çalışmasının nedenleri arasında bu da yok mu acaba?

Canlı yayında muz şov yapanlar anlayamaz

“Gezi Direnişi”nde renk ve arma birlikteliğine şaşırmanız gayet doğal. Cacık yaparak, canlı yayında muzla şov yaparak, yaz boyunca transfer goygoyuyla tiraj peşinde koşarak, tribünü anlamak olanları anlamlandırmak yerine hassasiyetleri kaşıyıp, taraftarları tahrik eden yayınlarla “futbol gazeteciliği” yaparsanız bu yaşananları anlayamazsınız kimseye de ne olduğuna dair aklı başında bir cümle dahi kuramazsınız!

Spor medyası kritik bir kavşağa girdi

“Messi tamam dedi” , “Ronaldo yola çıktı”, “Neymar İstanbul dedi” tadında haberlere imza atan, oyunu anlamak veya anlamlandırma çabasına girişmek yerine yalnızca kazananı haklı gören, tiraj ve ilan uğruna hiçbir değer tanımayan, kendini geliştirmek için çaba harcamayan, okuyucuları ve izleyicileri aptal yerine koyan “Spor medyası”nın büyük bir kısmı yaşanan birlikteliği ve Taksim’de yaşananları elbette anlamayacak ve böyle gittiği taktirde anlamak için de pek fazla zamanı kalmayacak! Yaşananlar karşısına ezberleri bozulanlar bu yol kavşağında mutlaka makas değiştirmek zorundalar. Yoksa çok dar bir kitleye aynı anlayışla, sürekli gelecek kaygısıyla endişe içinde yol alacaklar!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder