Ter mevsimi başladı… Hazır mıyız arkadaşlar!

Her sene, yaz geldi mi bir kez yazıyorum ter konusunda. Çünkü havalar ısınmaya başladı mı, ter kokuları arşa çıkıyor maşallah! Hiç bir konuda değil ama bu konuda iddialıyız. Toplu taşıma araçlarında, insanlarla yakın temas edilen işlerde ter kokan kişi sayısı o kadar fazla ki…



Geçen sene bir deodorant markası araştırma yapmıştı hatırlarsınız. Çıkan sonuçlardan ikisi şöyleydi:

■ Türk insanının yüzde 66’sı ihtiyaç duymadığını söyleyerek deodorant kullanmıyor.

■ Türkiye’de 5 kişiden 1’i hiç terlemediğini, terlemesini gerektirecek bir hareket yapmadığını düşünüyor. Güler misin, ağlar mısın? Yıkanmayan, temizlenmeyi külfet gören yurdum insanı, bu yaz yine burun deliklerimizi sızlatacak belli ki!

Israrla belirtmek gerek; ter kokusunu önlemek maddiyatla ilgili bir şey değil. Sadece biraz dikkat ve özen gerekiyor ama kimse ne başkasını rahatsız edip etmemeyi umursuyor, ne de kendini küçük düşürmeyi! Ter kokmayı tercih ediyor.

Ve bu durum yazın gerçekten çekilmez hale geliyor. Daha önce de yazdım, bir daha yazayım…

Sağlık Bakanlığı mutlaka ter konusunda kamu spotu çekmeli, bu duyurular TV kanallarında, metroda yayın yapan ekranlarda bol bol gösterilmeli. Belki insanlar izledikçe ‘ne durumdayım acaba’ diye kendini yoklayacak, çeki düzen verecek, kimbilir. Denemekten ne çıkar?

www.terkokuyorsun.com hayata tekrar geçirilmeli

Bu ter konusu önemli mevzu.

Çoğumuz ter kokan arkadaşlarımızı uyarmaktan çekiniyoruz çünkü alınmalarını, kızmalarını istemiyoruz.

Bunun için akıllı bir girişimci, şahane bir site kurmuştu: www.terkokuyorsun.com.

İnsanları kırmadan, küstürmeden; onlara ter koktuklarını söylemek mümkün olabiliyordu. Kimliğinizi açıklamadan “Bir arkadaşınız ter koktuğunuzu bilmenizi istiyor” şeklinde bir mail atılıyordu o kişiye.

Bu site artık faaliyette değil ama daha önce de yazmıştım, deodorant firmaları bu işi tekrar hayata geçirmeli. Bu kimseyi rencide etmek için değil, tersine yapıcı bir uyarı. Üstelik ihtiyaç büyük.

‘Kedi Gibi’ yazın şarkısıdır!

Tarkan 10’uncu albümü olan ‘10’la ufak bir heyecan dalgası yarattı. Ne de olsa, en son yaptığı ‘Adımı Kalbine Yaz’ albümünün üzerinden yedi yıl geçti.

Herkes bunu bekliyordu. Demet Akalın’ın da gayet net, dobra dobra söylediği gibi: “Hepimizin havası Tarkan gelene kadar!”

Yaptığı her albüm, her şarkı beğenilebilir ya da beğenilmez o ayrı fakat Tarkan’ın ve Sezen Aksu’nun müzik dünyasındaki güçleri işte böyle bir şey. Onların kafasından geçenler, içlerinden taşanlar, duyguları, düşünceleri bize geçsin, bize aksın istiyoruz.



Tarkan, 10’uncu albümüne ‘10’ adını verdi.

Sabah itunes’dan dinledim albümü. İlk dinlediğinde sevmen, alışman, eskilerin yerine koyman zaman alıyor ama üç şarkıyı çok beğendim:

‘Beni Çok Sev’, ‘Kedi Gibi’ ve ‘O Sevişmeler’. Tarkan bana sorarsa, (ki niye sorsun değil mi!) ‘Yolla’ şarkısı yerine ‘Kedi Gibi’ çıkış şarkısı olmalı.

“Hadi aşk beni çağır da yanına, kedi gibi sokulayım sıcağına…” diyen şarkıda umut var, aşk çağrısı var, yaz coşkusu var, daha ne olsun!

Bi’ sorsaydı keşke!

'CEYLAN'A YAZIK EDİLMİŞ!

Tarkan demişken… Yeni albümünden önce Yaşar Gaga’nın ‘Alakasız Şarkılar’ albümü için Sezen Aksu ile düet yaptı ve ‘Ceylan şarkısını söyledi malum...

Şarkının albümdeki yeni düzenlemesini bir Bodrum beach’inde, millet eller havaya yaparken duyunca ‘yok artık’ deyip yazma ihtiyacı duydum...

Bu şarkı yıllar önce Sezen Aksu tarafından bir ağıt olarak yazılmıştı.



Ceylan Önkol

2009’da Lice’de havan mermisiyle parçalanan 12 yaşındaki Ceylan için…

“Gözlerime astılar seni/Ceylanım kör oldum ben/Ne havan topu ne mermi/Senle vuruldum ben” derken Sezen Aksu; her seferinde Ceylan’ın gözleri geliyor insanın gözlerinin önüne. Ve böyle özel bir şarkıya böyle hareketli düzenleme yapılması, bunun şuursuz DJ’lerce beach’lerde eğlenceli diye çalınması gerçekten çok yazık.

Düzenlemeye mi kızmalı, parti şarkısı diye çalan DJ’ye mi, karar veremedim.

Ne yaşadın Soner Abi?

Müzikten devam…

Popçu Soner Sarıkabadayı bir dondurma markasının reklamında oynamış, izlediniz mi?

Tam ‘karizma nasıl çizilir’ reklamı!

Soner Sarıkabadayı, dev bir orkestrayla sahnede.

Papyonlu, çok cool. “Ben Maraşlıyım ama o pek değil. Maraşımı yediğinde anladım, Maraşım’daymış asıl keçi sütü, üstelik lezzeti de ödüllü” diye şarkı söylüyor, arada keçiler uzun uzun me’leyerek nakaratta ona eşlik ediyor falan…



Pek eğlenceli ama o cool’luğa o keçiler olmamış!

Kadir İnanır’ın keçili reklamından sonra yenisine hazır mıydık bilemedim ama sosyal medyada yazılanlar da pek eğlenceli:

■ Keçilerle düet yapacak kadar ne yaşadın acaba Soner Abi?

■ Soner Sarıkabadayı’nın reklamda keçilerle olan düeti birkçok sanatçıdan daha başarılı değil mi ya?

■ Yemin ederim Maraş dondurmasından soğudum.

■ Soner Sarıkabadayı’ya keçi sütü için şarkı söyleten sistem, sana bana ne yapmaz bi’ düşün?

MAKARA

İşin içinden çıkamayınca işi bırakıyorum! (Twitter’dan)