Dağa çıkıyorlar: “terörist”
Siyaset yapıyorlar: “uzantı”
Kafa kesen canilerle savaşıyorlar: “tehdit”
* * *
Adı açılım, adı çözüm, adı milli, adı birlik, adı kardeşlik oluyor ama bir türlü Kürt meselesi olamıyor.
* * *
Yıllardır “Neyiniz eksik kardeşim?” dendi...
“Milletvekili mi olamadınız, bakan mı olamadınız, başbakan mı, cumhurbaşkanı mı?”
Oysa onların meselesi bakan, başbakan olabilmek değil “Kürt” olabilmekti...
[[HAFTAYA]]
* * *
Seçimden 2 gün önce Diyarbakır’da Türk bayrağı sallayan Kürtler bombalandı.
Yetmedi üzerlerine gaz sıkıldı, su sıkıldı.
Ölenler, yaralananlar...
Bu ülkede nerede bir felaket olsa anında olay yerine intikal eden devlet Diyarbakır’daki bu felaketi kuru bir taziye ve tarım bakanlığı düzeyinde bir takiple izlemekle yetindi.
Buna rağmen büyük bir sağduyu gösterdiler.
* * *
Şimdi bunları niye mi yazıyorum?
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) önceki gün 7 Haziran Genel Seçimi’nin kesin sonuçlarını açıkladı.
Değişen bir şey yok, kesinleşen bir şey var: O da bu milletin verdiği mesaj...
Siyaset halk için yapılıyorsa MHP’ye de HDP’ye Meclis’te aynı sayıda milletvekiliyle (80) temsil hakkı veren bu halkın mesajı net: “Eşitsiniz”
* * *
Koalisyon modelleri, iktidar arayışları bir kenara...
7 Haziran’ın en büyük hikmeti bence Türkiye halklarının ortaya koyduğu bu topraklarda eşit ve hep birlikte yaşamak iradesidir.
MHP ya da HDP kimle koalisyon kurar, kimi destekler ya kime karşı çıkarlar kendi bilecekleri iş...
Ama şunu akılda tutsunlar; halkın mesajını görmezden gelip hâlâ bin yıllık ezberlerle burnunun dikine giderek siyaset yapmak bu ülkeye, bu halka en büyük ihanettir.
20 Haziran 2015, Cumartesi 05:00
Haberin Devamı