Giriş
Davutoğlu’nun partide halihazırda sürdürdüğü nabız yoklaması sonuçlarına bakılırsa AK Parti tabanında en çok istenen koalisyon modeli AKP-MHP koalisyonu.
İkinci sırada ise AKP-CHP koalisyonu geliyor.
***
MHP her zaman devlette var olmak ister. Aslına bakarsanız dün konuştuğum bütün MHP yöneticileri AK Parti ile yapılacak bir koalisyona sıcak baktıklarını söyledi.
Ancak Devlet Bahçeli sabahı beklemeyip daha seçim gecesi “Biz koalisyonda yokuz, erken seçime gidelim” diye açıklama yapınca hiç kimse çıkıp da bu fikri dile getirmiyor.
Bugün ve yarın MHP Lideri Bahçeli il başkanları ve belediye başkanlarını toplayacak. Buradan çıkacak irade Bahçeli’nin fikrini değiştirecek mi, göreceğiz.
Ama yine dün görüştüğüm ve Devlet Bahçeli’nin en yakın halkasında bulunan çok önemli bir isim şu sözleri söyledi: “Genel Başkan’ın iki kırmızı çizgisi var: Çözüm süreci ve 17 Aralık...
Çözüm süreci bir nebze ama diğer başlıkta AKP asla taviz vermez, veremez... O nedenle bizim koalisyon kurma ihtimalimiz yok.”
***
Hal böyle olunca geriye kalan tek ihtimal AKP-CHP koalisyonu.
Erdoğan’ın talebi üzerine Dışişleri Konutu’nda dün gerçekleşen Cumhurbaşkanı Erdoğan ve CHP eski genel başkanı Deniz Baykal görüşmesinden anlaşılıyor ki Erdoğan’ın kafasına en çok yatan koalisyon modeli de bu...
Peki, AKP-CHP koalisyonu ne kadar mümkün?
Hafta başında Kılıçdaroğlu ile yaptığım ve Posta’ nın manşetinden verdiğimiz özel mülakatta Kemal Bey çok net “AKP ile koalisyon kurmayız” diyordu.
Öyle ki MHP ve HDP ile olası bütün modelleri tek tek sorduğumda “Şu an parti ismi verip konuşmak için erken” cevabı verirken AK Parti ile ilgili tüm ihtimalleri yekten reddediyordu.
Reddetme gerekçesi ise MHP’ninkinden farklı değildi: Saray vesayeti. CHP kulislerindeki eğilim de- Kılıçdaroğlu kadar sert olmasa da-AK Parti ile kurulacak bir koalisyon yerine diğer modelleri değerlendirmekten yana...
Dün konuştuğum “etkili” genel başkan yardımcılarından birinin önerisi dikkat çekici: “MHP’nin olduğu koalisyona HDP, HDP’nin olduğuna ise MHP destek vermez.
En mantıklısı iki partinin desteği ile bir CHP azınlık hükümeti kurmak. Bu hükümetin icraatlarını her üç partinin ortak hedefleri doğrultusunda belirleyip sonrasında bir seçim planlaması yapabiliriz.”
***
Dolayısıyla fonda bu müzik çalarken hem CHP hem de MHP için AK Parti ile dans zor...
Ama şunu da unutmayalım imkansız değil. Şayet Erdoğan başkanlık hevesinden vazgeçip “klasik cumhurbaşkanı” gibi takılmayı kabul ederse şartlar yani fondaki o müzik değişir.
Normal şartlarda bu pek mümkün değil. Ama Deniz Baykal dün görüşme sonrasında yaptığı açıklamada herkesi yanıltarak “Cumhurbaşkanı muhalefetin kuracağı bir koalisyona da sıcak bakıyor” dedi.
Çinlilerin çok sevdiğim bir atasözü vardır, hatırlatmak isterim: “Müzik değişince dans da değişir.”
