Yılbaşı gecesinden kalan notlar var.
Önce trafik.
- Eğlence için yol kesilmez.
Hem de anayol.
Kim karar vermiş, nasıl vermiş, bilinmiyor. Orası yasak, burası yasak, e tamam da, herkes eğlenmeye gitmiyor ya, hastası olan var, eczane arayan var, evine dönen var, varoğlu var.
Kutlamalar çok güzel. Lakin kısıtlamalar, eziyete dönüşmüştür.
* * *
Binlerce polis, görev yapmış.
[[HAFTAYA]]
İçlerinde tebdil-i kıyafete bürünen polisler de oraya buraya yerleştirilmiş.
Kimi çiçekçi rolünde, kimi kestaneci, kimi boyacı, kimi simitçi, köfteci, kokoreççi falan.
Bu da çok güzel.
Lakin, polis niçin kıyafet değiştirir? Gizli görev için, değil mi? Kendini gizlemek için.
Gel gör ki, kutlamalar başlamadan saatler önce, televizyonlarımız durumu ifşa ediverdi.
O zaman ortada hangi gizlilik kaldı?
Gizlilik kalmayacak idiyse, polis niye bu kadar zahmete girdi?
* * *
Yılbaşı tatili, Cuma’yla birlikte 4 güne çıkınca, tatilciler yine otoyollara dökülüverdi.
Fırsatı hiç kaçırmazlar.
Ne de korkusuz insanlar...
Meteoroloji, kötü hava şartlarını ve yol durumunu günlerdir anons ettiği halde -hem de donanımsız olarak- nasıl da geçtiler hemen direksiyon başına...
Balıkesir-İzmir yolunu gördünüz... 30-40 saat yerinden kıpırdayamadı hiçbir araç.
Kilometrelerce kuyruk.
Ne bu?
Tatil.
Sorun bakalım: Aynı zahmete oy atmak için de katlanıp yollara dökülürler mi acaba?
02 Ocak 2015, Cuma 04:00
Haberin Devamı