Bilmiyorum farkında mısınız? Bizimkiler anlaşıp bir hükümet kurana kadar Amerika burnumuzun dibinde yeni bir devlet kurduruyor.
***
Ankara’daki büyüklerimiz hâlâ itiraf edemediler: Esad’ı devirme hayaliyle bölgedeki kaosun büyümesinin en büyük sponsoru biziz. Hiçbir öngörümüz tutmadı.
Başbakanımız, “Esad’ın ne zaman devrileceği...” sorusuna “Bu süreci artık yıllarla değil aylar hatta haftalarla ifade etmek gerekir” diye cevap verdiğinde 2012 yazıydı. Üzerinden 3 yıl geçti, Esad hâlâ orada duruyor.
Cumhurbaşkanımız, “Kobani düştü, düşüyor” diyeli 1 yıl oldu. Kobani düşmedi. Aksine, Kobani sonrası IŞİD düşüşe geçerken PYD yükseliyor.
Öyle ki şu sıralar IŞİD’in kalesi Rakka’ya yürüyorlar.
***
Suriye’de külliyen yanıldık. Daha da vahim olan, bunun farkına varıp politikalarımızı değiştirmek yerine yanılgıyı hazmedemeyip hatalarımızda ısrar ettik.
Ülkeyi yönetenler “IŞİD mi daha büyük tehdit yoksa PYD mi?” karar verene kadar Amerika sınırımız boyunca uzanan bir Kürt koridoru oluşturdu.
Şu çok açık ki şimdilik “koridor” diye tanımlanan bu hat yakın gelecekte Akdeniz’e açılan federatif ya da bölgesel bir Kürt devleti hüviyeti kazanacak.
Peki biz ne yapıyoruz? IŞİD’e yani teröre karşı tavrını hâlâ netleştirememiş bir ülke imajını düzeltmek yerine hala öncelikli tehdit olarak PYD’yi görüyoruz.
Bu arada Süleyman Şah’ı “daha güvenli” diye IŞİD’in kontrolündeki bölgeden alıp PYD’nin kontrolündeki bölgeye taşıyarak bir kez daha kendimizle çelişiyoruz. Bu kadar mı?
Değil. Burnumuzun dibinde; Irak’ta, Suriye’de Kürtler IŞİD barbarlığına karşı savaşırken ülkeyi yönetenler Türkiye Kürtlerini Meclis’te temsil eden siyasi partiyi “terörist” ilan ediyor.
***
Burnumuzun dibindeki yangının vahametini göstermesi açısından önemlidir; en son Bakanlar Kurulu’na Genelkurmay Başkanı, MİT Müsteşarı ve Kara Kuvvetleri de komutanı katıldı.
AK Parti’nin Suriye politikası gelecekte “Türkiye’nin dış politikada yaptığı tarihi hatalardan biri” olarak okullarda ders diye okutulacak. O hatanın acı sonuçlarından biri olan IŞİD sadece Suriye’de değil tüm dünyada kan döküyor.
Kuveyt’te camii, Tunus’ta plaja saldırdılar dün...
Terör örgütleri sözüm ona kendi ideolojileri açısından anlam taşıyan eylemler yaparlar. Peki, camide-plajda masum insanları katletmenin barbarlık dışında hangi kahrolası ideoloji açısından stratejik bir anlamı olabilir?