Bunların derdi başka.
Yakıp yıkmaktan gayrı hiçbir hedefleri yok.
Diyarbakır-Galatasaray maçı son örnektir. Etrafı yine ateşe verdiler. Milli Marşımız çalınırken ıslıklayıp yuhaladılar.
Eh, Kandil Dağı’ndakiler öyle konuşursa, şehirdeki vandallar da böyle yapar.
* * *
Yeri gelmişken bir de şuna değinelim. Açılım sebebiyle şehir, mahalle, kavşak ve sokak isimleri değişiyor ya. Diyarbakır ve Mardin’deki tabelalar, sadece Kürtçe ve Arapça yazılmış.
[[HAFTAYA]]
Tabii ki yazılsın. İsterse bir de Ermenice eklensin. Biz buna sadece memnun oluruz. Lakin, Türkçeyi kaldırmışlar. Tabelalara küçücük de olsa Türkçesi yazılmaz mı?
Yahu, bölgeye yüzbinlerce ziyaretçi geliyor. Onlar Kürtçe ve Arapça bilmez ki... Tabelaya bakıp bir adres bile bulamazlar ki.
* * *
Bakanlığı uyarmak istiyoruz.
O bölgede yepyeni bir hareket var.
Güzel oteller, birbirinden değerli turistik tesisler yapıldı, yapılıyor...
Bir dizi eski eser, ziyaretçilerle dolup taşıyor. Tarih, anıt, müze, yerli yabancı turistlerin akınına uğruyor.
Osmanlıca’ya gelene kadar önce Türkçe’ye saygılı olalım.
Açılımdır. Anladık.
Ama Kürtçe serbest dediysek, Türkçe yasak demedik ya.
Nedir bu teslimiyetçi halimiz?
.........
Bunlar yakında, futbol terimleri olan gol, ofsayt, korner gibi kelimeleri de Arapça ve Kürtçe isterler. Tabii hakem bulabilirlerse.
Durun bakalım. Galatasaray maçıyla ilgili, nasıl bir yaptırım uygulayacak Ankara.
Bir avuç vandal, tertemiz Diyarbakır Halkı’nı temsil edemez.
26 Aralık 2014, Cuma 04:00
Haberin Devamı