TV sektörü batıyor mu?

Bir gecede yaklaşık 10 milyon liralık dizi tüketiyoruz. Haftanın yedi gecesinde rakam 70 milyon lirayı bulabiliyor. Hadi 10 milyonunu at, 60 milyon lira kalır...

Bunu ayda dört ile çarp, 240 milyon liralık mali portre önüne çıkar. Bir sezon yaklaşık 8 ay sürüyor. Eksiğiyle gediğiyle ortaya çıkan rakam da yaklaşık 2 milyar lirayı buluyor. Eski söyleyişle 2 trilyon lirayı...

Televizyonların reklam geliri ayda 4 milyar lirayı bulmuyor. Bu gelir artacağına azalıyor da. Hadi 3 milyar lirayı ortalama alalım...

Dizilerden geriye 1 milyar lira kalıyor ki haberdir, yarışmadır, programdır bu içeriklerin maliyetlerini saymıyor, vergi ve personel giderlerini de bir kenara atıyorum...

Matematikten anlamayan biri için bile hesap ortada. Sektör dibe doğru iniyor. Kimse 80 diziyle başlayıp 10 diziyle biten bir sezonun sektörde yarattığı kraterin suçunu izleyene atmasın. Savrukluğun sonu savrulmaktır...

AÇIK BİR ÇAĞRI

Diziler tutmuyor. Yıldız sistemi tükendi. Mustafa Doğan kardeşim bunu köşesinden duyurdu. Artık tek isme dayalı dizi matematiği tutmuyor...

Bir sezonda aynı konuyu işleyen yaklaşık 10 dizi izliyoruz. 9’u yayından kalkıyor. Aynı sezon içinde bölüm maliyeti 2 milyon lirayı bulan işler sapır sapır dökülüyor...

Oyunculuklar da ağırlıklı olarak berbatlaşmış. Haftada 120 dakika dizi çeken aktör ve aktrislerden mucize bekleniyor. Senaristlerin devreleri yanmış, set ekipleri canından bezmiş. Neyi bekliyoruz?

Meslektaşlarıma açık bir çağrım var. Gelin bu meseleyi TV kritik yazarları olarak masaya yatıralım. Çıkardığımız tespitleri yayıncılarla paylaşalım. O masada usta oyuncular da olsun...

Gelin bu içi boş senaryolarla, altı boş oyunculuklarla dolu dizi dünyasına bir parmak kaldıralım. Kimse bir şeyleri düzeltme niyetinde değil; gelin biz hep birlikte “Kral çıplak” diyelim. Var mısınız; Sina, Mustafa, Ali ağabey, Sinan, Oya, Yüksel ve hatta Cengiz; var mısınız?

YENİ SEZONDA YENİ İŞ

Blu TV’nin en çok izlenen dizilerinden “Sıfır Bir-Bir Zamanlar Adana’da” dördüncü sezon için onay aldı...

Youtube üzerinden yayın yaparken izlenme rekorları kırmış, ardından Blu TV platformuna transfer olmuştu. Bir sezon boyunca yeni yerinde yine iyi izlendi...




Bu arada tamamı amatörlerden oluşan ekibin artık profesyonel bir vizyonu olduğunu da not düşelim. O vizyon ile yeni işlere giriştiklerini de...

Mesela Levent Özdilek ustanın da içinde olduğu yeni bir aksiyon işi çıkaracaklarını duydum. Yolları açık olsun!

ERKEN FİNAL Mİ?

“Beyaz Show” (Kanal D) için erken final yapacak diye bir haber fısıldandı. Bildiğim kadarıyla Mayıs ayının sonunda sezon finali yapacaktı...




Açıkçası ne Beyazıt Öztürk ne de ekipten kimse bu haberi doğrulamadı. Bir de böyle bir karara gerek var mı? Tamam, erken seçimler geldi ve ortam siyaset kazanı gibi. İyi de konuşulacak başka mevzuular, gülümsetecek farklı gelişmeler yok mu? Var! O zaman böyle bir karar alınmışsa tekrar soruyorum; ne gereği var?

KEŞKE DEVİR TESLİM OLSAYDI

Pazartesi günü Kanal D Haber’in yeni yüzü Buket Aydın ekrana “merhaba” diyor. Ahmet Hakan’ın hızlı ayrılma kararı dolayısıyla arada bir haftalık bir boşluk oluştu. Neyse, zaten hafta neredeyse bitti...




O değil de ben, Ahmet Hakan’ın bayrağı Serdar Cebe’den canlı yayında devraldığını hatırlıyorum. Harika bir halef selef buluşmasıydı...




Keşke bu yeni devir teslim de öyle sıcak ve içten olsaydı. Geç kalınmış sayılır mı, bilemeyeceğim artık!

HABER OLMAK KURTULUŞ MU?

Ajans Press, hakkında en çok haber yapılan dizileri açıkladı. Listenin başında “Diriliş Ertuğrul” (TRT 1) var. “Ufak Tefek Cinayetler” (Star TV) ikinci. Üçüncü sırada geçtiğimiz günlerde son bulan “Mehmed Bir Cihan Fatihi” (Kanal D) yer alıyor...



Dördüncülük “Çukur”un (Show TV) olurken, beşinciliğe de “Sen Anlat Karadeniz” (atv) oturmuş. Harika da hakkında çok haber yapılması bir diziyi hakikaten reyting zirvesine de taşıyabilir mi? Hepimiz az çok reyting okuyoruz. Bildiklerinizle şimdi gördüklerinizi bir karşılaştırın, sorunun yanıtını bulacaksınız!