Tam o noktadayız. ABD ile olan ilişkilerimiz, Son Karar’a geldi dayandı.
Güvenilmez bir ortakla ıssız bir yolda yürümeye ya devam edeceğiz ya da?..
Ya da herkes kendi yoluna...
Karar bize kalmış gibi gözüküyorsa da hayır... Kararı ABD verecek. Ya eşkıyayı tercih edecek ya da bizi.
★
Fakat yollar ayrılacaksa bile ABD’ye soracağımız son bir sual var.
- Bu PYD, eğer terör örgütü değilse bizim topraklarımıza neden roket atıp duruyor? Afrin’de karşımıza niye ilk o dikiliyor? Niye demiyor ki: Türkiye’yle bir hesabım yok ben kendi halinde demokratik bir örgütüm.
......
Niye demiyor?
Hadi o demiyor, peki PYD’nin bizimle çatışmasını ABD nasıl izah ediyor?
- Meşru müdafaa mı?
Hah... Keşke bunu dese de, ağzının payını bir alsa... Ya da 5 bin TIR dolusu silahı oraya niye yığdığını - nihayet - adam gibi açıklamak zorunda kalsa.
Ondan sonra da zaten herkes kendi yoluna, yallah...
Son model
Asrın en dehşetli silahı:
- Yalan.
Kimyasal’dan daha etkili bir silah.
Yasak da değil.
İstediğin kadar kullan.
Menzili sonsuz.
Üretim masrafı sıfır.
★
Her yerde geçerli.
Sıcak savaş, soğuk savaş, ılık savaş... Hepsinde baş malzeme yalan... Barışta bile yalan.
Diplomasinin gözde kozu.
Ekonomi’nin en acımasız cellatı.
Turizm dahil her sektörün baş belâsı.
Büyük Devlet diye bir şey yok artık... Büyük yalan var.
Hangisi daha iyi beceriyorsa şampiyon o.
14 Şubat 2018, Çarşamba 05:00
Haberin Devamı