Alaçatı markasına yakışan bir marina yaptıklarını belirten Filoğlu Grup Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Fil, altyapı sorunlarını tamamen çözdüklerini, Türkiye’nin en iyi marinalarından birini ortaya çıkaracaklarını söyledi.
Gelecek odaklı projeleriyle, farklı hizmet alanlarıyla, kaliteyi bir bütün olarak sunan Filoğlu Grup, her geçen yıl kendisini geliştirmeye ve insan için üretmeye devam ediyor. 1993 yılında Sakarya’nın Sapanca ilçesinin Kırkpınar kasabasında bir aile şirketi olarak kurulan Filoğlu Grup, kısa zamanda önemli mesafeler kat etti. Sektöründe lider firmalar arasında giren Fil Grup’un bu başarısının arkasında Filoğlu Grup Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Fil var. Ülke ekonomisine katkı sağlamak için durmadan çalışan Filoğlu Grup, inşaat, hafriyat, lojistik, nakliyat, madencilik, emlak danışmanlığı, dekorasyon gibi hizmetleri içeren faaliyet alanlarına sahip. Son olarak Çeşme Alaçatı Yat Limanı’nın ihalesini kazanarak 10 yıllığına işletmeciliğini üstlenmesi ile adından söz ettiren Filoğlu Grup Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Fil ile projeleri üzerine keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
- Öncelikle sizi tanıyalım…
25 Kasım 1970 tarihinde Sapanca’da doğdum. Eğitimimi de Sapanca’da tamamladım. Kıymetli anne ve babamın en büyük oğluyum. 1993 yılından beri kendi kurduğum şirketimde birçok iş dalında faaliyet yürütmekteyiz. Türkiye’deki bütün önemli sektörlerde bir işletmemiz var diyebilirim.
- Ege Bölgesi’ne yolunuz nasıl düştü?
Yaklaşık 10 yıl önce iş için Ege’ye geldim. 2013 yılında Aliağa’da SOCAR Rafinerisi’nin inşaat hafriyatına taşeron olarak geldik. Daha sonra Aliağa, Menderes olmak üzere maden ocakları açtık. Devamında ise Alaçatı, Çeşme ve Eski Foça’da yap-sata başladık.
- Peki Alaçatı Yat Limanı ihalesine katılmak fikri nasıl ortaya çıktı?
Marinanın ihalesinin olduğunu tesadüfen sosyal medyadan öğrendim. Ertesi gün araştırdık ve ihaleye girmeye karar verdik. Kısa bir sürede hazırlandık. İhaleye girerken, marinayı gezdim, durumunu gördüm ve kazanmayı çok arzu ettim. İhale salonunda ben yoktum. Şirket temsilcimiz ve avukatımız katıldı. Sürekli kendileriyle mesajlaşıyorduk. ‘Devam etmesek iyi olur’ dediler ama ben sonuna kadar devam etmelerini istedim. Marinanın o dönemdeki hali üzücüydü. 10 yıldır Marina’yı ben de kullanıyorum, teknem var. Getirilebileceği noktayı çok iyi görüyordum ve biliyordum. O sebeple kazanmayı arzu ettim. Her şey bittiği zaman hem Alaçatılılar hem de Çeşmeliler çok takdir edecekler. Çok muazzam bir marina göreceklerini umut ediyorum.
Alaçatı Yat Limanı’nın işletmeciliğini almanın önemi nedir sizin için?
Burası çok özel bir destinasyonda. Türkiye’nin en güzel turizm ilçelerinden birinde, Çeşme’nin de en önemli noktasında. Çeşme bir misafirhane ise; Alaçatı misafirhanenin, misafirhanesi. Ben böyle tanımlıyorum. Burası Alaçatı markasıyla belki Türkiye’nin en iyi marinası olabilir. Ben bunu öngördüğüm için ihalede durmadım.
Filoğlu Grup olarak Alaçatı Yat Limanı’nın işletmeciliğini üstlenerek farklı bir sektöre girmiş oldunuz sanıyorum?
Teknem var. Marina işine uzak değilim. Sevdiğim bir iş. Müşterisi olduğum bir işin işletmeciliğini yapmak güzel. İyi bir restoran müşteriyseniz, müşterinin ne istediğini bilirsiniz. Marina da benim için öyle. Bilmediğim bir iş diyemem. Hatta sektördeki birçok insandan daha iyi bildiğimi, daha öngörülü olduğumu söyleyebilirim. Kendime güvenmediğim hiçbir işe girmem.
- Peki yaklaşık 5 aydır ne gibi çalışmalara imza attınız Alaçatı Yat Limanı’nda?
İlk yaptığımız şey marinanın tüm altyapısını yenilemek, tadilatlarını yapmak oldu. Yangın söndürme sistemlerine kadar tüm altyapıyı yeniledik. Peyzaj, aydınlatma ve asfalt sorunlarını bitirdik. Çok güzel olduğunu düşünüyorum. Görsel olarak bir marina havasına soktuk. Şimdi işletmesinin kalitesini buraya yakışır hale getirmek için çalışıyoruz. Tabii içerdeki markalar ile beraber yapıyoruz bunu. Mevcut işletmeler halen devam ediyor. Girişten itibaren marina atmosferi yoktu içerde. Herhangi bir balıkçı barınağına girer gibi rahat bir havası vardı. İlk önce ondan başladık. Artık marinamıza gelenler girişten itibaren marinaya yakışır bir görselle karşılaşıyor. Bu bizim için çok önemliydi, bunu yaptık. Altyapıyı bitirdik. Bundan sonra artık işletmesi kaldı. Türkiye’nin en önemli markaları Alaçatı Yat Limanı’nda olacak. Butik bir Yalıkavak Marina havası oluşturduğumuzu söyleyebilirim. Alaçatı Yat Limanı, yaz-kış, içindeki işletmelerde birlikte açık olacak.
- Peki Alaçatı Yat Limanı projesi sizin için ne ifade ediyor?
Bazen ticarette hep kar ederek para kazanmıyorsunuz, bazen zarar ediyorsunuz ama o sektörde olmanız diğer sektörlerde olmanızdan daha fazla kazanç sağlıyor. Biz bu projeye prestij olarak baktık. Alaçatı Yat Limanı’nın benim şirketim tarafından işletilmesinin bana çok ciddi kazanç sağlayacağını, faydasının olacağını öngördüm. Bahsettiğim kazançlar maddi değil. Bazen ticarette kazançlar farklılaşabiliyor. Bazen para, bazen prestij kazanırsınız, bazen dost kazanırsınız, bazen farklı sektörlere geçiş olarak görürsünüz. Alaçatı Yat Limanı bizim grubumuz için çok büyük bir yatırım olmuştur. 12 firma ihaleye girdi. Zor bir ihale oldu. Ama ben kafamda ticari kazancı ötelediğim için ihalede sonuna kadar gittim. Çünkü marinanın bizim grubumuzda olmasını arzu ediyordum.
- Çok farklı sektörlerin içindesiniz. Sizin çok zor olmuyor mu?
12 ayrı grup şirketimiz var. Çok geniş bir yelpazeye sahibiz. Kardeşlerimle birlikte yönetiyoruz şirketleri. Her şirketimizin başında mutlaka işinin ehli bir yöneticimiz var. Şirketlerimizin tamamının yöneticileri bizim ailemizin bir ferdi gibidir. O sebeple işlerin başına giderek birebir takip etmek durumunda kalmıyoruz.
- Peki bu sektörler arasında en çok hangisi için mesai harcıyorsunuz?
En çok vaktimi Çeşme’de geçiriyorum. Alaçatı Yat Limanı bizim gözbebeğimiz. Marina işi bizim yeni çocuğumuz. Onu büyütüyoruz, hayal ettiğimiz yere getirmeye çalışıyoruz. Onun dışında tabi sık sık seyahat ediyorum. Arabam ile ayda 15 bin km yol yapıyorum. Bodrum, Eski Foça, Aliağa, Sapanca, Alaçatı arasında sürekli seyahat halindeyim. İşlerimizin tamamını yerinde takip ediyoruz ama yöneten ekibimiz çok iyi. O sebeple aksaklık olmuyor. Bütün işlerimizden memnunuz diyebilirim.
- Turizm anlamında baktığınızda Çeşme’nin hak ettiği yerde olduğunu düşünüyor musunuz?
Çeşme hak ettiği yerde değil. Çeşme İzmir’in misafir odalarından biri. Alaçatı’da o odanın en kıymetli köşesi ama hak ettiği değeri asla görmüyor. Lokasyonu çok iyi. Sörf ve benzeri sporlar için en ideal hava şartlarına sahip. Ulaşım kolay. Bu sadece yöneticilerin düzeltebileceği bir şey değil. Burada biz yatırımcılara da büyük görev düşüyor. İşletmelerimizin kendine gelmesi gerekiyor. Çeşme için artık tatil yerinden ziyade para harcanıp gidilecek yer algısı oluştu. Bunu düzeltmek lazım. Turizmi 12 aya nasıl çıkaracağız onu düşünmek gerekiyor. Belki kışa yönelik farklı aktivitelerle bu sezonu kışa doğru kaydırabiliriz. O potansiyele sahibiz. Alaçatı’ya yatırım yapan iş insanları olarak arzımızı yavaş yavaş değiştirirsek, talep de değişecek. Ayrıca bir diğer sıkıntı da burada çalışan personelin konaklama sorunu. İşletmeler personelleri için kalacakları yer bulamıyor.
- Alaçatı Yat Limanı’nda şu an istihdam oranı nasıl? Siz bu soruna bir çözüm üretiyor musunuz?
Marinada şu an 50’den fazla kişi istihdam ediyoruz. Bu sayı artacak. Biz personelimizin Çeşme bölgesinde ikamet edebileceği konutlar, lojmanlar yapmayı planlıyoruz. Bununla ilgili ön çalışmalarımız var. Belki bu konuda öncü oluruz.
- Marinalarda genel bir yoğunluk olduğu biliniyor… Bu konuda ne söylemek istersiniz?
Bildiğim kadarıyla Şifne’de bir marina için ihaleye çıkılacak. Yeni Çeşme Kanal Projesi’nin içinde marina var. Marina ihtiyacı aslında Türkiye’nin tamamın da var. Talep var ama marina yok. Yatırım gerektiği aşikar. Belki ilerleyen zamanlarda Alaçatı Yat Limanı’nı büyütme gibi bir durum söz konusu olabilir. Ama bunun için en az 29 ama en ideali 49 yıllık yap-işlet-devretten büyütme organizasyonu belediye ve bakanlık tarafından olursa biz seve seve yaparız.
- Çeşme’nin sizin için önemi nedir?
Çeşme’de 2 yıldır bir evim var. Çeşme ve Alaçatı benim hayatımda 20 yıldır var. Haftanın 4 günü yaz kış Çeşme’deyim.
- Çeşme’ye yeni projeleriniz olacak mı?
Evet. İnşaat ile ilgili yatırımlarımız olacak. Invictus İnşaat ile yürüttüğümüz çok özel bir otel projemiz var. Alaçatı’nın en özel otelini yapacağız.
- Farklı sektörlerde, farklı işlere imza atıyorsunuz ve başarılı oluyorsunuz. Bunu neye borçlusunuz?
Kendime güvenmediğim hiçbir işe bulaşmam. Önce işin kendisini benim anlamam gerekiyor. Beynimin ve ruhumun kabul etmesi gerekiyor. Eğer bir sektöre girdiysem çok düşünmüşümdür. Düşünerek girdiğim sektörde de pişman olacağım bir şey olacağını hiç sanmıyorum Girdiğim her işte başarılı olmak için alınacak tüm riskleri alırım. Kolay kolay durmam, yavaşlamam. Sonuna kadar riskleri alırım.
İlandır