AdvertorialNarenciye ağaçlarının içinde özgün bir cennet
Sponsorlu

Narenciye ağaçlarının içinde özgün bir cennet


Paylaş
Narenciye ağaçlarının içinde özgün bir cennet

Tiny Town Kuyucak, Tiny house’lardan oluşan, narenciye ağaçlarının içinde adeta küçük bir tatil köyü.

12 ay açık olan Tiny Town Kuyucak’ta, yaz aylarının yanı sıra mandalina mevsimi olan Ekim-Şubat aralığı da oldukça keyifli geçiyor. Konum olarak, mavi bayraklı Kuyucak Plajı’na 100 metre mesafede yer alan işletme, Karaburun’un en bilinen bölgesi olan İskele’ye yürüyerek sadece 10 dakika mesafede. Tesisi oluşturan tüm konaklama evleri özel olarak dizayn edilip ürettirilmiş. Tüm evlerin kendisine ait bahçesi var. Bu bahçede bulunan özel peyzajın bir bölümü, aromatik bitkilerden oluşuyor. Tesiste kullanılan malzemeler, bölgenin doğasına uyumlu olarak seçilmiş. 

Narenciye ağaçlarının içinde özgün bir cennet

12 AY BOYUNCA STANDART KONFOR 

Tiny Town Kuyucak Hilmi Akyol ve Özer Koçak tarafından geçtiğimiz yıl faaliyete geçirilmiş. Aslen Karaburun’lu olan Hilmi Akyol Endüstri Mühendisi. İnşaat mühendisi olan Özer Koçak ile Karaburun’da nitelikli inşaat projeleri geliştiriyorlar. Ortaklardan Hilmi Akyol’un 2008 yılında vefat eden babasından kalan yaklaşık 120 adet ağacın bulunduğu mandalina bahçesini, inşaat izni olmasına rağmen bozmak istememişler. Bu doğrultuda, doğayla uyumlu bir geliştirmeye karar vermişler ve uzun araştırmalar sonucunda, ‘tiny house’lardan kurulu, otel konseptinde, evlerin özel bahçeleri, bahçe şömineleri, lüks oturma grupları ve konforlu odaları ile 12 ay boyunca hizmet veren, Karaburun’un en sıra dışı ve nitelikli bir işletmesini hayata geçirmişler. 

Narenciye ağaçlarının içinde özgün bir cennet

KARABURUN’U GURME MERKEZİ OLARAK KONUMLAYACAK ÖZEL BİR RESTORAN 

Tesis içinde yer alan Mandarinn Restaurant&Lounge, balık restoranlarının ağırlıkla bulunduğu Karaburun Bölgesi için, a la carte mutfağı ile nitelikli ve seçkin bir alternatif sunuyor. Karaburun için oldukça iddialı ve özenli bir menüye sahip restoran, gelecekteki Karaburun için önemli bir vizyon ortaya koyuyor. Restoranın salonu, doğanın içinde kaybolan bir kış bahçesi. Bu bahçenin hemen yanında, yine ağaçlar arasında yer alan ahşaptan yapılmış bir açık alan yer alıyor. Bu alanda dahi, ahşap platform, ağaçların konumlarına göre şekillendirilmiş ve hiçbir ağaç kesilmemiş. Mandarinn Restaurant&Lounge, yıl boyunca açık. Her ay bir tadım etkinliğine sahiplik yapıyor. Bu tadımlarda, ağırlık her ne kadar, Ege ve Akdeniz mutfağı olsa da Tapas menüsünden Sushi gecesine kadar farklı tatları bulmak da mümkün oluyor. 

Narenciye ağaçlarının içinde özgün bir cennet

Mandarinn restoranı açarken ortakların temel motivasyonu, Karaburun Bölgesi’nde daha nitelikli restoranların açılması için öncü olmak. İlerleyen süreçte, Karaburun’un da tıpkı Urla gibi bir Gurme destinasyonu olmasının çok muhtemel olacağını düşünüyorlar. Restoran’da hem dünya mutfağından hem de yerel Karaburun mutfağındaki lezzetlerin yorumlanmış hallerini bulmak mümkün.  


Narenciye ağaçlarının içinde özgün bir cennet

O BİR MUTFAK SİHİRBAZI 

Restoran muhteşem bir şefe emanet edilmiş. Emre İdrisoğlu, 2016 yılında Yılın Şefi seçilmiş. 2018 yılında dünyada en iyi tabak hazırlayan 50 şef içinde Türkiye’den sıralamaya giren ilk şef olmuş. Türkiye Aşçılar Milli Takımı’nda dört sene görev yapmış. Bir Dünya 3.’lüğü, 2 Türkiye 1.’liği, Avrupa’da 18 altın madalyası var. Ayrıca şef olmak İstiyorum isimli bir kitap yazmış. Uzun yıllar Bursa gastronomisine katkı koymuş. Ortak arkadaşları vesilesiyle Hilmi ve Özer ile tanışınca Karaburun’a gidip gelmeye başlamış. Tabi ki kaçınılmaz son olarak Karaburun’a aşık olmuş. Ve bu iki dostun harika projesinde çok önemli bir rolün sahibi oluvermiş. “Hayatımın sonuna kadar burada yaşayacağım” diyor Emre şef. “Yerel mutfağa menüde özel bir yer ayırdık. Denizinden, dağlarından, bahçelerinden sağlanan ürünlerle çalışıyoruz. Hatta kendi bahçemizin ürünlerini de kullanıyoruz. Limonlarından sorbe, mandalinalardan dondurma, portakallar olduğunda portakallı somon balığı, biberiye, kekik ve nanelerden sos yapıyoruz. Zeytinyağını Kösedere’den alıyoruz. Çok nitelikli bir yağ. Karaburun’un ünlü hurma zeytini ile çok özel bir ürün hazırlığımız var. Bunun yanında, Türk ve dünya mutfağından çok seçkin örnekleri menümüzde yorumluyoruz” diye ekliyor. Sunumundan lezzetine, dekorasyonundan bahçenin huzur veren havasına kadar inanılmaz başarılı. Her şeyiyle tam bir gurme mekanı. 

Narenciye ağaçlarının içinde özgün bir cennet

İlandır