Milli Eğitim Bakanlığı eğitim öğretim takviminde radikal bir değişikliğe giderek bu yıldan itibaren yeni bir takvim uygulamaya başladı. Okullar 1 hafta erken açıldı ve 1 hafta erken kapanacak. Sonbahar ve ilkbahar olmak üzere birer haftalık ara tatiller uygulanacak. Bu takvime göre 180 gün olan eğitim öğretim süresi korunmuş oldu. Yaz tatili kısaltılarak ara tatillerle farklı sosyal ve kültürel etkinliklerle zenginleştirilmiş bir program amaçlandı. İlk ara tatili geride bırakmakta olduğumuz günlerde Eğitim Uzmanı Servet Gülsün Şirin ‘Ara Tatili’ yorumladı.

‘Ara tatil ailelerde kaotik durumlar yaşanmasına neden oldu’

“Verimlilik ve denge kavramı üzerine şekillenen yeni uygulamanın 13 haftalık uzun yaz tatilin yarattığı kopuşları engellemek, öğrencinin farklı etkinliklerle kendini geliştirmesine fırsat tanımak ve öğretmenlerin de bu süreyi kendilerini geliştirmeleri için kullanmalarını içeren amaçları bulunmakta. Bu yönleriyle olumlu sonuçları olacağı düşünülen yeni uygulamanın görünmeyen ama yaşanan bir tarafı var. Çalışan anne-babalar geçmiş yıllarda sömestr dönemini planlamakta zorlanırken bu tatilde ne yapacaklarını tamamen şaşırdılar. İşten dönüşümlü izin alma çalışmaları, çocukları yakınlara bırakma gayreti, memleketlerden çağrılan anne babalar, memlekete gönderilen çocuklar kaotik durumlar yaşanmasına neden oldu.

‘Orta ve alt gelirli aileler ara tatili değerlendirmekte zorlandı’

Gelişmiş ülkelerde uygulanan tatilin öğrencilerin kültürel sanatsal ve farklı alanlarda kendilerini geliştirmelerine fırsat tanıdığı açıktır. Millî Eğitim Bakanlığı’nın hazırlamış olduğu etkinlik takvimi de öğrencileri bu yönde teşvik etmektedir. Ancak özellikle büyük kentlerde orta ve ortanın altında gelire sahip aileler bu dönemi ne yazık ki tatil olarak değerlendirmekte zorlandılar.

Ayrıca bizim gibi mevsim farklılıkların yaşandığı büyük bir coğrafyada tek bir planlamayla ilerlemenin de tartışılması gerekmektedir. Özellikle geç kapanacak okulların sıcak ve uzun yaz günlerinin yaşandığı bölgelerde eğitim öğretimle ne kadar değerlendirileceği tartışmalıdır.”