Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Prof. Dr. Özgür Öner, otizmle ilgili merak edilenleri anlatıyor.
OTİZM NEDİR?
Nörogelişimsel yani erken dönemde başlayan bir bozukluk. Otizm belirtilerinin en azından bir kısmı 3 yaşından önce başlıyor. Otizmde 2 temel alanda sorun var. Biri, sosyal ilişkiler, iletişim. Diğeri de tekrarlayıcı hareketler.
SOSYAL İLİŞKİ, İLETİŞİM SORUNU TAM OLARAK NEYİ İFADE EDİYOR?
Örneğin bebeklerde göz temasının, sosyal gülümsemenin olmaması... Şöyle açıklayayım. Bebek, annesinin ilgisini çekmek için hareketler yapar, gülümser, anne de gülümseyerek ona yanıt verir. Sosyal ilişki bu şekilde başlar. Daha sonra çocuk 1 yaş civarında işaret parmağıyla bir şeyi göstermeye başlar. İşaret etme ilk önce talep içindir. Mesela oyuncak almak için hem size bakar hem de onu almak için işaret eder. Daha sonra işaret etme taleple sınırlı olmayan biçimde genişler. Çocuk dikkat çekmek için dışarıdaki kediyi, kuşu gösterir. Daha sonra dil gelişimiyle birlikte sohbet ve oyunla sosyal ilişki gelişir. Ama otizmli çocuklarda göz temasından oyuna kadar sosyal ilişkinin tüm alanlarında sorun vardır. Belli bir yaşa gelince arkadaşlık ilişkileri gelişmez. Ergenlik ve yetişkinlikte sosyal ilişki sorunları aradaki fark açılarak devam eder.
TEKRARLAYICI HAREKETLER NASILDIR?
El hareketleri, kanat çırpma gibi hareketler, her türlü vücut hareketi, sallanma... Aklınıza gelebilecek bütün tekrarlayıcı hareketler olabilir. Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Prof. Dr. Özgür Öner, otizmle ilgili merak edilenleri anlatıyor.
KONUŞMADA GECİKME UYARICI BİR BELİRTİ Mİ?
Evet, uyarıcı belirtilerden biri. Fakat konuşmanın gecikmesi otizm dışında zeka, işitme, dil sorunlarında da oluyor. Dolayısıyla otizm tanısı için tek başına yeterli değil.
AİLELER GENELLİKLE HANGİ SORUNLA BAŞVURUYOR?
Konuşma gecikmesi, göz temasının olmaması, çocuğun genellikle kendi halinde olması, oyun oynamaya ilgi duymaması, ‘Ce eee’ şeklindeki sosyal oyunlara katılmaması, ismine yanıt vermemesi, işaret etmemesi... Genellikle bu belirtiler aileleri alarme ediyor. Mesela anne diyor ki ‘Yukarıdaki raftan bir şey almak istediğinde bizden yardım talep etmiyor, oraya tırmanıp kendisi çekip alıyor.’ Ya da ‘Sadece bir şey isterken bize bakıyor. Bunun dışında iletişim kurmuyor’. Bir de ‘Birlikte oyun oynuyoruz, oyunu bırakınca kendi haline geri dönüyor. Büyük çocuğumuz böyle değildi, oyunu bırakmak istemez, bizi oyuna çekerdi’ diyebiliyor.
- “Şekerli gıdaların yatma saatinde tüketilmesi çürük riskini artırıyor”
- Çocukların yüzde 28'i 'hikikomori' sendromuna maruz kalıyor
- Herkes moda diye çocuğuna aynı ayakkabıyı tercih ediyor fakat gelişim bozukluğuna bile neden oluyor!
- Çocukları tehdit eden sinsi tehlike: Hipertansiyon
- Karne stresi psikolojik sorunların temelini oluşturuyor! Uzmanı uyardı: Bu davranışlardan kaçının