Giriş
Hamile bir kadına söylenmemesi gereken 10 sinir bozucu cümle
Hamilelik döneminde kadınlar hem fiziksel hem de ruhsal olarak ürkütücü bir değişim içerisine giriyor. Hamileliğin doğasından gelen bu değişimleri hiçbir zaman hiçbir kadın isteyerek yaşamıyor. Bu karmaşanın üzerine bir de çevreden gelen baskı ve konuşmalar eklenince hamilelik dönemi en iyi geçmesi gereken dönemlerden biri olmasına rağmen çok zor geçiyor. 9 ay boyunca diğer herkes gibi hayatına devam eden hamile kadınlar, çok farklı tepkilerle karşılaşıyorlar. Aslında karşısındakiler onlara iyilik yaptığını düşünseler de bu cümleler hiç de iyi hissettirmiyor.
“Karnın ne kadar küçük hiç hamile gibi durmuyorsun’’
Birçok kişi bunu kötü niyetle söylemese de bebek taşıyan hamile bir kadın için bu cümle “Acaba bebeğim sağlıklı mı?”, “Bir sorun mu var?” gibi sorular doğurabilir. Üstelik bu takıntı haline dönüşebilir
“Biraz kilo mu aldın sen?”
Hamile bir kadının kilo almasından daha doğal hiçbir şey olamaz. Kilo alma oranı ise vücut yapısına göre değişebilir. Eğer anne ve bebek sağlıklıysa hamile bir kadına bu şekilde yaklaşmanın gereği yok. Bu sadece moral bozar.
“Karnına dokunabilir miyim?”
Birçok kişi sırf hamile olduğu için her karşılaştığı kişinin karnına dokunmasından hoşlanmaz. Elbette aile ve yakın arkadaşlardan rahatsız olmayabilir. Ancak karnına dokunmak isteyen kişileri reddetmek istese de, garip bir durum oluşmaması için mecburen kabul eder.
"Senin yerinde olsam..."
Evet, herkesin kendine göre tavsiyeleri var ama hamile bir kadına onlarca kişinin farklı tavsiyelerde bulunması hiç de iyi bir şey değil. Herkes tavsiyelerini kendine saklasa 9 ay çok daha huzurlu geçebilir.
“Fillerin hamilelik süreci 22 ay senin o kadar zor değil”
Bu cümlenin ardından gelen boş bakışlar… Öncelikle karşınızdakinin fil değil bir insan olduğunu ve zaman zaman oldukça zorlu dönemlerden geçtiğini, hamileliğin zorlu yanlarıyla savaşırken böyle bir cümlenin asla teselli olmayacağını aksine sinir bozduğunu anlamalısınız.
“Hamilelik sonrası çalışacak mısın?”
Bir kadının çocuğunu doğurduktan sonraki planlarını elbette sorabilirsiniz, ancak açık fikirli olmakta fayda var. İşe dönmeyi düşünen bir kadının bencil, işe dönmeyecek bir kadının da maddi açıdan sıkıntısız bir hayat sürdüğünü düşünmek doğru olmayacaktır.
“Ben doğumdayken…”
Herkesin doğum deneyimi birbirinden farklı olmakla beraber, doğumu bekleyen annelere korkutucu doğum hikayeleri anlatmak yerine, onları motive edici ve kaygılarını azaltıcı deneyim-lerden bahsetmek daha yerinde olur. Kendi doğum hikayenizdeki detayları anlatmak yerine, bu deneyimin herkes için ayrı olduğunu ve onun için de kolay bir doğum dilediğinizi ifade ede-bilirsiniz.
"Şimdi bol bol gez çocuk doğduktan sonra hiçbir şeye vakit bulamayacaksın"
Birçok kadın anne olduktan belirli bir zaman sonra da sevdikleriyle vakit geçirmeye fırsat bulabilir. Bu çoğu kez, bir zaman yönetimi meselesidir. Başarılı kariyerleri ve mutlu çocukları olan birçok anne bulunmaktadır. Anneliği hapsedilmiş bir deneyim gibi yansıtmak, anne adayının moralini bozabilir.
"Eeeeee ikinci ne zaman?"
Çocuk sahibi olma kararı, herkesin kendi özel yaşamının sınırlarına dahildir. Bu kararı etkileyen birçok değişken olabilir ve anne adayı yakınınız bile olsa, sizinle bunları paylaşmak iste-meyebilir. Ayrıca karşınızdaki, ikinci çocuğu istediği halde bu konuda zorluk yaşayan bir çift ise farkında olmadan kırıcı olabilirsiniz.
"Bunları yemeyi düşünmüyorsun değil mi?"
Bilinçli bir anne adayı, çevresindeki hemen hemen herkesten daha fazla bebeğinin sağlığını gözetir. Özellikle gıda tüketimi konusunda fazlaca üzerine gitmek, hem endişe verici hem de boğucu olabilir. Bu noktada önemli olan doktorunun beslenmesiyle ilgili söyledikleridir.
