Doğum ÖncesiSperm sayısı ilerleyen yaşla birlikte azalır mı?

Sperm sayısı ilerleyen yaşla birlikte azalır mı?

Paylaş
Sperm sayısı ilerleyen yaşla birlikte azalır mı?

Günümüzde her 6 çiftten biri sperm sayısının azlığı veya sperm kalitesinin kötü olmasından dolayı çocuk sahibi olma konusunda problem yaşamaktadır. Kadınlar dünyaya belirli bir yumurta kapasitesiyle gelir ve sonradan yumurta üretmeleri mümkün değildir. Erkek üreme hücresi olan spermin üretimi ise ileri yaşlara kadar devam eder diye belirten Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Semih Tangal “Sperm sayısının azalması ilerleyen yaşın yanı sıra beslenme alışkanlığı, stres seviyesi, geçirilen enfeksiyonlar, kullanılan ilaçlar gibi etkenlere bağlı olarak daha erken dönemde de gerçekleşebilir. Sperm sayısının azalması aynı zamanda sperm kalitesinin de düşmesine yol açar. Dolayısı ile spermin yumurtayı dölleme yetisi azalır. Tüm bu faktörler değerlendirildiğinde erkeklerin genellikle 40 yaşından sonra doğal yolla çocuk sahibi olma şansları azalabilir.

Sperm sayısının düşük olmasına yol açan durumların tespitinde medikal ya da cerrahi yollarla tedavi sağlanabilir. Sperm sayısını artırmanın etkili bir yolu da düzenli ve dengeli beslenmektir. Tüm bunların haricinde muzda bol miktarda bulunan A-C ve B1 vitaminleri, omega 3 kaynağı olan ceviz ve balık, selenyum ve B6 vitamini barındıran sarımsak, ıspanak, yumurta, kırmızı et gibi yiyecekler de sperm miktarının artmasına yardımcı olabilir. Egzersiz ile birlikte fazla kilolardan kurtulmak da kişinin sperm sayısının artmasını sağlamaktadır” şeklinde önerilerde bulundu.

Haberin Devamı

YAŞ FAKTÖRÜNÜN YANI SIRA BAZI SAĞLIK PROBLEMLERİ, STRES VE FAZLA KİLO DA SPERM SAYISININ DÜŞMESİNE YOL AÇABİLİR

Kadın üreme hücresi olan yumurtanın miktarı doğum anında belirlenir. Farklı bir deyişle her kadın, dünyaya belli bir yumurta rezerviyle gelir ve sonradan yumurta üretemez. Erkek üreme hücresi olan sperm ise vücut tarafından üretilmeye devam eder. Ergenlik döneminde başlayan sperm üretimi ileri yaşlara kadar devam eder diye konuşan Doç. Dr. Semih Tangal “Sperm sayısı erkeğin üreme kabiliyetini belirleyen temel unsurlar arasındadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından yayınlanan kılavuza göre sağlıklı bir üreme için gerekli olan sperm miktarının alt limiti mililitre başına 15 milyondur. Sperm sayısının yeterli olması, kişinin baba olması için tek başına yeterli bir kriter değildir. Semen örneğinde %30’u hareketli olmak üzere 100 milyon sperm bulunan kişi ile %60 oranında hareketli olan 50 milyon spermi olan kişinin üreme kapasitesi aynıdır. Dolayısıyla spermin sayısı kadar hareketliliği ve morfolojisi de baba olmayı etkileyen faktörler arasındadır. Sperm sayısı pek çok farklı etkenden dolayı değişiklik gösterebilir. Öyle ki, aynı kişi farklı günlerde farklı sperm sayısına sahip olabilir. Yorgunluk, stres, kişinin genel sağlık durumu ve cinsel ilişkinin süresi gibi etkenler sperm sayısının farklılaşmasına yol açabilir. Obez ya da aşırı kilolu olmak da sperm sayısının düşmesine neden olabilir. Yapılan araştırmalarda sperm sayısı az olan erkeklerin yüksek vücut kitle endeksine sahip olma eğilimlerinin daha fazla olduğu görülmüştür. Sağlıklı bir beslenme düzeninin oluşturulmasının yanı sıra egzersiz ile fazla kilolardan kurtulmak, kişinin sperm sayısının artmasına yardımcı olur” dedi.

Haberin Devamı

DÜŞÜK OLAN SPERM SAYISINI ARTIRMAK MÜMKÜN MÜDÜR?

Spermin sayısını, hareketliliğini ve morfolojisini Spermiogram adını verdiğimiz test ile analiz etmek mümkündür. Bu test, erkeğin kısırlık nedeninin araştırılması konusunda da bize ciddi anlamda yol gösterdiği için son derece önemlidir. Spermiogram sayesinde sperm üretim kapasitesinin ve kalitesinin gözlenmesi; buna bağlı olarak bu konuda problem yaşayan bireylerin gereksiz zaman kaybetmesinin önüne geçilmesi sağlanmaktadır diye konuşan Doç. Dr. Semih Tangal; “Elde edilen sonuçlara göre tedavi yaklaşımımız bireye özgü olarak planlanmaktadır. Düşük çıkan sperm sayısı ve bu düşüşe neden olan hastalıkların varlığı tespit edildiğinde medikal tedaviler ya da cerrahi yöntemlerle tedavi seçenekleri oluşturulur. Sperm sayısı ile birlikte azalma görülen sperm kalitesini artırmak için de sigara ve alkol tüketimi kesinlikle bırakılmalıdır. Sperm sayısını arttırmanın etkili bir yolu da düzenli ve dengeli beslenmektir. Tüm bunların haricinde bitter çikolatada bulunan L-Arginin HCL adlı aminoasit, muzda bol miktarda bulunan A, C ve B1 vitaminleri, omega 3 kaynağı olan ceviz ve balık, selenyum ve B6 vitamini barındıran sarımsak, ıspanak, yumurta, kırmızı et gibi yiyecekler de sperm miktarının artmasına yardımcı olabilir” diye ifade etti.

Haberin Devamı

ERKEKLERİN 40 YAŞINDAN SONRA DOĞAL YOLLA BABA OLMA ŞANSLARI AZALABİLİR

Haberin Devamı

Kadınlarda 35 yaşından sonra düşen üreme kapasitesi, erkeklerde 40 yaşından itibaren azalabilir. 40 yaş, baba olmanın yaş sınırı olmasa da bu yaştan sonra erkeklerin doğal yollarla çocuk sahibi olma ihtimali her geçen gün düşebilir diyen Doç. Dr. Semih Tangal; “40 milyon sperm değerinin altında sperme sahip olan erkeklerin doğal yollarla gebelik sağlama ihtimali düşüktür. Bu gibi durumlarda üremeye yardımcı tüp bebek tedavisinden faydalanılarak bebek sahibi olunabilir. Tüp bebek tedavisinde tek bir sperm dahi yumurtanın döllenmesini sağlayabilir. Tüp bebek tedavisinde baba adayının verdiği meni örneğindeki spermler ayrıştırılır ve aralarında en sağlıklı olan spermler alınarak anne adayından elde edilen yumurtaların döllenmesi sağlanır. Embriyo oluşumunun ardından anne adayının rahmine transfer işlemi gerçekleştirilerek gebelik sağlanır. Tüp bebek tedavisinde erkek yaşı da önemli bir faktördür. Çoğunlukla 40 yaşından sonra görülen sperm miktarındaki düşüş, ilerleyen zamanla birlikte hızla azalabilir. Baba olmanın yaş sınırı kişiden kişiye farklılık gösterse de genellikle 65 yaşından sonra sperm kalitesindeki kritik azalmaya bağlı olarak ise kişinin üreme kapasitesi son bulur” diye konuştu.

Haberin Devamı