Bilim - Teknoloji20'li yaşlar challenge akımına karşı neden dikkatli olunmalı?
Paylaş
20'li yaşlar challenge akımına karşı neden dikkatli olunmalı?

Sosyal medya akımı olarak hayatımıza giren '20'li yaşlar challenge' son dönemde bir hayli popüler. Uzmanlardan, sosyal medyada trend haline gelen 20’li yaşlar challenge'la yüzünüzü çaldırmayın uyarısı geldi. Ünlülerin de dahil olduğu ve 20’li yaşlardaki hallerini paylaştıkları bu akım konusunda uzmanlar, 'Bu şekilde veri toplanıyor' dedi. Peki, 20'li yaşlar challenge nasıl yapılıyor, ne anlama geliyor? Paylaşım yapmak mantıklı mı?

Sosyal medyada sık sık Challenge adı altında çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Son günlerde ise 20 yaş Challenge başlığı altında birçok ünlü isimlerden iş insanlarına kadar Türkiye ve dünyada birçok kişi bu akıma uymuş durumda.

Haberin Devamı

Öncelikle 20'li yaşlar challenge nedir?

Challenge, meydan okuma olarak biliniyor. Söz konusu akım ise Instagram olmak üzere birçok sosyal medya platformunda yoğun ilgi gördü. Fotoğraf veya video paylaşarak akımın devam etmesi sağlanıyor.

20'li yaşlar challenge nasıl yapılır?

Kullanıcılar sosyal medyada Challenge için bir konsept belirliyor, yakın arkadaşlarını da bu akıma davet ediyor. Son olarak 20'li yaşlar challenge akımında da 20'li yaşlara ait fotoğraflar kullanılıyor.

Challenge'ın nasıl ve kim tarafından başladığı bilinmese de Milliyet Gazetesi'nden Hanife Baş'ın haberinde değinilen Türk girişimi Syntonym’in kurucusu Batuhan Özcan'ın sözlerinde, 20’li yaş challenge akımından yüz tanıma sistemi üzerine çalışanların yararlanabileceği ifadeleri yer aldı.

Haberin Devamı

20li yaşlar challenge akımına karşı neden dikkatli olunmalı

Yüzünüzü paylaşmanın şifrenizi paylaşmaktan farkı yok

Özcan sözlerine şöyle devam etti; “Çünkü çözmeye çalıştıkları sorunlardan biri de yaşlanmanın oluşturduğu yüzdeki değişikliklere karşı algoritmaya direnç kazandırmak. Bu akım doğrudan bu amaçla başlatılmıştır demek zor ama bundan faydalanabilecekleri çok aşikar. Facebook ve Instagram daha önce ‘10 yıl challenge’ yapmışlardı. İnsanın her yaş dönümünü kayıt altına alıyorlar. Farklı algoritmalar oluşturuyorlar. Bu uygulamanın tamamen veri toplama amaçlı olduğunu söyleyemeyiz ama bu kadar veri de çok rahatça kullanılabilir. Bu tarz uygulamalarda dikkatli olmak veri paylaşmamak gerekir. Çünkü ileri teknolojilerde banka hesabımıza ya da evimize yüz tanımayla girebiliriz. O zaman bu veriler kullanılabilir. Bunun, şifrenizi paylaşmaktan farkı kalmıyor.”

Haberde konuyla ilgili görüşlerine yer verilen Bitdefender Türkiye Operasyon Direktörü Alev Akkoyunlu ise, 20’li yaşlarda çekilen fotoğrafların paylaşılmasının büyük veriye eklenebilecek bir veri olduğunu dile getirerek, "Kişinin şimdiki haliyle 20 yaşlarındaki halinin değişiminden, yapay zeka algoritmalarını besleyecek istatistiki veriler oluşturulabilir. Bu konuda ırk analizi yapıldığı şeklinde çeşitli spekülasyonlar var. Ancak bu çok uç bir olay. Faceapp gibi uygulamalar için önemli bir veri olabilir. Algoritmaları besleyen bu veriler, 20 yaşındaki birinin de aynı şekilde nasıl yaşlanacağını gösterebilen bir uygulamaya dönüşebilir. Bu tarz uygulamalarda şu an için bilinen bir risk yok ama geleceğin teknolojisinde olabilir. İstihbarat servisleri, son fotoğrafı 20 yaşında çekilmiş birinin 40-50 yaşında nasıl gözükeceğini görebilir" dedi.

Haberin Devamı

"Yapay zeka algoritmalarını besleyecek istatistiki veriler oluşturuluyor"

Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, Twitter hesabından "20'li yaşlar challenge" akımıyla ilgili bilgilendirme yaptı.

Sayan, yapay zeka teknolojilerinin çözmeye çalıştığı sorunlardan birinin, yüzdeki değişikliklere karşı algoritmalara direnç kazandırmak olduğunu anlattı.

Sayan, "Kişinin şimdiki haliyle eski halinin değişiminden, yapay zeka algoritmalarını besleyecek istatistiki veriler oluşturuluyor. Aynı zamanda farklı uygulamalar ve cihazlardan paylaştığımız parmak izi ve yüz taraması gibi verilerimiz, genetik verilerimizi barındırıyor. Bu gibi hassas verilerin hangi sunucularda nasıl tutulduğu, yeterli güvenliğe sahip olup olmadığı tam bir kara kutu.

Haberin Devamı

Kişisel verilerimiz; bizi belirli veya belirlenebilir hale getiren, bizi tanımlayan ve bize ait olan bilgilerimiz. Bu sebeple kişisel verilerimizi korurken, özellikle de sosyal medyada paylaşırken daha hassas davranmalıyız" dedi.