Disintegration size oyun içinde eğlenebileceğiniz, düzenli bir ortam yaratmak istiyor. Oyun, FPS ile RTS karışımı bir yapıya sahip; tek oyunculu hikaye modu ve çoklu oyuncu modu var. Ayrıca, bugüne kadar yapılmış en ikonik serilerden biri olan Halo’nun sanat yönetmeni Marcus Lehto ve ekibi tarafından geliştirildi. V1 Interactive’in ilk deneyimi olan Disintegration bize neler sunuyor gelin hep beraber bakalım. Onur Binay/posta.com.tr
Oyunun geçtiği evren aksiyona oldukça açık çünkü kıyamet sonrası bir dünyada düşmanları alt etmeye çalışıyorsunuz. Zihninizin, ruhunuzun ve kişiliğinizin mekanik bir bedene entegre edildiğini düşünün ve gelişmiş yeteneklerinizi kullanıp amacınıza ulaşmaya çalışıyorsunuz. Disintegration da teknolojinin bu kadar gelişmesinin sıradan bir hale geldiği ve bundan dolayı insanlar arasında gerginliklerin başladığı bir dönemde karakterimiz Romer Shoal’u yönetmeye başlıyoruz. Black Shuck olarak bilinen düşmanımız Rayonne kuvvetlerini de kullanarak insan ırkının sonunu getirmeye çalışıyor.
Oyunun en ilginç yeri karakterinizin çatışmaya yaya bir şekilde değil Gravcycle içinde girmesi. Gravcycle, uçabilen aynı zamanda zırlı ve silahlarla donatılmış özel bir alet ve siz buna pilotluk yapıyorsunuz. Anlattığım bu araç sizin düşmanlarınıza karşı kendinizi savunabileceğiniz FPS bölümünüz. Diğer tarafta yerde bulunan AI birliklerini yönetebilir, kime saldıracaklarını komuta edebilirsiniz. Komut sistemi çok basit tek düğmeyle halledebilirsiniz.
Oyunun FPS ve RTS karışımı olduğunu söylemiştim, eğer benzer oyunlarda tecrübeniz yoksa size biraz karışık gelebilir eğitim bölümünü değerlendirmenizi öneririm, özellikle Gravcycle kullanımı bana ilk başta biraz karışık geldi. RTS seçeneklerini çevrimdışı hikaye modunda zorlaştırabilir ya da kolaylaştırabilirsiniz, ancak çoklu oyuncu modunda bu seçenek maalesef yok.
Çoklu oyuncu modundan bahsetmişken, 9 farklı ekibi deneyimleyebileceğiniz bir ortam oluşturulmuş. Her birinin kendine has özellikleri ve Gravcycle pilotu için farklı mühimmatları var. Oynayabileceğiniz 3 farklı mod var bunlar; Zone control, retrieval ve collector. Collector modunda vurduğunuz düşmanların “can” adı verilen sembollerini toplamaya çalışıyorsunuz, kim daha fazla skor yaparsa o ekip kazanıyor, ayrıca takım arkadaşlarınızın düşen sembollerini toplarsanız karşı takımı puan almasına engel olabiliyorsunuz. Zone Control modunda, alanları ele geçirmek için rakibinizle savaşıyorsunuz, Retrieval da ise core’ları belirtilen noktalara patlamadan götürmeye çalışıyorsunuz.
Disintegration, daha önce AAA deneyimi olan 30 kişilik V1 Interactive şirketi tarafından geliştirildi ve şirketin başında da daha önce bahsettiğimiz kişi Marcus Lehto var. Bu ekibin böyle bir proje için bir araya gelmesi aslında gerçekten kayda değer, özellikle de Halo gibi bir deneyimden sonra. Oyunun konsepti, oynanış şekli ve mekanikleri diğer oyunlardan biraz farklı ve onu özel yapan faktör de bu oluyor. Hikaye anlamında maalesef biraz sönük kaldığını söyleyebilirim, fakat ileride DLC ile belki bunu toparlayabilirler.
Sonuca bağlıyorum
Oyun genel hatlarıyla eğlenceli olmuş, deneyimli bir ekip tarafından geliştirildiği de belli oluyor. Hikaye yönünün zayıf kaldığından bahsetmiştim, fakat çoklu oyuncu tarafıyla bu açığı kapatıyor. Arkadaşlarınızla ya da büyük bir ekiple çevrimiçi oynamak güzel. Tanıdığınız ekiple oyuna girmeniz size avantaj sağlayabilir, çünkü kalabalık olduğunda oynamak daha da zorlaşıyor. FPS ve RTS karışımı melez farklı bir yapıyı denemek isteyen oyunculara Disintegration’ı tavsiye ederim.
Artıları
Takım yapay zekası
Gravcycle kullanması eğlenceli
Karakter çeşitliliği ve özellikleri.
Eksileri
Hikaye zayıf