Öncelikle Oppo Reno 3 oldukça sağlam bir orta segment telefondu ve onu iyi yapan şeylerin çoğu Reno 4 serisini de taşınmış. Hatta bu serinin çekici özelliklere sahip olduğunu söyleyebiliriz.

Yeni başlayanlar için, Reno 4 Lite gerçekten güzel bir form faktörüne sahip. 7,4 mm kalınlık ve 164 gram ağırlığıyla olağanüstü kompakt ve hafif. Bu, fotoğraf ve öz çekimler çekerken tek elde tutmayı pratik hale getiriyor. Ve bu bir Oppo telefon olduğu için fotoğrafçılık en büyük satış noktası.

Telefonun genel estetiği, plastik çerçeve, kavisli kenarlar ve şık kaplamalı arka yüzüyle standart. Benzersiz değil, ancak görünüş açısından kesinlikle zarif ve birinci sınıf görünüyor. Reno'nun geçmişini üst düzey bir amiral gemisi serisi olarak gösteriyor. Yuvarlatılmış köşelere sahip telefonun Metalik Beyaz renkli arka panelinin şık göründüğünü de rahatlıkla söyleyebiliriz.

Reno 4 Lite’ın sol kenarında nano SIM ve microSD kart tepsisinin yerleştirildiği yuva ve ses kontrol butonları bulunuyor. Sağ kenarda ise Google Asistan’ı uyandıracak şekilde de programlanabilen güç düğmesi yer alıyor. Alt kenarda ise soldan sağa doğru sırasıyla 3.5 mm. kulaklık jakı, mikrofon, USB-C girişi ve hoparlör ızgarası kullanıcıları karşılıyor.

Ön tarafa bakıldığında, Reno 4, parlak ve canlı renkler üreten 6,4 inçlik güzel bir AMOLED ekrana sahip. Ekran kasa oranı yüzde 90.67 olan 2400 x 1080 piksel çözünürlüklü ekranın piksel yoğunluğu ise 409 ppi. Bu tür ekranlardan beklendiği gibi, doğrudan güneş ışığı altında bile görüş açıları harika.

NTSC renk gamının yüzde 96’sını kapsayan ekranın normal parlaklık seviyesi 430 nit. Ekranın maksimum yenileme hızı ise 60Hz. Netflix veya YouTube’tan dilediğiniz videoyu ya da istediğiniz oyunu canlı renklerle oynayabilirsiniz.

Reno 4 Lite’taki önemli bir ekran özelliği ise “Düşük parlaklık titreşimsiz göz rahatlığı” adını taşıyor. Bu mod çalıştırıldığında ekran titremesinin neden olduğu görsel yorgunluk, düşük ekran parlaklığı seviyesinde azaltılıyor. Bunu yapmak görüntüdeki paraziti hafif de olsa artırıyor.

Ses kalitesine gelirsek, tek çıkışlı hoparlör bir odayı doldurmaya yetecek kadar yüksek değil. Burada yalnızca bir hoparlörünüz var. Bu nedenle, parmağınız o köşeyi tıkarsa, kulaklıklarınızı kullanmanızı öneririm.

İyileştirebileceğini düşündüğüm yer, eski Reno sürümlerine benzer şekilde, çift selfie kameraları barındıracak bir açılır mekanizmanın eklenmesi. Buradaki ekran deliği herhangi bir şekilde müdahaleci olmasa da, Oppo'nun orta kademe sürümlerinde gerçek tüm ekran deneyimini geri getirmesi için kaçırılmış bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Bunu daha önce yapmışlardı, öyleyse neden tekrar yapmasınlar ki?

Kameralara gelirsek, Reno 4'ün dörtlü arka kurulumu çoğunlukla tatmin edici. Tüm lensler, kelimeyi tekrar kullanacak olursak, oldukça standart. Hiçbiri diğerlerinden daha iyi olmadı. Hepsi gerektiği gibi çalışıyor.

Bunu söyledikten sonra, muhtemelen makro lensi Reno 3'ün telefoto lensi ile değiştiririm. Telefonlarda asla makro lenslerin hayranı olmadım. Bu lenslerin aşırı yakın çekimlerde çok fazla ayrıntı yakalaması gerekir, ancak telefon lensleri geleneksel kamera lensleri kadar sağlam olmadığından, genellikle tam tersi sonucu alırsınız. Çoğu zaman, bir makro lensin dahil edilmesi bana göre, markaların son sürümlerinin teknik özelliklerini daha da güçlendirmek için seçenekleri tüketiyormuş gibi geliyor.

Ayrıca, kameraların net ve keskin ayrıntıları yakalayabilmesine rağmen, işleme yazılımının ve pozlamanın, aşırı doygun fotoğraflarla sonuçlanan aşırı telafi etme eğiliminde olduğunu da belirtmek gerekiyor. Renkler bazen kendi zevkime göre çok yüksekti. Ancak Reno 4 Lite’ın sunduğu diğer tüm eğlenceli kamera özellikleri göz önüne alındığında, tüm paketi bozmak gerçekten yeterli değil.

Portre modunda arka planı siyah ve beyaza çevirerek insan konularını vurgulamanızı sağlayan bir filtre de var. Bununla ilgili harika olan şey, yazılıma yerleştirilen yapay zekanın (AI) bunu gerçek zamanlı olarak yapabilmesi ve onları yakalamadan önce görüntünüzün nasıl olacağını görmenize izin vermesi. Ayrıca video çekmek için de kullanılabiliyor.

Bunun sadece insanlarda işe yaradığını belirtmekte fayda var. Muhtemelen bu yapay zekayı kandırmanın yollarını bulabilirsiniz.

Kameranın bir diğer özelliği, saniyede 960 kare hızında kısa klipler çekmenize olanak tanıyan ve yumuşak bir ağır çekim efekti oluşturan Ultra Ağır Çekim modu. Orta kademe telefonlar arasında pek yaygın olmayan temiz bir araç. Bu yüzden burada olması çok büyük bir artı.

Oppo Reno 4 Lite’ın önünde ise 16 megapiksel çözünürlüklü ana ve 2 megapiksek derinlik sensörü yer alıyor. Ön kamera kurulumu, yeterli ışık seviyesinde beklendiği gibi net fotoğraflar çekebiliyor. Ön kameraya da eklenen gece modu, düşük ışıklı ortamlarda çekilen selfie’lerin daha aydınlık görünmesini sağlıyor.

Oppo Reno 4 Lite ile 4K 30fps video kaydı yapılabiliyor. Vloglar veya sinematik kısa filmler çekmek istiyorsanız kalite yeterli.

Kasanın altında Reno 4 Lite, 8GB RAM, 128 GB dahili depolama ve MediaTek Helio P95 yonga seti tarafından destekleniyor. Dahili depolama alanının üzerine microSD kart ile 256 GB daha eklenebiliyor. Performans açısından iyi. PUBG, Call of Duty Mobile gibi oynadığım bazı oyunlarda bazen takılmalar olsa da sonuç tatmin edici.

Arka planda Spotify ya da YouTube Music çalışırken Instagram’da ya da internette gezinmek sorun teşkil etmiyor.

Cihaz şu anda piyasadaki en temiz arayüzlerden biri olan Color OS 7.2 ve Android 10 ile kutudan çıkar çıkıyor. Diğer büyük akıllı telefon üreticilerinin aksine, artan miktardaki bloatware burada yok.

Tabi hemen hemen tüm Android telefonların vazgeçilmez olan Google uygulamaları Reno 4 Lite’ta da yer alıyor. Ana ekrandaki Google klasöründe Gmail, YouTube, YouTube Music, Duo ve Fotoğraflar gibi uygulamaları bulmak mümkün.

Cihazda ön yüklü şekilde sunulan uygulamalardan biri de WPS Office uygulaması. Kullanıcılar, bu sayede metin dosyaları, sunumlar, elektronik tablolar ve PDF dosyaları oluşturabiliyor ya da bunları açabiliyor. Solopop uygulamasıyla da kullanıcılar telefonlarındaki fotoğraf ve videoları birleştirip anılarını bir videoda toplayabiliyor.

Daha önce akıllı hareket tabanlı bir navigasyon sistemi kullandıysanız Oppo, Reno 4 Lite'a Smart AirControl ekledi. Bu özellik Youtube, Facebook, Instagram ve TikTok gibi uygulamalardaki sayfalarda yukarı ve aşağı kaydırmanıza olanak tanıyor. Telefon görüşmeleri, tek elle kaydırma hareketiyle de yanıtlanabiliyor. Tabi deneyimlerimize göre, hala iyileştirilmesi gerekiyor. O kadar pürüzsüz değil ve bazen işe yaramıyor.

Reno 4 Lite’ta biyometrik güvenlik çözümü olarak yüz tanıma ve parmak izi tarayıcısı bulunuyor. Yüz tanıma oldukça hızlı çalışıyor. Ortam karanlıkken bile kullanıcının yüzünü algılayıp ekran kilidini hemen açabiliyor. Ancak zifiri karanlıkta yüz tanıma işlemiyor.

Pandemi nedeniyle dışarda maskeyle gezdiğimiz için yüz kilidi doğru çalışmayabiliyor. Burada ekrana entegre parmak izi tarayıcısı oldukça işe yarıyor. Ekran kilidi 0.3 saniye içinde açılıyor.

Reno 4 Lite, 4G LTE, WiFi 802.11 n, kablosuz erişim noktası, Bluetooth 5.0 ve GPS gibi standart kablosuz bağlantı özellikleriyle birlikte geliyor. Üzgünüm ama burada 5G yok.

Bataryaya gelirsek telefon, 18W hızlı şarjı destekleyen 4000mAh'lik pile sahip. Yani şirketin en hızlı şarj olan telefonu değil. Reno 4 Lite’ı yaklaşık 2 saatte 0'dan 100'e çıkarmak için yeterli. Reno 4 Lite’ın pili yoğun bir kullanıcı değilseniz en az bir gün dayanabiliyor.

Sonuca bağlayacak olursak

Oppo Reno 4 Lite, geleceğe hazır bir telefon isteyenler için 5G ağ bağlantılarını desteklemiyor. Örneğin 5G özellikli Huawei telefonlar da var ama tam Google desteğine sahip olmadığı için şu an hassas noktadalar.

Sonuç olarak Reno 4 Lite, hafif ve şık bir orta seviye telefon arıyorsanız harika bir seçim olabilir. Ancak Reno 3'ü zaten satın aldıysanız, endişelenmeyin. Çünkü burada ekstradan birkaç kamera özelliği var, çok fazla şey kaçırmıyorsunuz.

Oppo Reno 4 Lite’a 3600 TL’ye sahip olabilirsiniz.