Dilan Çıtak Tatlıses: 'İmparatorun kızı' olmaktansa 'No name' biri olarak yola çıksam her şey daha kolay olurdu
Açık sözlü, net ve ne istediğini bilen bir görüntüsü var. İçinde bir enerji topuyla yaşıyor gibi. Sadece şarkı söylerken değil, günlük hayatında da bunu hissettiriyor. Dilan Çıtak Tatlıses, babası İbrahim Tatlıses şarkılarından oluşan bir albüm hazırlıyor. Öncesinde “Albümün selam şarkısı” dediği ‘Dom Dom Kurşunu’nu single olarak sevenlerinin beğenisine sundu. Yeni şarkısını, babasıyla ilişkisini ve hakkında merak ettiklerimizi konuştuk. Oya Çınar / oya.cinar@posta.com.tr
Yeni single’ınız ‘Dom Dom Kurşunu’ dinleyiciyle buluştu. Daha önce babanızdan dinlediğimiz bir türkü bu aslında. Nereden aklınıza geldi ‘Dom Dom Kurşunu’nu yeniden yorumlamak?
Geçen sene çıkacak olan ‘Emanet’ albümünün ilk şarkısı ‘Dom Dom Kurşunu’ydu ve geçtiğimiz yaz için hazırdı fakat malum şartlardan dolayı bu yaz çıkardık. Albümün tek hareketli şarkısı olunca da albümün selam veren parçası oldu. Babam da çok beğendi dinleyince.
İbrahim Tatlıses o kadar iyi bir yorumcu ki onun seslendirdiği bir şarkıyı seslendirmek biraz cesaret işi aslında.
Öyle ama benim hiç tereddütlerim olmadı çünkü birçok insan benim başka bir yorumum olduğunu biliyordu ve bekledikleri şeyi verecektim… Ama emanet edilme kısmı var bir de. İşte bunun yükü tabii ki ağır.
İlerleyen zamanlarda sadece İbrahim Tatlıses şarkılarından oluşan bir de albüm gelecek sanırım…
İki sene önce başladı çalışmalar...
Yıllarca çevremden, “Lütfen babanın şarkılarını oku” talebi geliyordu. Önce çok karşıydım ama düşününce ‘kendim gibi okumak’ fikrini çok sevdim. Sonra albüme karar verdik ve liste oluşturduk. En sevdiğim sekiz ‘İmparator’ şarkısını hazırladık.
Günlük hayatta severek dinlediğiniz bir müzik mi İbrahim Tatlıses müziği? Mutlu olduğunuzda onun şarkılarıyla neşelenip üzgün olduğunuzda onun şarkılarıyla dertlendiğiniz olur mu?
Hani böyle bir an gelir, deli gibi damar bir andır o işte! O anlarda anında açılır İbo şarkıları… Ama öyle kederlenmek falan yerine “Nasıl ses ya bu! Yahu nasıl bir ses?” diye bir anda nameleri ve sesi içimize alır bir bakarız… Sadece müzisyenliğini dinlerken buluruz kendimizi.
‘ŞİRİN KIZ’ OLARAK DEĞİL, DAHA GÜÇLÜ VE SERT GÖRÜNDÜĞÜM ZAMAN KENDİM OLUYORUM
Şarkının klibinde çok güzel ve seksi görünüyorsunuz. Büyüyor musunuz? Bu onun habercisi mi?
Hahaha! İçimdeki çocuk asla büyümez maalesef, buna eminim. Ama nedense her zaman gülerek ‘şirin kız’ olarak değil, daha sert ve güçlü göründüğüm zaman ben oluyorum. Ve evet, bu klipte kendimi ifade ediyorum.
Beş yıl öncesiyle şu anki Dilan arasındaki en büyük fark ne?
Artık duygularıma esir olmuyorum. Yani en azından bunun için çabalıyorum. (Gülüyor)
Müzik konusunda kendinizi ispatladığınızı düşünüyor musunuz?
Hayır. Ben ağırdan ağlıyorum çünkü bambaşka bir müzik eğitimim, bambaşka bir müzik geçmişim var. Bir yandan İmparatorun kızısınız, bir yandan müzisyensiniz… Bunları koordine etmek, aynı zamanda proje oluşturmak, işini yapmak ciddi bir mesai. Hep seçici olmayı ve doğru adımı atmayı gerektiriyor. Bu yüzden, ‘no name’ biri olarak start vermek daha kolay ve hızlı olurdu diye düşünüyorum.
Şu an olmak istediğiniz yere yakın hissediyor musunuz?
Kariyerimde olmak istediğim yere bu kadar çabuk gelmek istemem açıkçası. Kalıcı olmak isterim... O yer de yukarıdan aşağıya bakmak gibi geyiklerin olmayacağı kadar aşmış bir nokta olmalı bence.
Dışarıdan bakınca çok özgür ruhlu görünüyorsunuz. İç dünyanızda durum nasıl?
Fazla özgür hissediyorum... Kimin ne dediğini düşünerek zaman kaybetmeden anı yaşayan biriyim.
Çocukluktan itibaren İbrahim Tatlıses ile birlikte büyüseydiniz, yine bu kadar özgür ve kendi hayatınızın sahibi gibi hisseder miydiniz?
Sanırım olmazdım… O yüzden bence şu an her şey, olması gerektiği gibi…
Bugün için İbrahim Tatlıses’in üzerinizde nasıl bir otoritesi var? Bir karar alırken mutlaka ona sorma ihtiyacı hissediyor musunuz?
Yani düşünsenize; hayatım müzik, üstelik konservatuarlıyım ama karşılaştığım tüm sorular bile İmparator üzerine... Nasıl otoritesi olmasın! (Gülüyor) Zor ama olsun…
FAZLA OTORİTERİM, AGRESİF VE ÇABUK GAZA GELEN BİR KARAKTERİM
Karakterinizin en baskın özellikleri neler?
Fazlasıyla otoriterim, agresif ve çabuk gaza gelen bir karakterim. Üff… Zorum ben.
O zor yanlarınız neler?
Biraz şöyle; aslında çoğu şeyim zor gibi görünüyor ama beni tanıyan zeki insanlar için gayet kolayımdır da. Nasıl davranacaklarını bilen kişiler için melek bile diyebiliriz. (Gülüyor)
Genelde kurduğunuz ilişkilerde baskın karakter misiniz?
Yedi senedir çok tatlı bir beraberliğim var ve evet maalesef baskınım. Ama o da baskın. O yüzden dengeleniyor her şey bir şekilde.
Aşk, ne ifade ediyor size?
Aşk, hayatımın tam ortasında çünkü ben böyle mutluyum, enerjimi oradan alıyorum.
DİLAN, HER ŞEYİ UZATIR SORAR, ONAY İSTER, HER ŞEYİ KISKANIR…
BENİMLE BİRLİKTE OLMAK ZOR
Dilan, nasıl bir sevgilidir peki?
Dilan hep uzatır… (Gülüyor) Sorar, onay ister. Hiperaktif biriyim bir de. Zor yani bazen dışarıdan bakınca... O yüzden hep “Teşekkürler sevgili Levent Dörter” diyorum. Ama bir yandan da fazlasıyla fedakarım. Çok empati yaparım. Sanırım bu yüzden artı puanlar bana.
Evlenmek ve çocuk sahibi olma fikrine nasıl bakıyorsunuz?
Herkesin fikirlerine sonsuz saygı duyuyorum ama ben şu an bir çocuk büyütebilecek sabra sahip değilim. Diğer yandan ileride mutlaka olsun istiyorum.
KISITLAYICI TAVIR VE KURALLAR BENİ SİNİRLENDİRİR, KAFAMA YATMIYOR
Kıskançlıklarınız var mıdır? Hangi durumda, neyi kıskanırsınız?
Ben her an, her şeyi kıskanırım. Arkadaş, eş, dost… Ve asla susmam, darlarım karşımdakini. (Gülüyor)
Size karşı kısıtlayıcı bir tavır içine girildiği zaman yaklaşımınız ne olur?
Nasıl bir kısıtlama olduğuna bağlı. Eğer herhangi bir yerin, bir şeyin kurallarıysa söz konusu olan bana sinir gelir. Kısıtlamalar bana göre değil. Kafama yatmıyor da… Uyum sağlayamam.
Babanızı diğer kardeşlerinizden kıskandığınız olur mu hiç? Sizce o, tüm çocuklarına eşit mesafede mi?
Hiç kıskanmadım bugüne kadar. Her zaman benimle olan ilişkisiyle ilgileniyorum. Şu an zaten her şey çok güzel gidiyor.
İMKANIM OLSA BİLİNÇALTIMDAKİ BAZI ANILARI SİLDİRMEK İSTERDİM
Bilinçaltınızın çok kirli olduğunu ve terapiye devam ettiğinizi söylemişsiniz. Böyle bir imkanınız olsa, hafızanızdan hangi yaşanmışlığı silmiş olmayı isterdiniz?
Evet böyle olduğunu düşünüyorum… Ama imkanım olsa neleri sildirmek isteyeceğim bana kalsın.
Kadın olarak var olmaya çalışmak üzerine neler söylersiniz? Sizi zorlayan yanları neler?
Genel olarak hayatın içinde, kadınlar insanları korkutmuyor. O yüzden size karşı fazla rahat davranabiliyorlar. Bu sebeple uymayan tavırlar benim başka bir yüzümü görmelerine sebep olabiliyor. Ama ilişkimde bunun zorluğunu yaşamıyorum.
Hayatınızın bütününde ‘mahalle baskısı’ hissettiğiniz, seçimlerinizi buna göre yaptığınız olur mu?
Zaman zaman oluyor. ‘Elalem ne der?’ düşüncesi, başkalarının baskısı yüzünden ara ara çıkıyor ama sonra “Kendine gel, sen ‘R&B bir kızsın’ diyorum” kendime ve silkeleniyorum. (Gülüyor) Genel olarak içimden geldiği gibiyim hatta bazen çok içimden geldiği gibiyim. İçim dışım birdir benim.
- 1 kaşık yiyen 30 yıl öksürmüyor! Zencefille karıştırınca etkisi ikiye katlanıyor: Balgam, hırıltı, kuru öksürük ne varsa söküp atıyor
- Karadeniz'in şifa deposu: Portakaldan 20 kat fazla c vitamini barındırıyor: Kalsiyum, potasyum, kükürt, magnezyum, bakır ve demir zengini
- Uyurken yağ yakıp, kas yaptırıyor! Yumurtadan 10 kat daha faydalı: Kahvaltısına ekleyen cayır cayır kilo veriyor
- Yüksek tansiyonu olanlara resmen doğal ilaç! 12.8'e sabitliyor: Kolesterol seviyesini yerle bir ediyor
- Tezgahta fiyatı yarı yarıya düştü! Almak isteyenler kuyruğa giriyor: Dünyanın en güçlü omega-3 kaynağı, kolesterolü damardan kazıyor