36 yıl cezaevinde kalan 3 arkadaş aklandı

Maryland eyaletinin Baltimore şehrinde yaşayan çocukluk arkadaşları Alfred Chestnut, Ransom Watkins ve Andrew Stewart, 1983 yılında 16 yaşındayken, Harlem Park’ta okuyan 14 yaşındaki bir öğrenciyi öldürdükleri suçlamasıyla tutuklandı ve kısa bir süre sonra hapse mahkûm edildi. Yetkililer, zanlıların, ceketini çalmak istedikleri çocuğu 22 kalibrelik bir tabancayla boynundan vurduğunu savundu. Başından beri suçsuz olduklarını savunmalarına rağmen 36 yıllarını cezaevinde geçiren üç adam, dün çıkarıldıkları mahkemede aklandı. Eyalet savcısı Marilyn Mosby, 50’li yaşlarına gelen üç adama hitaben, “Bir cezaevi hücresini hiç görmemeliydiniz. Bu sistem adına sizden ve ailelerinizden özür diliyorum” dedi.

Sputnik'te yer alan habere göre, mahkeme çıkışı basının karşısına geçen üç arkadaştan Alfred Chestnut, “Hep bu günü hayal ettim” dedi. Andrew Stewart ise kararı duyunca ağladığını belirtti ve “Yolculuğum daha yeni başlıyor çünkü şu anda nasıl yaşayacağımı öğrenmek zorundayım” ifadelerini kullandı.

Zanlı 2002'de hayatını kaybetti

Aklanmaya giden süreç, Alfred Chestnut’ın geçen yıl mühürlenmiş mahkeme kayıtlarına erişmek için yaptığı başvurunun ardından başladı. Bunun üzerine savcılık dosyayı gözden geçirmeye karar verdi. Savcılar, ilk soruşturma sırasında pek çok tanığın mahkemede cinayeti başka bir öğrencinin işlediğine dair ifade verdiğini gördü. Söz konusu zanlının da 2002 yılında yaşamını yitirdiği belirtildi.

https://twitter.com/KelseyKushnerTV/status/1199099233384706054?ref_src=twsrc%5Etfw%7Ctwcamp%5Etweetembed%7Ctwterm%5E1199099233384706054&ref_url=https%3A%2F%2Ftr.sputniknews.com%2Fabd%2F201911261040698484-islemedikleri-suc-nedeniyle-36-yil-cezaevinde-yatan-3-arkadas-temize-cikti-hep-bu-gunu-hayal-ettim%2F

Dahası; Chestnut, Watkins ve Stewart’ı katil olarak gösteren dört gencin, mahkemeden önce yapılan soruşturmada üç arkadaşı fotoğraflarından teşhis edemediği, üstelik bu konuda defalarca başarısız oldukları belirtildi.

İfade polis baskısı altında verildi

İfadelerin de polis baskısı altında verildiği ve daha sonra geri alındığı kaydedildi. Görgü tanıkları aileleri olmadan sorguya çekildiklerini anlattı.