Batı ile Doğu'nun nükleer atışmasındaki sessiz aktör! 'Putin'in hareketleri tesadüf olamaz'

Ömer Faruk Ekinci | Rusya Devlet Başkanı Putin'in geçtiğimiz yılın Şubat ayında verdiği emir ile başlayan kanlı savaş can almaya devam ediyor. Ukrayna'nın aylardır beklenen taarruzunun başlamasının ardından Rusya yeni bir taktiğe başvurdu.

İngiliz Daily Mail gazetesinde yer alan habere göre, Rus askerleri Ukrayna güçlerine karşı 'intihar tankı' kullandı.

Telegram'da yayınlanan görüntülerde Rus askerlerin içi boş tankları patlayıcılarla doldurulduğu ve Ukrayna siperlerine doğru uzaktan kumanda ile sürdüğü görüldü.

İngiliz gazete Donetsk'ten gelen yeni video görüntülerinde yer alan tankın bir T-54 olduğunu ve içinde 6 ton patlayıcı bulunduğunu yazdı.

Söz konusu videoda Ukrayna askerlerinin tankı durdurmak için yoğun çaba gösterdiği görülüyor.

'MUHTEMELEN BAZI ASKERLERİ ÖLDÜRDÜ'

Aynı habere göre, mayına çarpan ve isabet alan tank büyük bir patlamaya neden oldu. Daily Mail haberinde "Tankın Ukraynalılardan yaklaşık 60 metre uzakta durdurulmasına rağmen, patlamadan kaynaklanan büyük basınç dalgası muhtemelen bazı askerleri öldürdü" denildi.

Rusya bu taktiği daha önce en az iki kez kullanmıştı, ancak patlama ilk kez kameralara yansıdı.

WAGNER-RUSYA GERGİNLİĞİ

Rusya'nın Ukrayna'ya karşı savaşında cephede aktif rol alan paralı asker grubu Wagner'in lideri Prigojin, 23 Haziran’da Rus ordusunun Wagner kamplarına saldırı düzenlediğini belirterek isyan başlatmış, Rusya Savunma Bakanı Şoygu ve Rusya Genelkurmay Başkanı Gerasimov'un, Wagner askerlerini yok etmek için operasyonlar düzenlediğini iddia etmişti.

Wagner savaşçıları ise Ukrayna’yı terk ederek, Rusya’nın Ukrayna sınırındaki Rostov bölgesine girmişti. Prigojin, Moskova'ya gideceklerini açıklamış, Kremlin yönetimi ise ülkenin pek çok bölgesinde güvenlik önlemlerini artırmıştı.

Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko’nun arabuluculuğuyla gerçekleşen müzakerelerin ardından Prigojin, Rusya'da gerilimi azaltmayı kabul etmiş ve askerlerini geri çekmişti. Lukaşenko, Prigojin’in Belarus’ta olduğunu açıklamıştı.

GEÇMİŞTE DEAŞ DE KULLANMIŞTI

Batı medyası tarafından ‘İntihar tankları’ adı verilen yöntemi Posta.com.tr’ye anlatan Emekli Tankçı Albay ve Savunma Havacılık ve Uzay Enstitüsü Derneği (DASA) Genel Sekreteri Murat Kaymakçılar, bu yöntemin klasik savaş litaratüründe olmadığını belirterek, “Kullanılan tanklar T-54, T-55 cinsi Rus üretimi tanklar ve uzaktan kumandayla kontrol ediliyor. Tankların içerisine yerleştirilen yaklaşık 6 ton patlayıcının infilak ettirilmesiyle büyük bir patlama meydana geliyor. Aracın zırhlı olması ve küçük mürettebat odacıklarına sahip olması da patlamanın etkisini arttırıyor olabilir” dedi.

Geçmişte bu tarz saldırıların DEAŞ tarafından kullanıldığını belirten Kaymakçılar, 2016 yılında Ramadi’de yaşanan patlamayı şöyle anlattı:

DEAŞ, aralarında zırhlı araçların ve tankların olduğu 12 araçlık konvoyu bir buldozerin arkasına dizerek şehir merkezine doğru yola çıktılar. İçeri girdikten sonra polis ve askerlerin koruduğu hükumet binasına yöneldiler. Burada büyük bir patlama meydana geldi. Bölgede ne bina ne yerleşim yeri kaldı. İnsanlar uzun süre buradan uzaklaşmak zorunda kaldı.

TANKLAR ESKİ OLDUĞU İÇİN SÜRDÜRÜLEBİLİR

Klasik muhaberede kullanılmak üzere tasarlanmış tank gibi değerli bir savaş aracının bu şekilde kullanılmasının normal bir durumda tercih edilmesinin ihtimaller dahilinde olmadığını belirten Kaymakçılar, burada özel bir ihtiyacın söz konusu olduğuna ve kullanılan tankların 70 yıl önce üretilmiş son derece eski tanklar olduğuna dikkat çekti. Kaymakçılar, bu olaydakine benzer şekilde modern bir tankla intihar saldırısının, klasik muharebede tankın kullanımından daha etkili olmayacağını ifade etti.

Rusya’nın son dönemde muharebe alanında kaybettiği çok sayıdaki tankın yerine sahaya sürdüğü bu tankların 70 yıllık eski model tanklar olması sebebiyle modern silah sistemlerine karşı etkili olamayacağını ifade eden Kaymakçılar, eski tank ve zırhlı araçların bu tür maksatlarla kullanılmasına devam edileceğini söyledi.

Bu yönteme benzer şekilde 2. Dünya Savaşı’nda Rus ordusunun Almanlara karşı eğitilmiş köpekleri kullandığını söyleyen Kaymakçılar, “Üzerlerine 10-12 kilo patlayıcı bağlayıp, daha önce aç bırakılmış köpekler düşman tanklarının üzerine sürülmüş ve köpekler patlayıcıyla birlikte tankları imha etmek üzere infilak ettirilmişti” dedi. Bu tür tank kullanımının sürdürülebilir olmadığını da dile getiren Kaymakçılar, Rusya’nın elinde eski tanklar olduğu sürece buna benzer yöntemlerle saldırıların devam edebileceğini söyledi.

BATI TANKLARINA ‘LANCET’ ÖNLEMİ

Rusya tarafından kullanılan Lancet intihar dronelarının Batılıların Ukrayna ordusuna gönderdiği modern tanklar ile etkili bir şekilde baş ettiğini belirten Kaymakçılar, Putin’in muhabere sahasındaki kartları olarak gördüğü ‘Nükleer güç, intihar tankları ve Lancet droneları'nı başarılı bir şekilde kullandığını ifade etti.

Kalaşnikov grubu tarafından üretilen Lancet’in uzun süredir var olan bir sistem olduğunu ancak bu sistemin bu yıl başından itibaren Batı’dan gelen tanklara karşı tedbir maksadıyla geliştirildiğini belirten Kaymakçılar, özellikle Alman tanklarının zayıf noktalarının Rus ordusu tarafından iyi çalışıldığını söyledi. Diğer taraftan ABD’nin Ukrayna’yı stratejik bir ortak olarak gördüğünü ve 2014 yılından beri Ukrayna’ya 45 milyar dolarlık güvenlik yardımı yaptığını söyleyen Kaymakçılar, ABD’nin bu destekten vazgeçmesinin zor olduğunu belirtti.

NÜKLEER GERİLİMİN SESSİZ AKTÖRÜ: ÇİN

Mevcut şartlar değerlendirildiğinde, Ukrayna’nın yenilgiyi kabul edip geri çekilmesinin kısa vadede çok mümkün görülmediğini dile getiren Kaymakçılar, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın her an nükleer boyuta ulaşabileceğinden dolayı sadece bölgedeki ülkeleri değil tüm dünyayı ilgilendirdiğine dikkat çekerek, “Bu kapsamda önümüzdeki büyük süper güçlerden birisi de Çin. Çin’i bu denklemin dışında tutmak mantıklı değil. Çin’in ağırlığını koyacağı tarafın denklemde ağır geleceğini düşünmek lazım. Rusya’ya yakın gözükse de nükleer silahlar konusunda herhangi bir açıklama yapmadı. Küresel güvenlik söz konusu olduğu için Çin de bu konuda Rusya’ya destek vermekten çekiniyor” dedi.

Öte yandan ABD ile Çin arasındaki Tayvan krizinin de bu konuyla ilişkisinin yüksek olduğunu belirten Kaymakçılar, “Rusya’nın bu harekatı böyle bir döneme denk getirmesi tesadüf olamaz” şeklinde konuştu.