Bombalar altında haber nöbeti: Türk gazetecilerin bulunduğu bölgeyi hedef aldılar

İsrail-Filistin savaşında iki taraf birbirine peş peşe füze atmaya devam ediyor. Bölgede haber takibi yapan gazeteciler de büyük risk altında. 12 günlük süreçte 13 gazeteci hayatını kaybetti. 20'den fazla gazeteci yaralandı. Son olarak Türk gazetecilerin bulunduğu bölgeye füze düştü. O anlarda füzenin düştüğü bölgede bulunan Adem Metan, yaşadıkları paniği şu şekilde anlattı:

"VERİLMİŞ SADAKAMIZ VARMIŞ... O ANLARI TARİF ETMEK ÇOK ZOR"

Savaşın en başından beri birlikteyiz. Yüzlerce tankın sınır hattına konuşlandığına şahit olduk. Bunları bütün dünyaya servis ediyorsunuz. Birkaç saat önce sizin bulunduğunuz noktanın yakınına roket düştü. Gazze tarafına doğru ateşlenen obüs atışlarını görüntüledik. Görevimizi yerine getirmek zorundayız. Sderot'ta tepe noktada bir yerde görüntü alırken üzerimizde çok sayıda roket gelmeye başladı. Demir kubbe çoğunu imha etti. 15-20 metre yakınımıza düştü. Çok korkunçtu. O anları tarif etmek çok zor. O anlar hepimiz açısından korkutucuydu. Verilmiş sadakamız varmış O anın heyecanı içinde roket atıldıktan sonra çınlama ve duyma kaybı yaşadım. Bunun patlamaya bağlı olduğunu öğrendim. Ağzımın o an açık olmasını belirtiler ama bu düşüneceğiniz en son şey oluyor o an. Ağrılarım devam ederse Türkiye'ye döneceğim. Volkan ile yan yanaydık, arkadaşlarımız da görüntü alıyordu. Volkan düşerek fırladı ve pantolonu yırtıldı, dizi kanadı. Ailesi tedirgin olmasın, korkulacak bir şey değil.

Buradan Gazze'ye gidilebilecek bir nokta olsa hiçbirimiz durmayız. 850'nin üzerinde gazeteci var burada. Obüsleri çekebiliyoruz ama düştüğü noktayı çekemiyoruz. Paylaşamayacağımız onlarca görüntü oluyor. Biz bu görüntüleri paylaşmaktan utanıyoruz. Sözün bittiği yerdeyiz. Gazze'nin üzerinden dumanlar eksik olmuyor. Annelerin, yaşlı insanların hayatını kaybettiğini görüyoruz.

Umarım artık dünya sadece güçlünün yanında durmaz. İnsanlık merhamet üzerine kuruludur. Bir insanın merhameti yoksa daha iyi bir dünyayı bulamayız.

Fulya Öztürk ise, bölgedeki gelişmelere ilişkin şunları anlattı:

Burada bir roket saldırısı olduğu zaman sirenler çalıyor. Gazze'de siren, demir kubbe yok. Oradaki arkadaşlarımızdan bazen bağlantıyı kaybediyoruz. Şimdi ben bir yere gidebilirim ama oradaki gazeteci arkadaşlarım bir yere gidemez. Resmi olmayan rakamlara göre 5 bini buldu Gazze'de can kaybı.

"GAZZE'YE GİREMİYORUZ"

Bugün 12. gün, 13 gazeteci hayatını kaybetti Gazze'de. Biz Gazze'ye girmek istiyoruz, ama Gazze'ye girilemiyor da çıkılamıyor da. Her şeyi takip etmeye çalışıyoruz ama bilgi kirliliği de var.
Biz buradan yükselen dumanları görüyoruz. Bir iki kilometre Gazze şeridi buraya. İnanılmaz videolar paylaşılıyor içeriden. Hayatta olanlar paylaşmaya devam ediyor. 7 Ekim'den bu yana yapılan yorumlar, kınamalar vs. Bugün 12. gün ve binlerce insan öldü. Saldırılar hala devam ediyor. Biz gazeteciler olarak bir iki kilometre sınır hattından takip ediyoruz.

"BU GÖRÜNTÜLERİN HEPSİ GERÇEK"

Televizyona veremeyeceğimiz görüntüleri görüyoruz, izliyoruz burada. Bunların hepsi gerçek. İçerideki gazeteci arkadaşlarımız ulaştırıyor. Bu sesi batı izliyor. Türk medyası çok iyi çalışıyor. Tüm arkadaşlarımı kutluyorum. Bu hatta da 1400 kişi hayatını kaybetti. Oradaki acıyı tarif etmeye kelimeler yok. Biden şu an İsrail'de ve İsrail'in yanındayım, hastaneyi karşı tarafın vurduğu kanısındayım gibi ifadeler kullandı.
Vicdan devreye girecek ki barış tesis edilebilsin. Yaralanan bütün meslektaşlarıma geçmiş olsun. Hayatını kaybedenlere de rahmet diliyorum.

ULAŞTIRMA BAKANLIĞI'NDAN GAZETECİLERE DESTEK

Savaş bölgesinde görev yapan gazetecilerin sorunlarına ilişkin paylaşımlar üzerine Ulaştırma Bakanlığı'ndan destek geldi.

Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, çatışma bölgesinde görev yapan gazetecilerin kesintisiz yayın yapabilmeleri için talimat verdi.

Buna göre, gazetecilerin telefonlarına sınırsız ve ücretsiz kullanım hakkı sağlandı.

Bombalar altında haber nöbeti: Türk gazetecilerin bulunduğu bölgeyi hedef aldılar

daha fazla video için