Hapiste ölüp yeniden dirildi! 'Müebbet cezamı çektim, artık serbest bırakın'
90'lı yıllarda işlediği cinayet suçu nedeniyle ömür boyu hapse mahkum edilen Benjamin Schreiber adlı adam hücresinde öldükten sonra yeniden hayata döndürüldü. Ancak bu durum, mahkuma özgürlüğün yolunu açması için bir fırsat verdi.
Derleyen: Mine Bozkurt | ABD'nin Iowa eyaletinde yaşayan Benjamin Schreiber, 1990'ların ortalarında bir adamı kazma sapıyla dövüp öldürüp birinci derece cinayetten hüküm giydi ve müebbet hapis cezası aldı. Cinayeti kurbanın kız arkadaşıyla birlikte ayarlayan Schreiber, ardından cesedi bir karavanın önüne bırakmıştı.
2015'te Iowa'daki hapishanede müebbet cezasını çekerken böbrek taşı sorunu yaşayan Schreiber, acı çekmeye ve böbrek taşları nedeniyle zehirlenmeye başladı. Ardından bilincini kaybeden Screiber, hastaneye kaldırıldı ve burada kalbi kısa bir süreliğine durdu. Tam 5 kez kalbi yeniden çalıştırılan Screiber, en sonunda hayata döndü.
HUKUK MÜCADELESİ BAŞLATTI
Hastanedeki tedavisi tamamlanınca tekrar cezaevine gönderilen Screiber, başına gelenlerin ardından yeni bir hukuk mücadelesi başlattı. Zira kendisinin 'isteği dışında' diriltildiğini savunarak öldüğü anlarda 'müebbet hapis cezasının da bitmiş olduğunu' öne sürmeye başladı.
Mahkumun erken kardeşi, 'Eğer ağrısı varsa ona ağrı kesici verirsiniz. Öbür türlü ölmesine izin vermeniz gerekir' diyerek ağabeyinin isteği dışında hayata döndürüldüğünü savundu.
TEMYİZE GİTTİ
Ancak mahkeme Screiber'ın iddialarının 'ikna edici olmadığını ve temelsiz olduğunu' belirtti. Screiber, bu kararın ardından yılmadı ve davayı Iowa Temyiz Mahkemesi'ne götürdü.
Screiber temyiz mahkemesinde, teknik olarak müebbet hapis cezasını çektiği için 'hukuksuz bir şekilde hapsedildiğini ve derhal serbest bırakılması gerektiğini' savundu. Ancak buradan da Screiber'ın istediği sonuç alınamadı.
Davanın yargıçları en sonunda Screiber aleyhine karar vermeden önce davayı tartıştılar. Yargıç Amanda Potterfield kararlarıyla ilgili olarak şunları söyledi:
Iowa yasalarına göre en ağır cezayı uygulayan bu hükmün, sanıkları her an serbest bırakabilmek için tasarlandığına inanmıyoruz. Mahkumların hapsedilmeleri sırasında uygulanan tıbbi prosedürler hayata döndürülmelerini sağlıyor. Screiber hâlâ yaşıyorsa bu durumda hapiste kalmalı. Gerçekten öldüyse, bu durumda bu itiraz tartışmalıdır.
Screiber, özgürlüğü için hukuk savaşı başlatmış olsa da geçen ay Fort Dodge'daki Unity Point Tıp Merkezinde "doğal sebeplerden" dolayı hayatını kaybetti. Geriye ise ilginç mahkeme talebinin hikâyesi kaldı.