Hollanda'da istifa krizi! Sigrid Kaag, tehditler nedeniyle siyaseti bırakıyor

“İşim aileme zarar veriyor” diyen Kaag, Hollanda'da yeni hükümet kurulana kadar görevine devam edecek.
Kaag, son dönemde Hollanda siyasetinde adından en çok söz ettiren isimlerden biriydi ve ülkenin ilk kadın maliye bakanı olmasının ardından Hollanda'nın ilk kadın başbakanı olmayı umuyordu.

Yaklaşık 34 yıl diplomat olarak çalışan Kaag, son olarak Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreter Yardımcılığı ve BM Lübnan Özel Temsilciliği görevlerinde bulundu. Kaag, BM adına Suriye’deki silahsızlanma misyonunu da yürüten isimdi.

İşi nedeniyle çocukları yurt dışında büyüyen Kaag, 2017 yılında ülkesine dönmeye karar verdi. Liberal sosyal demokrat eğilimli Demokratlar 66 Partisi (D66) saflarında politikaya atılan Kaag, 2017 yılında Dış Ticaret, Kalkınma ve İşbirliği Bakanı oldu.

Daha sonra Dışişleri Bakanlığı’na getirilen Kaag, 2021 yılında D66 lideri seçildi. Kaag, genel başkan olarak katıldığı ilk seçimde ciddi bir başarı elde ederek partisini ikinci sıraya taşıdı.
Dört partili koalisyon hükümetinde daha güçlü bir konuma gelen Kaag, Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı oldu.

Hollanda medyasına göre, “Filistinli bir erkekle evli olması nedeniyle Kaag'ın özel hayatı, dehşet verici bir şekilde, büyüteç altındaydı."

Aşırı sağcı kesim, Kaag’ı eleştirmek için zaman zaman sosyal medyada, onun ve ailesinin eski Filistin lideri Yaser Arafat’la çekilmiş fotoğraflarını yayımladı.

Kaag, Hollanda'daki siyasal ortamı eleştirerek, popülizm ve İslamofobiye karşı çıktı.
Saygın bir diplomat ve siyasetçi olan Kaag’ın özellikle aşırı sağ söylemi hedef alan duruşu, onu hedef haline getirdi. Aşırı sağ ve komplo teorisyenlerinin eleştiri ve tepkileri sosyal medya ile sınırlı kalmadı.

Bir komplo teorisyeninin, elinde yanan bir meşale ile evinin kapısına kadar gelmesi onu oldukça etkiledi.
Hollanda’ya çocukları için yerleşik bir düzen sağlamak amacıyla döndüğünü söyleyen Sigrid Kaag, “Burası onların ülkesi. Sadece Hollanda vatandaşlığına sahipler ama buna rağmen çok çarpık ve yanlış bir bakış açısı ile suçlanıyorlar. Onlara bunu yaşatmak istemiyorum” diye konuştu.

Kaag'a göre, bazı kesimlerden kendisine yönelik tepkilerin nedeni, "kadın düşmanlığı". Hollandalı lider, sosyal iklimde bu düşmanlığın, "boyunlarını dışarı çıkarmaya cesaret eden kadınları" hedef aldığını vurguladı.

'GÜVENLİĞİNDEN ENDİŞE EDİYORUZ'

Sigrid Kaag’ın yetişkin iki kızı, Mayıs ayında bir televizyon röportajında, annelerinin güvenliğinden endişe ettiklerini vurgulayarak artık başka bir iş yapması gerektiğini söylemişti.

Kaag, Kasım ayında yapılacak erken seçimde aday olmayacağını ve D66 liderliğini bırakacağını açıkladı. Siyaseti bırakmanın kendi kararı olduğunu, parti yetkili kurullarının göreve devam etmesini istediklerini söyledi. Ggüvenlik gerekçesiyle siyaseti bırakma kararı ise Hollanda’da geniş yankı buldu. Siyasetçilerin büyük çoğunluğu Kaag’a destek açıklaması yaptı.

Kaag gibi siyaseti bırakma kararı alan Hollanda Başbakanı Mark Rutte, "Cesaretine hayranım ve son yıllardaki iyi işbirliğimiz ve ülkemize olan dizginsiz bağlılığı için ona teşekkür ediyorum" dedi.

Rutte, Kaag'ın son iki kabinede D66 lideri ve bakan olarak Hollanda için "çok şey ifade ettiğine" vurgulayarak "Bunun için kabul edilemeyecek kadar yüksek bir bedel ödemek zorunda kaldı" görüşünü dile getirdi.
İşçi Partisi (PvdA) lideri Attje Kuike, Kaag’ın kararını üzücü olarak değerlendirdi.

Çiftçi Vatandaş Haraketi Partisi (BBB) lideri Caroline van der Plas da, “Kaag’ın kararını anlayabiliyorum. Aile her şeyden önce gelir” yorumunu yaptı.

Hollanda’da koalisyon hükümetini oluşturan dört partiden üçü, erken seçim öncesi yeni lider arayışında.
VVD lideri Başbakan Rutte ve D66 lideri Başbakan Yardımcısı Kaag, siyaseti bırakma kararı alırken, Hıristiyan Demokrat Parti’de (CDA) de Wopke Hoekstra genel başkanlık görevinden ayrılacağını duyurdu. (BBC Türkçe)