Dünyaİngiltere’nin karanlık ‘bekaret testi’ geçmişi: Göçmen kadınlara...

İngiltere’nin karanlık ‘bekaret testi’ geçmişi: Göçmen kadınlara...

Paylaş
İngiltere’nin karanlık ‘bekaret testi’ geçmişi: Göçmen kadınlara...

Birleşik Krallık'ta geçtiğimiz hafta kızlık zarı ameliyatı yasaklandı. Bekaret testi yapmak ise ülkeden geçen sene suç sayıldı. Ancak 1970'li yıllarda İngiltere'nin göçmen kadınlara uyguladığı korkunç prosedür hakkında ise ne yetkililerden bir özür ne de yaptırım uygulandı. O dönemde ülkeye giren göçmen kadınlara zorla uygulanan bekaret testi, birçok istismara göz yumulmasına neden oldu.

Posta.com.tr / Geçen hafta İngiliz hükümeti Sağlık ve Bakım Yasası’yla kızlık zarı ameliyatını ülkede yasaklamıştı. Kasım 2021’de ise bekaret testi kriminal bir suç haline geldi. Akademik dergi BMJ’ye göre, bekaret testi bir tıp uzmanı tarafından kızlık zarının görsel olarak incelenmesini kapsar. Bazense vajinal açılmanın olup olmadığını anlamak için iki parmak testi uygulanır. Ancak araştırmalar gösteriyor ki bir kadının cinsel ilişkiye girip girmediğini belirleyen güvenilir ve doğru bir test yok ve böyle bir test fikri son derece cinsiyetçi. Hatta doktorların inancına göre bu uygulama kadın bedeninin yanlış anlaşılmasına dayanıyor ve modası geçmiş bir ‘saflık’ kavramı. Yasada değişiklik öneren İngiliz Parlamentosu üyesi Richard Holden’ın 2 yıl önce radyoda dinlediği bir hikayede İngiltere’ye gelen göçmen kadınlarına bekaret testi yapıldığını öğrenmesinden sonra kendisinde bir farkındalık oluştu ve bekaret testi ile ameliyat uygulamasının hala devam ettiğini öğrendi.

Haberin Devamı

'BUNUN HALA YAPILDIĞINA İNANAMADIM'

CNN’e konuşan Holden, “Bunun hala yapıldığına ve kimsenin kaldırmadığına inanamadım. Yasayı değiştirmek için kampanya yapmam gerektiğini biliyordum” dedi.

İngiltere’nin karanlık ‘bekaret testi’ geçmişi: Göçmen kadınlara...

İngiliz Parlamentosu üyesi Richard Holden

Bir hükümet sözcüsü ise CNN’e yaptığı açıklamada, değişikliklerin tüm kadınları koruma, bekaret ve kadının cinselliğini çevreleyen yaygın mitleri yıkma taahüdünün kanıtıydı.

BRİTANYA'NIN KARANLIK BEKARET TESTİ GEÇMİŞİ

Önerilen değişiklikler, memnuniyetle karşılanırken, Britanya’nın bekaret testi geçmişi yeniden gündeme geldi.

1970’li yıllarda Birleşik Krallık İçişleri Bakanlığı tarafından görevlendirilen göçmenlik memurları, ülkeye gelen göçmen kadınlara kontrol amaçlı bekaret testi uygulaması yapıyordu ve bakanlık bunun için hiçbir zaman resmi bir özür yayınlamadı.

Haberin Devamı

Birleşik Krallık'taki Hindistan İşçi Derneği direktörü Balraj Purewal, ülkede uygulanan bekaret testi ihlallerini anlattı.

'GÖÇ ODASINDA BİR ŞEY OLMUŞ OLMALI'

24 Ocak 1979’da yardım istemek için Southall Gençlik Hareketi'ne gelen Hintli bir adam, Londra’daki Heathrow Havalimanı'na yeni gelen nişanlısının neden kan kaybettiğini ve travma geçirmiş gibi göründüğünü anlayamadığını ifade etmişti. Genç adam ‘temizlik görüşmesi’ nedeniyle nişanlısının götürüldüğünü, odadan çıktığında ise hiç konuşmadığını söyledi. Purewal'ın kendisine "Göç odasında ona bir şey olmuş olmalı" dediğini hatırlıyor. Bu olaydan birkaç gün sonra iki adam da kadının havaalanından ‘iki parmakla bekaret testinden’ geçtiğini öğrendi.

ÜLKE ÇAPINDA YANKI BULDU, BAKANLIK PARA TEKLİF ETTİ

Bu taciz olayı, gazetelerde yayınlanınca ulusal bir ilgi gördü.

İçişleri Bakanlığı’nın arşiv kayıtlarında, göçmenlik yetkililerinin kadının yaşı ve medeni durumu hakkında yalan söylediğinden şüphelendiği ve bir doktordan iç muayene izni istediğini gösteriyor.

Tacize uğrayan kadının dava açmasını önlemek amacıyla İçişleri Bakanlığı 500 sterlin teklif etti. Önerilen ödemenin kanıtı ise araştırma yapan 2 akademisyen tarafından sonraki yıllarda bulundu.

Haberin Devamı

Kanıtları bulan akademisyenler Evan Smith şunları söylüyor:

Jinekolojik ve diğer beden testleri, Londra’daki Heathrow Havalimanı'nda olduğu gibi, Hindistan, Pakistan ve Bangladesh’teki İngiliz Yüksek Komisyonu tarafından Güney Asyalı kadınlara uygulanıyordu.

İngiltere’nin karanlık ‘bekaret testi’ geçmişi: Göçmen kadınlara...

Heathrow Havalimanı

Smith ayrıca, o zamanki Dışişleri ve Milletler Topluluğu Ofisi'nden 1980 tarihli bir belgenin, 120 ila 140 Güney Asyalı kadının, 1979'a kadar olan on yıl boyunca göçmenlik amacıyla bir tür bedensel muayeneye tabi tutulduğunu tahmin ettiğini ekliyor.

Bu kadınların 73’ü Delhi’de, 10’u Bombay’de 40 ila 60’ı Dakka’da muayeneye maruz kaldı. İslamabad ve Karaçi’dekilerin sayısı ise bilinmiyor.

'İNSANLIK DIŞI VE AŞAĞILAYICI BİR MUAMELE'

Bu müdahalelerin fiziksel ve psikolojik zararları da bağımsız olarak değerlendirildi. 2015 yılında, Bağımsız Adli Tıp Uzmanları Grubu, kızlık zarı muayenelerinin tıbbi olarak güvenilmez olduğu ve klinik veya bilimsel değeri olmadığı sonucuna vardı. Açıklamada şunlara değinildi:

Bu muayeneler doğası gereği ayrımcıdır ve hemen hemen her durumda, zorla yapıldığında önemli fiziksel ve zihinsel acı ile ıstırapla sonuçlanır. Bu nedenle zalimce, insanlık dışı ve aşağılayıcı bir muameleye neden olur.

Haberin Devamı

2018'de çeşitli Birleşmiş Milletler kurumlarının yaptığı ortak açıklamada bekaret testi “insan hakları ihlali” olarak nitelendirildi.

İngiltere’nin karanlık ‘bekaret testi’ geçmişi: Göçmen kadınlara...

'DEVLET TECAVÜZÜ'

Heathrow Havalimanı'nda bekaret testine karşı kampanya yürüten gruplardan biri olan Southall Black Sisters'ın Geçici Direktörü Rahila Gupta, İngiltere’nin göçmenlik politikası hakkında "Asyalı toplulukların ataerkil değerlerini onlara karşı kullanan alaycı bir oyun olduğunu" söylüyor ve ekliyor:

Bir kadının mahremiyetinin en korkunç türden istilası olan bir tür devlet tecavüzü olduğunu söyleyebilirim.

ÖZÜR YOK, YAPTIRIM YOK

İngiliz hükümetinin göçmen kadınlara uyguladığı bekaret testi hakkında giderek artan inceleme ve kınamalar sonrasında, İçişleri Bakanlığı, 1979’da bir bildiri yayınlayarak bekaret testi uygulamasının kullanıldığını kabul etti ve bundan sonra test kontrollerinin durdurulduğunu açıkladı.

Haberin Devamı

Göçmen kadınlara uygulanan bekaret testi uygulamasının durdurulması üzerinden neredeyse 43 yıl geçmiş olmasına rağmen İngiliz hükümetinin yanlış bir şey yaptığını kabul etmediği ve özür dilemediği ifade ediliyor.