Korkunç gerçek 54 yıl sonra ortaya çıktı! Öz kızının anlattıkları şoke etti
54 yıl önce ABD’de iki polis tarafından bulunan sandık, yıllarca çözülemeyecek bir davanın sadece başlangıcıydı. Sandığın içinden çıkan cesedin kimliği yaklaşık 50 yıl sonra ortaya çıkarken talihsiz kadının kızının anlattıkları şoke etti.
Derleyen: Ömer Faruk Ekinci | 1969 yılının ekim ayında ABD’nin Florida eyaletinde bulunan St. Petersburg’da görev yapan 2 polis, yemek için gittikleri balık restorantının arkasında dikkat çekici bir şey buldu. Bu, siyah büyük ve terk edilmiş gibi duran bir sandıktı.
Hemen sandığın içini açan polisler, üzeri parça parça kumaşlarla sarılmış üzerinde plastik torbalar bulunan bir kadın cesedi ile karşı karşıya kaldı. Talihsiz kadını boğarak öldüren erkek kravatı ise hala üzerindeydi.
SANDIK HANIM’IN 50 YIL SONRA İSMİ OLDU
Yıllar boyunca polis ekipleri kadının kimliğine ulaşmaya çalıştı ancak tüm çabalara rağmen bu cesedin kimliği çözülemedi. 50 yıldan fazla bir süre boyunca yetkililer bu olaya ‘Sandık Hanım’ ismini verdi.
Yıllar sonra ise gelişen teknolojiyle bu kadının kimliği sonunda belirlenmişti. Sandık Hanım’ın gerçek kimliği 41 yaşındaki Sylvia June Atherton’du. Arizona’nın Tucson şehrinden gelen Atherton, 4 çocuk annesiydi.
St. Petersburg Polis Departmanı’ndan yapılan açıklamada, Atherton’un cesedinin ilk bulunduğunda facia bir halde olduğunu söylendi. Üzerinde yalnızca yırtık pijama kumaşı vardı ve kafasında birçok yara izi bulunuyordu. Boynunda ise boğularak öldürüldüğü bir erkek kravat duruyordu.
İlk zamanlar polisin elindeki tek ipucu, bölgede yaşayan gençlerin göz tanıklığıydı. Onlar da 2 kişinin kamyonlarıyla yanaşarak bu sandığı kenara fırlatıp yollarına devam etmesiydi ancak bu kadar az bir bilgiyle yetkililer hiçbir şey bulamadı.
DİŞLERİ VE KEMİKLERİ ÇÜRÜDÜĞÜ İÇİN TEST YAPILAMADI
Bu delil yetersizliği yüzünden kimsesizler mezarlığına gömülen Atherton’un mezar taşında ise ABD’de kimliği belirsiz ölülere verilen ‘Jane Doe’ yazıyordu. Atherton 40 yıl boyunca burada yattı. 2010 yılında ise korkunç cinayetin detayları Güney Florida Üniversitesi’nde görevliler tarafından incelenmeye başladığında ortaya çıkmaya başladı.
O yılın şubat ayında ise araştırmacılar, Atherton’un bedenini mezardan çıkarmak için izin aldı ve kadının cesedi üzerinde DNA testi yaptı. Atherton’un dişleri ve kemiklerinden alınan örneklerle test yapmaya çalıştı ancak diş ve kemikler o kadar çürümüştü ki buradan test yapmak neredeyse imkansızdı.
Atherton'ın davasına çeşitli gazeteler, makaleler ve hatta gerçek suç işleyen televizyon programları girdi ancak hiçbir yeni ipucu ortaya çıkmadı.
ORJİNAL OTOPSİDEN PARÇALAR AYDINLATTI
Şimdi ise St. Petersburg Polis Departmanı, Atherton'ın orijinal otopsisinden bir deri ve saç örneği bulduklarını ve bunu Teksas'taki Othram laboratuvarlarına gönderdiklerini duyurdu. Nisan ayında laboratuvar polis departmanıyla temasa geçti ve onlara ‘Sandık Hanım’ın Sylvia June Atherton olduğunu söyledi.
Sandık Hanım’ın ismini öğrenen soğuk vaka dedektifi Wally Pavelski hemen Atherton’un yaşayan akrabalarıyla iletişime geçti. Atherton’un kızı olan Syllen Gates’e ulaşan Pavelski, Gates’in annesi kaybolduğunda 9 yaşında olduğunu söyledi.
Gates’in anlattığına göre, Atherton kocası Stuart Brown ve 5 çocuğu ile birlikte Tucson’dan ayrıldığını anlattı. Hepsi birlikte Chicago’ya tanışmıştı ancak bazı problemler burada da peşlerini bırakmamıştı.
KIZINDAN ŞOKE EDEN AÇIKLAMA
Atherton’un yetişkin çocuğu olan Gary Sullivan, sonunda kendi başına Tucson’a dönmeye karar verdi. Resmi kayıtlara göre Atherton’un kocası Stuart Brown da 1999 yılında Las Vegas’ta hayatını kaybetmişti ve kayıtlarda Atherton ile evliliğiyle ilgili hiçbir belge yoktu. Öte yandan Brown, karısının kaybolduğunu da hiçbir zaman bildirmemişti.
Daha gizemli olan ise polisin Atherton ve kocasıyla Chicago'ya giden diğer çocukların yerlerini bulamamasıydı. Arizona’da babası ile birlikte kalan Gates, yıllardır bir gizem olarak devam eden ‘Sandık Hanım’ ile ilgili hiçbir şey duymadığını ve annesinin St. Petersburg’a gittiğini bilmediğini söyleyerek, “Bu şoke ediciydi. Bizim hiçbir fikrimiz yoktu. Tamamen sıfır” ifadelerini kullandı.
Polis yetkilileri şimdi ise kimliği belirlenen cesedin katilini bulmak için çalışmalarını sürdürüyor. Atherton’un iki çocuğunun ortadan kaybolması dosyası da yeniden açılmış oldu. Şimdiye kadar yetkililer, Atherton’un katilinin kimliğini ve cesedin Florida’ya nasıl geldiğini bulamasa da daha fazla tanığın veya aile üyesinin bu şaşırtıcı davaya daha fazla ışık tutabileceğini umuyor.