Tarihin gerçeklerini böyle çarpıttılar! ABD tarihinin en kara lekesi yıllar sonra ortaya çıktı
1873 yılında, yaklaşık 4 yıl süren iç savaşı kaybeden ABD Konfederasyon güçleri ve onun içerisinden çıkan Ku Klux Klan üyeleri, Louisiana'daki valilik seçimlerini de kaybettikten sonra hükümet binasına bir baskın düzenledi. Büyük bir katliamla sonuçlanan bu baskın, ABD tarihinde bir kara leke olarak kalmayı sürdürüyor.
Derleyen: Ömer Faruk Ekinci | Louisiana eyaletinde bulunan Colfax isimli küçük bir kasabada meydana gelen olayda, üst üste kaybetmeyi hazmedemeyen beyazlardan oluşan bir grup, siyahi Cumhuriyetçiler tarafından korunan adliye binasına baskın düzenledi. Seçimlerin ve oyların konuşulması gereken yerde ise kanlı bir katliam vardı.
SEBEP SİYAHİLERİ KORUMA YASASI MI, BEYAZLARIN İNTİKAMI MI?
Onlarca yıl boyunca Loisiana yerlilerinden başka çok az kişi bu katliam hakkında konuştu. Tarih kitapları ise bu katliam için o dönem yeni çıkan ve siyahilere koruma sağlayan yasayı suçladı.
Peki gerçekte bu vahşi ırkçı saldırının sebebi neydi?
İKİ TARAF DA ZAFER İLAN ETTİ
1872 yılında Louisiana seçmeni, yeni bir vali için seçimlere gitti. Ancak Cumhuriyetçilerin ve Demokratların adayları arasındaki oy farkı çok azdı ve iki taraf da kendileri adına zafer ilan etmişti.
Cumhuriyetçilerin oyu daha fazla olmasına rağmen Demokratlar, silahlı güçleri ile yönetimi ele geçirmeye çalıştı. Dönemin ABD başkanı Ulysses S. Grant, federal askerlere emir vererek bölgede huzurun sağlanmasını istedi. Ancak federal ordu daha olay yerine ulaşamadan Colfax'taki olaylar patlak verdi.
1873 yılının Mart ayının sonlarında Demokrat yetkililer, emirlerindeki silahlı güçlere Colfax Adliye Binasını ele geçirmelerini ve aralarında seçilmiş siyahi yetkililerin de olduğu Cumhuriyetçilerin oraya girmesine izin vermemelerini söyledi.
300 KİŞİYE KARŞI SAVUNMAYA ÇALIŞTILAR
Bunun karşılığında ise siyahilerden oluşan bir grup, adliyenin etrafını sararak Demokratlar'ın binayı ele geçirmesine izin vermemek için nöbete başladı. 13 Nisan'da ise Demokratlar adliyeye gerçekleştirdikleri top atışlarıyla kanlı çatışmaları başlattı.
Çatışmaların başladığı 13 Nisan günü, Colfax Adliyesi'ndeki ırkçı katliamın merkezi oldu. 300'e yakın beyaz Demokrat'ın ele geçirmeye çalıştığı adliyeyi 60'a yakın siyahi korumaya çalışıyordu. Bu beyaz grupların içerisinde ırkçı Ku Klux Klan üyeleri ve eski Konfederasyon askerleri mevcuttu.
ÇATIŞMA ALANININ DIŞINA TAŞTI
Beyaz grubun başındaki isim ise James Hadnot'tı. Kendi adamlarından birinin yanlışlıkla ateşlediği tüfekle yaralanan Hadnot, bunu siyahi tutsakları katletmek için bir fırsat olarak gördü.
Uzun uğraşlar sonucu adliyenin kontrolünü ele geçiren Demokratlar, direnmeyi bırakıp teslim olan siyahilere özgür kalacakları sözü vermişti. Sayıları her geçen dakika azalan siyahiler ise bunu bir fırsat olarak gördü ve teslim olmaya karar verdi. Ancak Demokratlar sözlerinde durmadı ve onlarca insanı orada katletti.
Kanlı katliam kısa süre içerisinde adliyenin sınırlarını aştı. 300 kişilik grubun içerisindekiler Grant Parish bölgesinde yeni özgürlüğüne kavuşmuş siyahileri kafalarına göre öldürmeye başladı.
Olayların sonunda 3 beyaz ölürken, 150'ye yakın siyahi insan canice katledildi. Bunların 50 tanesi ise adliyedeki çatışmaların sona ermesinden sonra öldürülmüştü.
"SİYAHİLERİ TEMİZLEYENLER' KANUNA UYGUN HAREKET ETTİ"
Ülke çapında tüm basın kuruluşları, tüm gazeteler Colfax Katliamı'nı manşetten verdi. Bazı yayın organları ise olayları yumuşaklaştırarak, olayın bir isyan olduğunu söylüyordu. Onların gözünde suçlular ise siyahilerdi.
ABD'nin güneyinde yayınlanan bir gazete, katliamcı beyaz çeteyi temize çıkararak, "Siyahileri temizleyen' vatandaşlar, kanuna uygun olarak ve şerifin emriyle hareket etti" diye ilan etti.
Eyalet ve yerel yetkililer, katilleri yargılamak istemedi. Federal yetkililer ise bu sırada devreye girerek çetenin 97 üyesini tutukladı. Ku Klux Klan yasası ile yargılanan tutukluların çok azı suçlu bulundu. Yüksek mahkeme, federal hükümetin bireyleri siyahilerin anayasal haklarını reddetmekle suçlayamayacağına karar verdi.
KKK GİBİ NEFRET GRUPLARININ ÖNÜNÜ AÇTI
Yüksek Mahkeme kararı, federal hükümetin siyahi Amerikalılara yönelik nefret suçlarıyla mücadele için kullandığı en iyi aracını bitirmiş oldu. Sonrasında, Ku Klux Klan(KKK) gibi nefret gruplarının siyahi komşularına terör estirirken korkacak çok az şeyi vardı.
1950'li yıllarda eyaletler, bir kez daha ırkçı ayrımcılığa (Jim Crow yasaları, Sivil Haklar) karşı mücadele ederken Colfax katliamına dikkat çekmek için bölgeye bir tabela dikti. Ancak bu tabela, yapılan katliamı kutluyordu ve katliamın güneydeki istilanın sona erdirdiğini söylüyordu.
BEYAZLAR İÇİN 'KAHRAMAN' ANITI
Yıllar geçtikçe beyaz güneyliler, Colfax Katliamı'nı, siyahi komşularından çok başka hatırlamaya başladı. Katliamdan onlarca yıl sonra görgü tanığı olan John I. McCain, olay ile ilgili suçu, "tüm beyazları öldürmekle tehdit eden ve kadınlara istemedikleri şeyler yapacağını söyleyen silahlı bir grup zenci"ye attı.
Colfax mezarlığında bulunan bir anıtta ise olaylarda ölen 3 beyaz için "Colfax isyanında beyazların üstünlüğü için hayatını kaybeden kahramanlar" ifadeleri yer aldı.
TARİHİ BÖYLE ÇARPITIP GERÇEKLERİ DEĞİŞTİRDİLER
2000'lerin sonlarına doğru Colfax'ın beyaz sakinleri, katliamın siyahiler sebebiyle çıktığını iddia etmeyi sürdürdü. Bir kişi, yaptığı açıklamada silahlı siyahi bir grubun seçimi kaybetmelerine rağmen adliye binasına silahlı saldırı düzenlediklerini ve olayların bu sebeple çıktığını söyledi.
Suçu siyahi Louisianalılara atan beyazlar, tarihin gerçeklerini çarpıtmıştı. Colfax Katliamı, manşetlerden silinmesi kısa sürse de geniş kapsamlı sonuçlar ortaya koydu. Yüksek Mahkeme, Ku Klux Klan Yasalarını baltalayarak, siyahilerin yeniden yapılanma kapılarını kapattı. Bu kararla uzun yıllar boyunca ırkçı terörizm tüm şiddetiyle devam edecekti.
2021 yılına geldiğimizde ise Colfax adliye binasının dışındaki tabela kaldırdı.