Ayakkabı tamircisi en yoğun dönemini yaşıyor
Ayakkabı tamircileri tıpkı terziler gibi son dönemde tarihin en yoğun günlerini yaşıyor. Çünkü fiyat artışları nedeniyle ayakkabısını yenilemek yerine tamirata getirenlerin sayısı bir hayli artmış. İstanbul Ayakkabıcılar Esnaf ve Sanatkarları Odası Başkanı Mehmet Karaman, “Daha önce ufak hasarlar nedeniyle çöpe atılıyordu. Şimdi şartlar değişti. Tamiri mümkün olmayan ayakkabılar bile, ayakkabıcılara getiriliyor” dedi.
HÜLYA ÇAYLAK
TÜKETİCİ ARTIK DAHA DİKKATLİ
Son dönemde kendini hissettiren enflasyon vatandaşın da bütçesine göre önlem almasına neden oldu. Bu kapsamda özellikle daha önce fiyatı ucuz olduğu için ‘kullan at’ gibi tüketici davranışları, ‘tamir ettir kullan’ şeklinde evrildi. Bu durum özellikle kıyafet ve ayakkabılarda kendini gösterdi. Nitekim, terziler son dönemde tamirat ve tadilat nedeniyle hummalı bir çalışma yürütüyor. Aynı yoğunluk ayakkabı sektöründe de yaşanıyor. Ortalama bir ayakkabı fiyatının 3-4 bin liralara ulaşması nedeniyle tüketiciler, kullandıkları ayakkabının ömrünü uzatmak için tamiratı tercih ediyor.
TAMİRAT İÇİN SIRAYA GİRDİLER
Yaşanan durumu sektör temsilcileri de onaylıyor. İstanbul’da 350 kadar ayakkabı tamircisi olduğunu ve bunların şu anda en yoğun dönemini yaşadığını ifade eden İstanbul Ayakkabıcılar Esnaf ve Sanatkarları Odası Başkanı Mehmet Karaman, “Elbisede ve ayakkabıda yama dönemi aslında 2 sene önce başladı. Bundan önce en ufak hasarda elbiselerimizi ve ayakkabılarımızı atıyorduk ama ekonomik nedenlerden dolayı şimdi şartlar değişti. Tamiri mümkün olmayan ayakkabılar bile, ayakkabıcılara getiriliyor” dedi.
TASARIMA BÜTÇE YOK
Tasarım konusunda da Türkiye’nin kendini yenileyecek, geliştirecek temellerden yoksun kaldığını anlatan Karaman, şöyle konuştu: “Bu ekonomik şartlarda firmalar, tasarıma yönelik bütçe ayıramıyor. Tasarım ve moda unsurlarının ön planda olduğu sektörde, ayakkabıcılık eğitimi veren meslek okulu, yüksek okul ve eğitim kurumları sayısı yetersiz kalıyor. Bu nedenle firmalar yerli değil yabancı tasarımcıların ürünlerini kullanıyor. Yabancı tasarımcılar genellikle, İtalya başta olmak üzere İspanya ve Fransa gibi ülkelerin tasarımcıları oluyor. Milli servetimiz bu yüzden başka ülkelere kaçıyor.”
600 BİN KİŞİLİK SEKTÖRÜN SORUNLARI DA VAR
Ayakkabı tamircileri bahar aylarını yaşarken ayakkabı üreticileri ise bir hayli dertli. Türkiye’de ayakkabı üreten 10 bin civarında kayıtlı esnaf var. Türkiye çapında ayakkabı sektöründe 350 bin kişi istihdam ediliyor. 20 bini büyük firmalar tarafından sağlanırken, geri kalanlar ise küçük işletmelerde çalışıyor. Ayakkabı sektörünün beslediği ve desteklediği birçok yan sanayi kolu da var. Tüm bunlar ele alındığında 600 bin kişi ayakkabı sektörü vesilesiyle ekmek yiyor. Ancak sektör temsilcilerine göre, kayıt dışı işletmelerin sayısı sektördeki rekabete zarar verecek boyuta ulaşmış.
EĞİTİLMİŞ İŞGÜCÜ TALEBİ
“Pek çok sektörde olduğu gibi eğitilmiş işgücüne ihtiyaç duyuyoruz” diyen Mehmet Karaman, şöyle devam etti: “Ancak mevcut yapı bu ihtiyacı karşılamıyor. İstanbul gibi bir şehirde ayakkabıcılık sektörüne eleman yetiştiren sadece 3 tane okul var. Okul ve sektör temsilcileri bir araya getirilmeli, meslek lisesinde sadece tasarım sınıfı değil, sayacalık, finisaj, modelci gibi bölümler de açılmalı. Mevcut okulların teknolojik altyapısı da güncellenmeli.”
SAHTE VE TAKLİT ÜRÜNLER
Sahte markaların üretimi noktasında Türkiye’nin üs konumuna geldiğini ifade eden Mehmet Karaman, “Sahte, taklit ürünler yapanlar da bu kayıt dışı çalışan işletmeler. Ülke ekonomisine verdikleri zarar 30-35 milyar TL civarında. Maliye Bakanlığı’nın vergide adaleti sağlamak amacıyla başlattığı çalışmalarda, özellikle kayıt dışı ile mücadeleye de önemli bir yer vermesini bekliyoruz” dedi.
ARA ELEMAN SORUNU SÜRÜYOR
Sektörde çalışanların öğrenim durumunu da anlatan Karaman, “Yüzde 50’si ilkokul, yüzde 25’i ortaokul, yüzde 22’si lise, yüzde 3‘ü yüksek öğrenim mezunu. İmalat sektöründe, çırak ve ara eleman sorunu son yıllarda had safhaya ulaştı. Öyle ki, sektördeki çarklar eleman eksikliği yüzünden durma noktasına geldi. Meslek okullu iş gücü sistemi Türkiye’de yeni oluşmaya başladı. Sektörde, sanayileşme sürecinin tamamlanması ancak ara teknik eleman eksikliğinin tamamlanmasıyla mümkün olabilir” diye konuştu.
MALİYET ARTTI ÜRETİM KAPASİTESİ DÜŞTÜ İTHALATA YÖNELDİ
* Türkiye’de ayakkabı üretiminde İstanbul, İzmir, Gaziantep, Konya ve Hatay’ın başı çektiğini anlatan Karaman, şöyle konuştu: “Deprem nedeniyle Hatay’da üretim sıfıra düşse de, sektördeki paydaşlar tarafından Hatay’daki işletmeler tekrar ayağa kaldırılmaya çalışılıyor. 2022 yılında 1 milyar 300 milyon dolar ile ihracat rekoru kırmıştık. Bugün ihracatımız yüzde 45 geriledi. Dolar endeksinden bakıldığında, Avrupa’nın en pahalı ayakkabı üreten ülkesi konumuna geldik. Büyük firmalar ithalata yöneldi. Piyasada şu an ithal ayakkabı sayısı yerli ayakkabı sayısından fazla.”
* Ayakkabıcılık sektörünün çok zorlu koşullarda ayakta kalmaya çalıştığını belirten Karaman, şöyle devam etti: “Esnafın sermayesi kısıtlı. Uygun koşullarda krediye ulaşmada engelleri aşamıyor. Pek çok işyeri kendi öz sermayesi ile dükkanını ayakta tutmaya çalışıyor. Büyümek, istihdamı artırmak isteyen firmalara destek sağlanmalı. Maliyetlerin artması üretim kapasitesini de düşürdü. Atölyelerinde iki makine çalıştıran firmalar, makine sayısını 1’e düşürmek zorunda kaldı. Ayrıca ayakkabıcılık kullanılan hammaddelerin yüzde 70’i yurtdışından geliyor.”
- Yenidoğan çetesi davasında dikkat çeken itiraf! 'Fırat Sarı'ya hasta yönlendirip para aldım'
- İstanbul'da şehre inen kurt köpeklerle oynadı
- Cumhurbaşkanı Erdoğan: Enerjide hedef tam bağımsız Türkiye!
- Bakan Göktaş: Şehit öğretmenlerimizin hatıraları gelecek nesillere aktarılacak
- Genç balerin Eylül Sıla odasında ölü bulundu, geriye soru işaretleri kaldı! Acılı baba ilk kez konuştu