Emekli zammı ne kadar olacak? Memur maaşı ne kadar olacak? Canlı yayında flaş açıklama
Memur ve emekli vatandaşlar, maaş zammı için 3 Ocak tarihinde açıklanacak enflasyon rakamlarına odaklandı. Aralık ayı enflasyon rakamları 3 Ocak Pazartesi günü saat 10.00'da açıklanacak. Memur ve emeklisine yılın ilk yarısında verilecek maaş zammı belli olacak. Değişik rakamlar ve beklentiler var diyen Prof. Dr. Sefer Şener, 'Asgari ücretteki gibi bir artış için memurlarımızı bir beklentiye sokmayalım.' dedi. Enflasyon ne kadar olacak? Döviz kurları dengeye oturuyor diyebilir miyiz? İşte Şenel'in açıklamaları...
Memur ve memur emeklisi 2022 yılında ne kadar zam yapılacağını merak ediyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Sefer Şener, "Şöyle söyleyelim net bir rakam vermeyelim ama gördüğümüz kadarıyla Türkiye yıl sonu enflasyon rakamını kasım ayında açıklanan 21.30’un üzerinde tamamlamış olacaktır. Yüzde 23-25 aralığında tamamlayacak. Asgari ücretteki gibi bir artış için memurlarımızı bir beklentiye sokmayalım. Zam artı enflasyon farkı diyoruz. İlk 6 ay için yüzde 5 zam zaten verildi. Bu yüzde 5’in üzerine gelecek enflasyon farkının ne kadar geleceğini konuşmaya başladık." ifadelerini kullandı.
Memur ve emekli vatandaşlar 3 Ocak tarihinde açıklanacak enflasyon rakamlarına odaklandı. Kritik enflasyon verisiyle birlikte memur ve emeklilere yapılacak maaş zammı netleşecek. Konuyla ilgili CNN Türk canlı yayınında açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Sefer Şener şu ifadeleri kullandı:
3 Ocak’ta enflasyon rakamları açıklanacak. Hükümet asgari ücret konusunda iyi bir sınav verdi. Aynı beklenti memur ve memur emeklileri için de oluşmaya başladı. Son açıklanan kasım enflasyonu 21.30 seviyesindeydi. Merkez Bankası’nın enflasyon hedefi 22-23 seviyelerine çıktı. Öngörülen seviyeye kadar hükümet artış yapacaksa böyle bir beklenti içerisinde girildi. İlk 6 ay için yüzde 5 artı enflasyon farkı. İkinci 6 ay için yüzde 7 artı enflasyon farkı zaten söylenmişti.
"AYIN 15'İNE KADAR..."
Son 6 aylık döneme ilişkin enflasyon verisinin ne geleceği önemlidir. Yüzde 10 mu gelecek, 13 mü gelecek değişik rakamlar ve beklentiler var. Ancak bu piyasanın beklentileri doğrultusunda dahi gelse yada çok az altında dahi gelse mutlak suretle ayın 15’ine kadar hükümet memurlarla ilave artış konusunda görüşme yapacaktır şeklinde toplum beklenti içerisine girmiş durumdadır.
Enflasyon oranının ne çıkacağı yıl sonu enflasyonunun hangi rakam çıkacağı önem arz etmeye başladı. Beklentilerin üzerinde rakam gelirse piyasalarda o zaman biz ocak ayının 15’ine kadar memurlarda da böyle bir artışı görebileceğiz. Asgari ücretteki gibi bir artış için memurlarımızı bir beklentiye sokmayalım. Zam artı enflasyon farkı diyoruz. İlk 6 ay için yüzde 5 zam zaten verildi. Bu yüzde 5’in üzerine gelecek enflasyon farkının ne kadar geleceğini konuşmaya başladık.
Hem sayın bakanın açıklamalarından hem de toplumun beklentilerinden anladığımız kadarıyla yüzde 5’in üzerinde ilave yapılacağı öngörülüyor. Enflasyondaki artıştan en az şekilde etkilenecek şekilde bir artış yapılmazsa bu memurlara yönelikte bir beklentiye dönüşmüş durumdadır.
"MEMUR VE MEMUR EMEKLİSİNİ RAHATLATACAKTIR"
Enflasyon oranının üzerine gelecek her artış asgari ücretliyi ve memur ve memur emeklisini rahatlatacaktır. Hükümette olumlu ve ılımlı bakıyor. Bütçe dengeleri vs göz önüne alınacak enflasyonun nereye gideceği de bundan sonraki süreçte göz önüne alınacak ve bu zamlar tekrardan gözden geçirilip yeniden yapılacaktır. Memur ve memur emeklilerinin de enflasyona ezdirilmeyecek şekilde bir ortalama artışta bulunulacağını gösteriyor.
ENFLASYON NE OLACAK?
Bizlerin yaptığı hesaplar da var. Şöyle söyleyelim net bir rakam vermeyelim ama gördüğümüz kadarıyla Türkiye yıl sonu enflasyon rakamını kasım ayında açıklanan 21.30’un üzerinde tamamlamış olacaktır. Yüzde 23-25 aralığında tamamlayacak. Buradaki beklenti şuradan kaynaklanıyor enflasyon kalemleri hesaplanırken gıdanın payı yüzde 25 oradaki rakamları da düşündüğümüzde diğer taşıtlardaki enerji fiyatlarındaki ivmelenmeyi düşündüğümüzde bu rakamları tahmini olarak elde ediyoruz.
"MERKEZ BANKASI KANALIYLA FARKI SİZE ÖDEMİŞ OLACAK"
Sayın bakanın söylediği rakamlar pozitif algılanacak bir durumdur. Amaç özellikle yabancı paradan dolar, euro, sterlin hangisiyle bunda amaç TL’ye çevirmektir. İlk gecede 10 milyar TL’ye yakın bir çözülme olmuştu. Oranlar belli oldukça hangi faiz oranları uygulanacağı belli oldukça çözülme devam etti. Şuan rakamı sayın bakan söyledi 38 milyar TL’nin üzerine çıktı.
Çözülmenin oranından gördüğümüz kadarıyla vatandaşın kafasında oturmuş durumdadır. Buradaki çözülmeyi de belli zamana yaymak gerekiyor. Hemen açıklandığı zaman vadesiz kısımlarda çözülme yaşandı ama vadeli kısımlar da var hesaplarda. İlerleyen aşamalarda ocak ayının ortalarına doğru bu rakamın daha da artmasını bekliyoruz.
Siz TL’ye yatırım yaparsanız döviz hesaplarından çözülme gerçekleşirse döviz artarsa bile devlet hem Hazine kanalıyla hem Merkez Bankası kanalıyla farkı size ödemiş olacak. Burada kafa karışıklığına mahal verecek en ufak bir durum kalmadı.
"RAKAMLAR DAHA ÜST SEVİYEYE ÇIKACAK"
Ben buradaki rakamların daha üst seviyeye çıkacağını düşünüyorum. Dün Merkez Bankası zorunlu karşılık oranlarında da değişikliğe gitti. Merkez Bankası şunu yaptı bu ödenecek paralara bankaların zorunlu karşılık oranını sıfırladı. Bankalar bundan sonraki süreçte çözülmeyi hızlandırmak amacıyla daha çok TL mevduat toplayacaklar. Topladıkları TL mevduata karşılık ayırmayacaklar bunların tamamını krediye çevirebilecek ve vatandaşın kullanımına açabilecek. Böylelikle piyasadaki kredi hacmi genişlemiş olacak. Bu tür enstrümanlar arttığı sürece o zaman biz şunu söyleyebiliyoruz. Hazine Bakanı açıkladı 40 milyar TL’ye ulaştı ama bunun ilerleyen aşamalarda 80-100 milyar TL’ye çıkması mümkündür.
Burada hem bankalar karlı çıkmış oluyor hem de piyasada tahminin altında bir TL faizle mevduat toplayarak. Burada hükümet de yapı olarak karlı çıkıyor. Burada en karlı kesim TL mevduata yönelen vatandaş olacak. Hem faiz veriyor hem de dövizdeki artışı veriyor. Bu çözülme devam ederse dövizdeki aşağı yönlü ivmelenme de devam edecek bu aynı zamanda fiyatların geri gelmesi ve enflasyonun düşmesi demektir. Vatandaş buradan karlı olarak ayrılmış gözüküyor.
KURDAKİ DÜŞÜŞ ETİKETLERE YANSIYACAK MI?
Kurdaki artışlarla birlikte yoğun olarak toplum kesimi, üreticiden tüketiciye toptancıdan diğer unsurlara fiyatlara ani olarak yansıtıldı bunlar. Dövizdeki artış vatandaşa ilk etapta yansıdı. Bu fiyat yansıması enflasyonu yukarı yönlü taşımış oldu. Beklenti şuna döndü. Fiyatlar arttığında zam olarak vatandaşa yansıyor ise vatandaşın doğal beklentisi dövizdeki fiyatlar düşünce bunların geri çekilmesidir. Biz buna teknik olarak fiyat yapışkanlığı diyoruz. Fiyat yükseldikten sonra bunu aşağı yönde taşımak zor bir olaydır.
Kur artışlarıyla birlikte sürekli mücadele yapılıyor. Bundan sonraki süreçte de bu mücadelenin devam edeceğini görüyoruz. Döviz düştüğünde otomatik olarak fiyatlara yansıtılması. Hükümetin çabaları zincir marketler de dahil bazı ürünlerde yüzde 30’lar avaran indirimlere gidilmeye başladı. Ham madde fiyatlarında indirim yavaş yavaş geliyor. Dövizdeki hızlı yükseliş anında fiyatlara yansıtıldığında geri geliş söz konusu olduğunda hızlı bir şekilde yansıtılmıyor.
TAŞIT FİYATLARINDA GERİ ÇEKİLME
Hükümetin bunları denetlemesi kısa ve orta vadede çözüm getiriyor. En azından bunun ceza yöntemiyle olsun bir etkisinin olduğunu nispi olarak fiyatlarda bir geri çekilmenin olduğunu görüyoruz. Taşıt fiyatlarında da yüzde 20-25’e yakın geri çekilme oldu. Burada 83 milyonun faydası için yapılmaya çalışılan bir iş var. Vatandaşların da topyekün mücadele için destek olmaları gerekiyor. TOBB’dan MÜSİAD’a kadar iş dünyası ve vatandaşların fiyatlardaki aşağı yönlü ivmelenmeye destek olması gerekiyor."
- Bakan Uraloğlu'ndan 'İyidere Lojistik Limanı' açıklaması: Stratejik bir üsse dönüşecek
- Erdoğan'dan Özgür Özel ve İmamoğlu'na suç duyurusu ve tazminat davası
- Adalet Bakanı Tunç'tan 'Yenidoğan Çetesi' savcısı için açıklama: Haberler gerçek dışı
- Sıcaklıklar düşüyor kış geliyor! Meteoroloji uyardı, Orhan Şen tarih verdi: Kar geliyor
- Dünyanın en pahalı baharatının hasadı Eskişehir'de başladı!