EYT'de eksik günü olanlar dahil herkesi ilgilendiriyor! Mahkemelerde yeni dönem
Emeklilikte yaşa takılanlar merakla Aralık ayında düzenlemenin TBMM’ye geleceği günü bekliyor. EYT için gün sayan kişiler için Yargıtay’dan bir müjde geldi. Avukat Cansen Erdoğan ve Vergi Uzmanı Muhammet Bayram prim gün sayısı eksik olan kişilere ilişkin yeni düzenlemeyi ve borçlanma sürecini anlattı
İpek Alemdar Göde/ Posta.com.tr- Bir kasaba belediyesinde alt işverenler değişmesine rağmen 2 sene aralıksız çalıştığını belirten temizlik işçisi, 1 yıllık sigorta primlerinin yatırılmadığı gerekçesiyle İş Mahkemesi'nde tespit davası açtı. Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) bildirilmeyen ve prim ödenmeyen hizmetlerinin tespitine karar verilmesini talep ederek hem belediye hem de temizlik şirketine dava açtı. Yargıtay konu hakkında “Sigortalılık başlangıç tarihi ve hizmet tespitine yönelik davaların kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu sebeple özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi icap eder. Yargıtay tarafından yerleşmiş içtihadı gereği olduğundan kamu düzenini ilgilendiren hizmet tespiti davalarında, hâkimin özel bir duyarlılık göstererek delilleri kendiliğinden toplaması ve sonucuna göre karar vermesi gerekir” kararını verdi.
EYT'LİLER İÇİN UMUT OLDU
Alınan bu karar ise prim gün sayısı eksik olan kişilerin emekli olabilmesi için bir ümit niteliğini taşıyor. Avukat Cansen Erdoğan hizmet tespit davalarında değişen bu süreç hakkında “Yargıtay’ın almış olduğu bu karar dikkatle irdelenmesi gereken çok önemli bir karar. Emeklilikte sigortalılık süresi önem taşıyor. Burada da sigortalılık süresinin ispat edilmesi gerekiyor. Hizmet tespit davalarında davayı açan kişi savını ispat etmekle hükümlü. Ancak bu son alınan Yargıtay kararında ispat hükümlülüğü hakime de tanıyarak tam geniş yetki hakkı vermiş oluyor. Anayasa ile güvence altına alınan sosyal güvenlik hakkı kişinin vazgeçemeyeceği ve devredemeyeceği bir hak. Sosyal güvenlik hakkı dediğimiz bu hak ise çalışma parametresini oluşturan en önemli hak. Dolayısıyla bu hizmetin ne kadar süre ile olduğu ve aşamaları çok önemli. Çünkü bu hizmet süresine dair sigortalılık süreci işliyor. Bu hizmetin ne kadar sürede verildiği, hangi yıllar arasında verildiği, sigorta primlerinin ne kadar süre içinde ne kadar yatırıldığı, bunların oluşturulması ve kanun bazında tespit edilmesi bakımından hizmet tespit davaları başlığı altında davalar öngörülmüş” dedi.
DELİLLERİ MAHKEME DE TOPLAYACAK
İşveren tarafından yatırılmayan ve eksik prim gün sayısı olan kişilerin yapması gereken işlemler anlatan avukat Erdoğan, “Hizmet tespiti davaları iş veren tarafından çalışılan günler bildirilmemişse ya da eksik bildirilmişse ya da hizmet edilen süre SGK tarafından tespit edilemediyse bu hizmet tespit davaları açılabiliyor. Burada davanın ana konusu belirsiz çalışma süresinin saptanması. Çünkü bu belirsiz sürenin belirli olmamasından dolayı sigorta primine ve daha sonrasında işçi emeklilik hakkına haiz olamıyor. Bu hizmet tespit davalarının hukuki dayanağı 5510 sayılı kanun. 5510 sayılı kanunu 86. Maddesinde hukuki dayanak bulunuyor. Normalde bu tür davalarda ispat hükümlülüğü davayı açan kişide. Yargıtay’ın aldığı bu kararda bunun bir kamu davası olduğunu belirtmesi üzerine burada hakime tam teşekküllü bir yetki verilmiş. Normal şartlarda davacıya ait sigorta sicil dosyası tespit için kullanılabileceği gibi tanık beyanı da ispata yönelik delillerden. Bu hizmet tespit davaları kamu düzenine ilişkin olduğu için mahkeme tarafında res’en incelemeye tabi. Davalı ve davacıların bildirdiği deliller dışında mahkeme tarafından da deliller toplanabilecek. Bununla ilgili olarak aynı dönemde o iş yerinde çalışan bordroları bulunan kişiler de kamu tanığı sıfatı ile dinlenebilecek” ifadelerini kullandı.
Hizmet gerçekleştiyse işçinin priminin ödenmesi gerektiğini ifade eden Cansen Erdoğan, “Yargıtay’ın kasaba belediyesinde çalışan temizlik işçisine ilişkin kararında alt işverenler değişse de belediye değişmiyor. Nihayetinde belediyeye hizmet veren bir çalışan. Bazı boşluklardan dolayı sigorta hizmeti yatırılmamış. Genel Kurul kararında bu hizmetlerin belediyelerin esas hizmetleri arasında yer aldığı belirtilmiş. Yani belediye bunu yapmak zorundadır. O dönem hizmet gerçekleşmiş. Buna ilişkin o döneme ait sigorta primi yatmamışsa bunun sorumluluğu alt işveren şirketin ve belediyeye aittir. Bu süredeki çalışmaların hakkının işçiye verilmesi gerekir. Dolayısıyla bu hizmet, iş gerçekleşmişse işçi o süreçte sigortalı sayılmalıdır” dedi.
EYT’DE MERAKLA BEKLENEN SÜREÇ
EYT kapsamında ilk etapta 1 buçuk milyon kişinin emekli olacağını ifade eden Vergi Uzmanı Muhammet Bayram, “Emeklilikte Yaşa Takılanlar kapsamında Bakan Vedat Bilgin’in açıklamış olduğu üzere ve bizim de defalarca söylediğimiz üzere ilk etapta 1 buçuk milyon kişi emekli olacak. Kademeli bir şekilde prim gün sayılarını tamamlayanlar, sigortalılık süresini tamamlayanlar burada emekli olabilecekler. Sigortalılık süresi olarak 8 Eylül 1999 tarihinde bile işe başlayanlar bir kadın sigortalılık süresini tamamlamış oluyor. Bununla beraber erkekler 25 yıllık sigortalılık süresini tamamlaması için 8 Eylül 1999 tarihinde işe başladıysa 8 Eylül 2024 tarihinde emeklilik hakkını kazanacaklar. Bu yüzden kademli bir emeklilik söz konusu. Bununla beraber emeklilik pirimi ile alakalı 5 bin prim gününün tamamlanması gerekiyor. Buna ilişkin vatandaşlarımızın e-devletten SGK uygulamasına giriş yaparak ‘Ben ne zaman emekli olacağım?’ diye sorgulatması gerekiyor. Bu kapsamında hangi iş yerinde çalıştıysa buna ilişkin bilgiler mevcut. Burada eğer bir eksiklik varsa öncelikle o iş yerine gidip sigortalılığının saydırılmasına ilişkin müracaatta bulunması gerekiyor.
Eğer işveren bunu kabul etmezse yasal hak olarak hizmet tespit davası açılıyor. Yargıtay’ın son vermiş olduğu karara göre bir kamu davası olduğunu, bir iş davası olmadığına ilişkin kararını verdi. Bu da emekli olmak isteyen vatandaşlarımız için olumlu bir gelişme. Vatandaşlarımız bu kapsamda hizmet tespit davası açarak bir kamu davası gördürerek emeklilik yollarını açabilirler. İlgili kuruma başvurmak zorunda kalmazlar. Ama tabi bu yasal bir süreç ve uzun bir süresi var. Bununla beraber eğer vatandaşlarımız 5 bin prim gün sayısında daha az prim sayısı varsa kanunen borçlanma kriterlerine hareket edebilirler. Örneğin yasa çıktığında 4 bin prim gün sayısı olan kişi bin günlük prim sayısını borçlanamaz” dedi.
KİMLER BORÇLANMA KAPSAMINDA
Emeklilik için gerekli borçlanma istisnalarına ilişkin açıklama yapan Bayram, “Borçlanma konusunda istisnalar arasında erkekler için öncelik askerlik, (Askerlik borçlanması kapsamında borçlanma yapılırsa bu süre geriye çekilmiş oluyor. Yani kişinin 8 Eylül 1999 tarihine kadar sigorta girişi olmasa dahi daha sonrasında askerliğe başvurduysa 18 aylık bir askerlik yaptıysa sigortalılık süresi geri çekilebilir. Bu sayede EYT kapsamında emekli olabilir) kadınlar için de doğum borçlanması söz konusu. Her çocuk için 2 yıl, 3 çocuk için toplam 2 bin 160 gün borçlanabiliyor. Burada kadının sigorta başlangıç tarihinin 8 Eylül 1999 tarihi öncesi olması gerekiyor. Bu 2 bin 160 gün içinde herhangi bir sigorta priminin yatırılmaması gerekiyor. Yani çalışılmayan o sürede kadınların borçlanarak emekli olabilmesi.
Diğer istisnaya tabi unsular ise avukat stajyerleri borçlanmaları, yurt dışı borçlanmaları, memurların ücretsiz izin kapsamında geçirdikleri süreleri borçlanmaları, sözleşmeli süreli personellerin arada kalan çalışmadığı günlerin borçlanması, tutuklu ve hükümlülerin daha sonrasında suçsuz olduğu ortaya çıkarsa bu arada geçen sürenin borçlanması, siyasi olarak görevden istifa edip daha sonra görevine devam eden kişilerin burada geçen sürenin borçlanması ve yurt dışında tıpta uzmanlık için eğitim alanların bu süreleri borçlanması gibi durumlar söz konusu” ifadelerini kullandı.
YILBAŞINDA ÖDENECEK MİKTAR DEĞİŞECEK
Borçlanma tutarlarının yılbaşında asgari ücrete gelecek zam ile orantılı olarak değişeceğini ifade eden Bayram, “Borçlanma tutarları asgari ücretin seviyesine göre belirleniyor. Buna ilişkin borçlanmalar yapılacaksa yıl bitmeden yapılmalı. 1 Ocak 2023 itibari ile asgari ücret artacak. Yüzde 40-45 arasında bir artış konuşuluyor. Şu an günlük 69 TL’den başlayan borçlanmalar yılbaşı itibari ile artacak. Örneğin şu an 100 TL’ye borçlanılıyorsa yeni yılda günlük 140-145 TL’den borçlanma söz konusu olacak. O yüzden vatandaşlarımızın eksik prim gün sayılarını tespit etmeleri ve eğer sağlıyorlarsa borçlanmalarını kullanmaları lazım. EYT yasası Aralık ayı itibari ile TBMM’ye gelecek. EYT’nin diğer mağduriyetlerin de önüne geçmesi gerekiyor. EYT çıkarken diğer mağduriyetlerin giderilmesi lazım. Hizmet tespit davası sonuçlanmayan kişiler EYT’den yararlanamazlar. Mutlak surette mahkemenin sonuçlanması gerekiyor. Henüz başvurmayan kişilerin de ellerini çabuk tutup borçlanma hakkından faydalanmaları gerekiyor” şeklinde konuştu.
- Gelir vergisi tevkifat oranı yüzde 10'dan yüzde 15'e çıkarıldı
- İstanbul Avcılar'da korkutan deprem
- Lapa lapa kar yağışları ve gök gürültülü sağanaklar geliyor! Meteoroloji son hava durumu raporu ile illeri uyardı
- Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yeni anayasa geç kalmış bir ihtiyaç
- Bakan Tunç: Anayasamızın maddeleri arasındaki çelişkiler birtakım problemlere yol açıyor