Güzellikte kırmızı ruj etkisi: 150 milyar lira
Güzellik sektörünün krizlerden büyüyerek çıkan bir sektör olduğuna dikkat çeken L’Oreal Türkiye Ülke Genel Müdürü Sinem Sandıkçı Gökçen, “Çünkü ‘Kırmızı Ruj’ etkisi denilen bir şey var. Yani insanlar ev ve araba alamadığında kendini mutlu etmek için ‘Kendime iyi gelen bir parfüm alayım’, ‘Cildime iyi bakayım’ vs gibi küçük mutluluklar arıyor” dedi. Gökçen, 2023’ü 85 milyar lirayla kapatan Türkiye güzellik pazarının bu yıl 150 milyar liraya çıkacağını söyledi.
BİLAL EMİN TURAN
Türkiye güzellik pazarı sadece pandemide daraldı. İnsanlar sosyalleşmeyi bıraktığı için parfüm ve makyaj azaldı. Ancak sonrasında sektör katlanarak büyümesine devam etti. Turistlerin harcamaları, sağlık turizminin etkisi Türkiye’de sektörün büyümesini destekledi. Diğer yandan Türkiye’nin genç nüfusu, kozmetik ürünlerinin kullanım yaşının düşmesi, sosyal medyanın çok fazla kullanımı da güzellik sektörünün itici güçlerinden biri oldu. Sektörün en büyük derdi ise sahte ürünler.
KÜÇÜK MUTLULUKLAR ARANIYOR
Güzellik pazarındaki son durumu, rakamları, trendleri özetle akla gelen tüm detayları L’Oreal Türkiye Ülke Genel Müdürü Sinem Sandıkçı Gökçen’le konuştuk. Sektörün krizlerden büyüyerek çıktığını vurgulayan Gökçen, “Kırmızı Ruj’ etkisi denilen bir şey var. Yani insanlara mutluluk veren bir etkiden söz ediyoruz. İnsanlar ekonomik nedenlerle ev, araba alamadığında veya tatile gidemediğinde kişisel bakım (kozmetik, güzellik) gibi küçük mutluluklar arıyor” diye konuştu.
ADETSEL BÜYÜME YÜZDE 15
Türkiye güzellik pazarının değersel büyüklüğünün geçen yıl 85 milyar liraya ulaştığına işaret eden Gökçen, “Bu yıl pazarın 150 milyar lira olması öngörülüyor. Bu değersel artışta enflasyon da etkili. Pazar sadece değerde değil adette de büyüyor. Yüzde 12-15 civarında bir adet büyümesi söz konusu. Dünya güzellik pazarı ise yüzde 7 civarında büyüyor. Dünyada yıllık kişi başı güzellik harcaması 20 Euro. Türkiye’de bu rakam 35 Euro (yaklaşık 1.300 lira). Avrupa’da ise 70 Euro” dedi.
ÜRÜN KULLANIM YAŞI DÜŞÜYOR
Pazarın büyümesinde güzelliğe olan ilginin artmasının yanında genç nüfusun da etkili olduğunu vurgulayan Sinem Sandıkçı Gökçen, şunları söyledi: “Ergenlik yaşı düştükçe, sivilce çıkarma yaşı düşüyor. Bazı gençler 10 yaşından itibaren sivilce karşıtı cilt bakım ürünleri kullanmaya başlıyor. 16-24 yaş arası güzellik ürünlerine daha sıcak bakıyor ve yenilikleri denemeye çok açık. Pazar büyümesine en büyük katkının da bu gruptan gelmesi bekleniyor. Sosyal medya ve e-ticaret de sektörü hızlı büyütüyor.”
SAHTE ÜRÜN PAZARI ÇIĞ GİBİ BÜYÜYOR
Sahtecilik bu ülkenin kanayan yaralarından biri. Hemen hemen tüm sektörlerde görülen sahtecilik belki de en çok güzellik sektöründe yapılıyor. Sahte parfümler, kremler, rujlar... Konu sahtecilikten açılınca Sinem Sandıkçı Gökçen, OECD raporuna dikkat çekerek “OECD’nin yakın dönem raporlarından takip ettiğimiz kadarıyla, Türkiye maalesef sahte ürün konusunda Çin ve Hong Kong’dan sonra dünyanın üçüncü büyük pazarı haline gelmiş durumda” dedi.
20 BİN MERDİVEN ALTI TESİS
Geçmişte en çok parfüm ve makyaj malzemelerinin sahtesinin üretildiğine işaret eden Gökçen, şu bilgileri verdi: “Daha sonra sahte ürünleri renkli kozmetikte; ruj, far ve maskaralarda görmeye başladık. Fakat son dönemlerde cilt bakım kremleri ve güneş koruma özellikli ürünlerimizin sahtelerini çok fazla görmeye başladık. Türkiye’de 20 bin merdiven altı tesis olduğu ve sahte ürün pazarının 50 milyar lira civarında olduğu tahmin ediliyor. Sahte ürünler hem sağlık açısından riskli hem de vergi kaybı anlamına geliyor.”
TÜRKİYE’NİN STRATEJİK KONUMU
Gökçen, L’Oreal’in pazar payı hakkında şu bilgileri paylaştı:
L’Oreal, 150 ülkede faaliyet gösteriyor.
Dünyadaki cirosu 41 milyar Euro.
L’Oréal Türkiye olarak, grup içinde stratejik önem taşıyan ilk 25 ülkeden biriyiz.
Avrupa Bölgesi’ne bağlıyız, Avrupa’nın 32 ülkesi arasından ilk 10’dayız.
L’Oréal bulunduğu kategorilerde yüzde 25 pazar payına sahip.
Satışlarının yaklaşık yüzde 30’u e-ticaret kanalından geliyor.
KADINLARIN ÇANTASINDA 3 ÜRÜN VAR
L’Oreal Türkiye Ülke Genel Müdürü Gökçen’in anlattıklarından öne çıkan diğer başlıklar şöyle:
16-60 yaş arası 26 milyon kadın var. Bu kadınların yüzde 54’ü güzellik harcamasının yüzde 80’ini gerçekleştiriyor.
Türkiye’de güzelliğin tanımı ‘bakımlı olmak’ ile ilişkilendiriliyor. En çok ‘sağlıklı cilt görünümü’ ön plana çıkıyor.
Kadınların çantasında en az 3 güzellik ürünü olduğunu söyleyebiliriz. Mutlaka el kremi taşınıyor. Parfüm ve en az bir tane de ruj bulunuyor.
Eskiden sadece yüz temizleme kullanılırken şimdi serumlar, gözaltı kremleri, aydınlatıcılar gibi çok sayıda ürün kullanılmaya başladı. Bunda sosyal medya (influencer) etkisi yüksek. Arkadaş önerisi de etkili.
Çok farklı fiyat skalasıyla 22 markayla her markette varız.
En ucuz ürünümüz 50 liraya satılan şampuan. Temizleyiciler 200-250 liradan başlıyor. En pahalı ürünümüz 15-20 bin liralara çıkabiliyor.
- Narin Güran cinayeti! Aile bireylerinin toplantı görüntüsü ile ilgili yeni gelişme
- Bakanlıktan Muğla'daki helikopter kazasına ilişkin açıklama: Uçuş, pilot inisiyatifinde gerçekleştirildi
- Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan asgari ücret paylaşımı: Milletimize hayırlı olsun
- Muğla'da korkutan deprem
- İstanbul'da trafik yoğunluğu yüzde 89’a ulaştı