Hazır giyimde kalite sorunu: Yüzde 80'i çöp oluyor, şikayet yağıyor!

Enflasyonun ve girdi maliyetlerinin etkisiyle artan fiyatlar vatandaşı her alanda tasarrufa yönlendirirken, bu durum en önemli gider kalemlerinden biri olan kıyafet alışverişine de yansımıştı. Eski kıyafetlerin değeri artmış, terzilerde yama ve tadilat mesaisi başlamıştı. Hazır giyim ürünlerinin çok pahalı olmasından yakınan bazı vatandaşlar ise çareyi kumaş alarak dikim yapmakta bulmuştu. Ancak vatandaşlar kendi çözümlerini üretirken bir yandan da son zamanlarda markaların kalitesiz kumaş kullanımından ve kötü işçilikten yakınmaya başladı.
HÜLYA ÇAYLAK
25 YILLIK KAZAKLAR
Sosyal medyada son dönemde sıkça şikayet konusu olan bu durumla ilgili konuşan birçok vatandaş, “Hem ürünlerin fiyatı artıyor hem de kumaş kalitesi azalıyor. Eskiden yıllarca giyilebilen bir kazak, şimdi 2 kez yıkandığında yamuluyor” diyor. Birçok bilindik markanın eski kaliteli kumaşlarını kullanmadığını belirten vatandaşlar şikayetlerini, “Şimdiki ürünlerden daha kaliteli olduğu için annemle babamın 90’lardan kalma sweat’lerini giyiyorum, hâlâ sapasağlamlar”, “Annemin 25 yıllık bir kazağı var, artık ben giyiyorum” gibi cümlelerle dile getiriyor.
MALİYET 4-5 KAT ARTTI
Bunda en önemli neden elbette ki enflasyon kaynaklı maliyet artışları. Son yıllarda bazı markaların düşük kalite ürünlere yönelmesinin nedenini ekonomik şartlara bağlayan Gayret Tekstil’in sahibi Serkan Toklucu, “Alım gücünün düşmesi sebebiyle ürün satabilmek için uygun fiyatlı kumaştan, uygun fiyatlı dikiş yaptıran üreticiler var. Kumaş sektöründe, ithalatın büyük bir bölümü de Çin’den yapılıyor ve bu kumaşlar kalitesiz olabiliyor” dedi. Üretim maliyetlerinin son 3 yılda TL bazında 4-5 kat arttığını anlatan Toklucu, “Bu durum özellikle kur politikasının etkisiyle ihracatı olumsuz etkiliyor. Bu nedenle Türkiye’den birçok firma Mısır’a fabrika açıyor. Maliyetleri düşürüp Mısır’da üreterek Avrupa’ya satabilsin” diye konuştu.
SOLMA VE TÜYLENME VAR
Sektörde geri dönüştürülmüş plastikten üretilen kıyafetlerin de satıldığını anlatan Toklucu, “Geri dönüştürülmüş kumaş, eski kıyafetlerin elyaf haline getirilip iplik yapılması ve tekrar dokunarak ürün üretilmesiyle mümkündür. Fakat bu tip kumaşların kalitesi düşük olur ve birkaç yıkamada renkleri solar, tüylenme yapar. Son yıllarda herkesin bildiği bir giyim grubu, geri dönüşüm (recylce) adı altında piyasalardan talep ettiği kumaşlar için plastik şişe ürettirip hiç kullanılmadan tekrar iplik haline getirerek üretim yapıyor. Yani tam bir aldatmaca” dedi. Toklucu, “Ayrıca eski kıyafetlerin dönüşümünden yapılan ürünlerde de hijyen problemi var. Bunlar yeniden üretilirken dezenfeksiyon yapılıyor mu diye sorgulamak gerek” dedi.
1 TİŞÖRTTE YÜZDE 100 KÂR
PAMUK FİYATI ETKİLİ
30 yıldır kumaşçılık yapan Tahir Özer de “Markalar, pamuktan üretilen ürünlere plastik ürün karıştırıyor, bunun nedeni ise pamuğun maliyetinin çok yüksek olması. Türkiye’de çok uzun zamandır pamuk üretimi iç pazara yetmiyor, haliyle kaliteli iplik de bulunmuyor” dedi. Yeni gelişen teknolojiler sayesinde petrol ürünlerinin de giysilerde kullanılabilir hale geldiğini anlatan Özer, “Markalar bunu her ne kadar ‘sürdürülebilirlik’ çatısı altında yapsa da bu ürünler insan vücudunu terletiyor, alerjiler yapıyor. Hele de dönüştürülmüş plastik, polyester kullanılıyorsa daha da tehlikeli oluyor” diye ekledi.
KÖK BOYA KULLANILIRDI
Özellikle dar gelirli insanların bu ürünleri almak zorunda kaldığını belirten Özer, şunları söyledi: “Kumaşlara yüzde 50 plastikten oluşan hammaddeler katılabiliyor. Bu sayede bir marka bir tişörtte sadece yüzde 50 plastik kullansa dahi yüzde 100 kâr edebiliyor” dedi. Markaların eskiden kök boya kullandığını şimdilerde ise kimyasallar kullanıldığını anlatan Özer, “Kök boyalar kalıcıydı, o yüzden bir ürün rengi değişmeden 10 yıl kullanılabilirdi. Şimdilerde bu da değişti. Markalar yine daha ucuza yöneldi yani kâr marjını yükselterek üretimi hızlıca fabrikasyona dökmek için yeni yöntemler kullanıldı” dedi.
YÜZDE 80’İ ÇÖP OLUYOR
Öte yandan kıyafetlerin çok fazla kalıcı olmaması özellikle de isteniyor. Çünkü günümüz dünyasında bir tüketim kültürü hakim. Yani kalıcılık yerine markalar her sezon yeni ürünlerin satılması için uzun yıllar giyilebilen ürünleri üretmeyi tercih etmiyor. Öyle ki bazı markalar bir önceki sezon ürünlerini kimse daha ucuza alamasın ve bulamasın diye denize atmayı ya da yakmayı tercih ediyor. Dünyada her yıl 100 milyar giysi üretiliyor ve bunun yüzde 80’i çöpe gidiyor.
Karı-kocaya 650 bin Euro kaybettiren talimat! Evleri ve arsaları yok oldu! 'Telefonları tuzlu suya batırın'
Motosikletlerde yeni dönem! İçişleri Bakanı Yerlikaya duyurdu
Bakan Tunç'tan genel af iddialarına ilişkin yeni açıklama
Tiktok fenomeni Meltem Menteşeli’nin korkunç ölümü!
ŞOK Marketler, 2024 yılında cirosunu 202 milyar TL’ye ulaştırdı