Kredi çekecekler dikkat! Milyonlarca kişiyi ilgilendiriyor
Milyonlarca kişiyi ilgilendiren kredi kararı... Tüm bankaların müşterilerini ilgilendiren kredide hayat sigortası kararıyla ilgili tüm detayları uzmanlar değerlendirdi.
Tüketici Mahkemesi'nin İstanbul'da yaşayan bir vatandaşın başvurusu üzerine aldığı karar, önemli bir tartışmanın yolunu açtı.
Demirören Haber Ajansı'nın aktardığına göre, İsmail Fatih Kaymak isimli vatandaş, yaklaşık 1 yıl önce bir özel bankadan 100 bin liralık ihtiyaç kredisi çekti. Kredi işlemleri esnasında banka onayı olmadan kendisine hayat sigortası yapıldığını fark eden Kaymak, krediyi çektikten sonraki 30 gün içinde bankadan sigortanın iptalini istedi ancak olumlu bir yanıt alamadı.
Bunun üzerine Kaymak, Tüketici Mahkemesi'ne başvurdu. Yargı sürecinin sonunda mahkeme, hayat sigortasının Kaymak'ın açık onayı olmadan yapıldığına karar verdi ve paranın iadesini talep etti.
YÖNETMELİK AÇIK ONAY İSTİYOR
Türkiye'de zorunlu sigorta ürünleriyle ilgili esasları belirleyen Hazine Müşteşarlığı’nın Bireysel Kredilerle Bağlantılı Sigortalar Uygulama Esasları Yönetmeliği'ne göre, kredi kuruluşu tarafından kredi kullanana açıkça bilgi verilmesi ve onayının alınması gerekiyor.
Yönetmelikte ayrıca sigorta süresinin kredi vadesiyle uyumlu olması ve kredi kullananın borcunu belirlenen vadeden erken bitirirse mevcut sigorta poliçesi sonlandırabilmesi esasları da yer alıyor.
Tüketici Sorunları Derneği Sigorta Komisyon Başkanı Taner Çağatay, kredi alana hayat sigortası uygulamasıyla ilgili yaygın sorun ve şikayetleri sıralarken, Avukat Elvan Kılıç da açık onayı olmadan hayat sigortası yapılanların hukuki haklarını anlattı.
'MÜRACAAT FORMLARI ÖZENSİZ DOLDURULUYOR'
Bireysel krediler için bankalarda yapılan hayat sigortası müracaat formlarının özenle doldurulmadığını da belirten Çağatay, bu sebeple vefat durumunda sıkıntılar yaşandığını söyledi. Çağatay şöyle devam etti:
“Özensiz düzenlenen beyanların sonucunda sigorta şirketleri formda beyan eksikliği olduğunu belirterek hasarı ödemeyebiliyor. Bu tip sigortalarda banka dain-i mürtehin (alacaklı) olarak poliçeye eklenir vefat halinde banka kredisini tahsil eder. Poliçeden arta kalan vefat teminatı ise genellikle bildirilmediğinden varislere ödenmez. Yılda yaklaşık 50 milyon TL, güvence hesaplarında bekletiliyor.”
'BANKA İSTEDİĞİ ŞİRKETTEN SİGORTA YAPAMAZ'
Bankaların verecekleri kredi karşılığında bir teminat mutlaka istediklerini söyleyen Çağatay, “Sigortanın belirli şirketten yaptırılmasına ilişkin kredi sözleşmesine konulacak şartlar geçersiz sayılacaktır. Bankalar sigorta konusunda tüketicileri bilgilendirme yükümlülüğündedir” dedi ve ekledi:
“Eğer sigortalı banka aracılığıyla sigorta yapılmasını kabul ederse bankanın tüketiciye bilgi formu düzenleyip imzalattırması gerekir. Buradan anlaşılacağı üzere bankanın poliçeyi istediği sigorta şirketinden yapma hakkı yoktur.”
'BAZI DURUMLARDA PRİM ÖDEMESİ YAPILIR'
Sigortalının kredi ödemesini zamanında ödeyip bitirdikten sonra prim iadesini talep edemeyeceğini söyleyen Çağatay, bazı istisnalar olduğunu da açıkladı:
“Kredi karşılığında yapılan poliçeler genellikle yıllık hayat sigortasıdır. Şayet 5 yıllık bir kredi alınıp sigorta primi peşin ödendiyse ve kredi belirlenenden erken sürede bitirilirse (mesela 3 yıl), tüketici kalan 2 yılın primini talep edilebilir.”
Peki kredi çekerken açık onayı olmadan hayat sigortası yapılan birinin hukuki hakları nelerdir?
'ONAY OLMADAN HAYAT SİGORTASI YAPILAMAZ'
Hayat sigortalarının isteğe bağlı olarak yapılabileceğini söyleyen Kılıç, “Kişilerin yapmış oldukları hayat sigortalarında kendilerinin zorlanamayacakları gibi nisbilik ilkesi gereği kredi kullananın onayı gerekir. Kredi kullanan onay vermeden hayat sigortası yaptırılması, hukuken mümkün olmamasına rağmen, bankalar kendilerini güvene almak için farklı yolları kullanıyorlar” dedi.
'TÜKETİCİ PRİMLERİ YASAL FAİZİYLE ALABİLİR'
Kişilerin, tüketici olarak kullanmış olduğu kredilere ilişkin hükümlerin Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’da yer aldığını da belirten Kılıç, sigorta sözleşmelerinde de azami iyi niyet ilkesinin geçerli olduğunu söyledi.
Kılıç, “Tüketicinin açık onayının olması gerektiğini kanun kesin dille ifade etmiştir. Tüketici Kanunu'ndan kaynaklı olan uyuşmazlıklar bakımından parasal sınırlamalara göre Tüketici Hakem Heyeti'ne veya Tüketici Mahkemesi'ne başvuru yapılması gerekmektedir. Kişilerin yaptıkları başvuru sonucunda hayat sigorta sözleşmesinin iptali ve ödenmiş sigorta primlerinin yasal faizleriyle almaları mümkündür” ifadelerini kullandı. (Hürriyet)