Merkez'den mevduat faizine destek adımı
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK), Fatih Karahan başkanlığındaki ilk toplantısını 23 Şubat’ta gerçekleştirmiş ve 1 haftalık repo ihale faiz oranını (politika faizi) yüzde 45’te sabit bırakmıştı. Banka mart ayında ise sürpriz bir kararla politika faizini 5 puan artırarak yüzde 45’ten yüzde 50’ye çıkarmış, nisan ayında ise faize dokunmamıştı. Merkez Bankası, mayıs ayı toplantısını da dün gerçekleştirdi ve politika faizini piyasa beklentilerine paralel yüzde 50 seviyesinde sabit tuttu.
Gazete Haberi
FAZLA TL PİYASADAN ÇEKİLECEK
Karara ilişkin açıklamada, yine enflasyona dikkat çekildi ve “Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır” denildi. Açıklamada özellikle son dönemde politika faizinin de altına gerileyen mevduat faizlerini cazip kılmaya yönelik detaylar dikkat çekti. Bu kapsamda piyasadaki fazla TL’nin çekileceği mesajı verilen açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Yurt içi ve yurt dışı yerleşiklerin TL finansal varlıklara talebiyle oluşan likidite fazlası ilave tedbirlerle sterilize edilecektir.”
İBRE TEKRAR YUKARI DÖNEBİLİR
Banka, faiz açıklamasının hemen ardından TL mevduat ve KKM hesaplarına uyguladığı zorunlu karşılık oranlarını artırarak önemli bir adım attı. Ata Yatırım Genel Müdür Yardımcısı (Hazine) Etem Öztekin, bu adımların yüzde 45 seviyelerine yani yüzde 50’lik politika faizinin altına gerileyen mevduat faizlerinin bir miktar yükselmesini sağlayacağını söyledi. Son dönemde mevduat faizindeki bu geri çekilme ‘TL’nin cazibesi azalır mı?’ endişesi yaratmıştı. Merkez, hemen aldığı önlemlerle faiz indirimi tartışmalarının da önüne geçmiş oldu.
DÖVİZ KREDİLERİNE DE SINIR GELDİ
Son dönemde TL kredi faizleri yüksek olunca, şirketler döviz kredilerine yönelmişti. Merkez Bankası döviz kredi artışını frenlemek için de adım attı. Buna göre; yabancı para kredilere aylık yüzde 2 büyüme sınırı getirilirken, sınırı aşan kredi tutarı kadar Türk Lirası cinsinden zorunlu karşılığın bir yıl boyunca bloke olarak tesis edilmesine karar verildi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre; yerli bankaların döviz kredi hacmi 1 Ocak ile 17 Mayıs arasındaki dönemde 15.9 milyar dolar artmıştı.
KUR RİSKİNİ ENGELLEDİ
Döviz borcu nedeniyle şirketler 2018 ve 2021 yıllarında zor günler geçirmiş, net döviz pozisyon açığını 100 milyar dolardan fazla azaltmıştı. Son dönemdeki artış, geçmiş bu deneyimi hatırlatmıştı. Bu kararı da değerlendiren Etem Öztekin, “Bunun önemsenip, önüne geçilmeye çalışılmasını; önümüzdeki dönemde hem şirketlerin kur riski yönetimleri açısından hem de piyasada gereksiz bir kur volatilitesi yaratmasının engellenmesi açısından olumlu buluyoruz” diye konuştu.